Trump korkusu
ABD’de yarın yapılacak olan Başkanlık seçimleri öncesi son havadisleri öğrenmek amacıyla tıkladığım CNN International’ın Web sayfasında manşet haber olarak Trump’a ‘çemkiren’ bir haberle karşılaştım.
Trump seçimlere az bir zaman kala yaptığı açıklamada rakibi olan Harris’in “Ancak hile yaparak’ seçimleri kazanabileceğini söylemiş, bu da 2020’de olduğu gibi ‘ölümüne’ Trump karşıtı bir tutumla hareket eden CNN’i öfkelendirmişti.
CNN’ın hışmına uğrayanlar arasında sahibi olduğu X’teki gücünü kullanarak 200 milyon takipçisi üzerinden ‘Yalan haber yaymakla’ suçlanan Elon Musk’da vardı.
Öbür tarafta ‘ölümüne’ Trump taraftarı olan medya kuruluşları da var tabi.
Esasen, medya üzerinden elmanın iki yarısı gibi bölünmüş bir atmosferde seçimlere gidiyor Amerikalılar.
SON ANKETLER SONUÇLARIN YANILMA PAYI İÇİNDE OLDUĞUNA İŞARET EDİYOR
Joe Biden’ın yaşlılığa bağlı sağlık problemlerine rağmen adaylık için ısrar ettiği dönemde Trump anketlerde 6 puanlık farkı yakalamıştı.
Biden’ın çekilmesiyle ‘taze kan’ olarak yarışa giren yardımcısı Kamala Harris, ilk anketlerde 3 puan kadar Trump’ın önüne geçti.
Ancak ilerleyen dönemlerde yarış başa baş bir noktaya geldi.
Anketler için kullanılan ‘hata payı’ ifadesi de bunu yansıtıyor.
Artı 2, eksi 2 yanılma payı diye düşünecek olursanız, sonuçta kim kazanırsa kazansın başa baş çıkacak bir sonuç halinde anketler yanılmamış olacak.
TRUMP KAZANIRSA ALMANYA-ÇİN-JAPONYA KAYBETMİŞ, PUTİN-NETANYAHU KAZANMIŞ SAYILACAK
Dün bu yazıya başladığım ABD medyasına yansıyan haberlere göre seçmenin 61 milyonu oylarını kullanmış durumdaydı.
2020 yılında yapılan seçimde seçim günü kullanılan oylarda Trump önde giderken, mektupla kullanılan oyların sayılmasıyla Biden öne geçerek seçimleri kazanmıştı.
Amerikalıların hala ürpererek andığı 6 Ocak’taki Kongre baskınına benzer bir durumun yeniden yaşanmayacağının bir garantisi bulunmuyor.
CNN’in Trump ve taraftarlarına sert bir şekilde yüklenmesinin arkasındaki gerekçelerden biri de bu türden korkulara dayalı.
Ancak Trump’ın yeniden seçilmesinden korkulmasının bütün dünyayı alakadar eden gerekçeleri de bulunuyor.
2016/2020 dönemindeki başkanlık koltuğunda Trump, Neo Ulusalcı bir çizgi ile, uluslararası kurulu düzeni de silkeleyen bir tutumla hareket etmişti.
2’inci Dünya Savaşı sonrası kurulan sisteme kökten itirazlar getiren Trump, ABD’nin ‘Dünya jandarmalığının’ mevcut haliyle ABD’nin aleyhine yazdığını, Ortadoğu’da harcanan 7 trilyon doların çöpe gittiğini (Son açıklamalarında da ABD’nin Ortadoğu’da bir işe yaramayan savaşlar çıkardığından dem vurdu) düşünüyor.
MERKEL’E, ABE’YE YAPTIKLARI UNUTULMAZ…
Trump’ın yeniden seçilme ihtimalini bazı ülkeler endişeyle, bazıları ise ‘titreyerek’ bekliyor.
Yeni bir ticaret savaşı başlatması ihtimaline binaen endişeyle bekleyen ülkeler arasında Çin’i başta saymak lazım.
‘Titreyerek’ bekleyen iki ülke olarak ise, Almanya ve Japonya’yı zikretmekte bir beis görünmüyor.
Çünkü Trump, 2’inci Dünya Savaşı’ndan sonra Amerikan himayesine geçen her iki ülkenin de üzerlerindeki güvenlik şemsiyesini kaldırmakla tehdit ediyor.
Başkanlık yaptığı dönemden iki tane örnek vermek isterim.
Beyaz Saray’da Trump ile dönemine Almanya Şansölyesi Angela Merkel yaptıkları görüşmeden sonra basının karşısına geçtiklerinde basın tokalaşma görüntüsü almak istemiş, Merkel’de kendisine basının böyle bir talepte bulunduğunu söylemesine rağmen Trump, oturduğu yerden öne doğru eğilip ellerini birleştirdiği hareketiyle, Merkel’in yüzüne bile bakmamıştı.
Daha küçültücü tutumu muhatap olan isim ise sonradan bir suikasta kurban giden dönemin Japonya Başbakanı Şinso Abe olmuştu.
Yine bir basın toplantısı…
Ve bu defa Trump konuğu olan Japonya başbakanının Japonca konuştuğu sırada kulaklık kullanmamış, niçin böyle yaptığı sorulduğunda da, “Ne konuşacağını biliyordum” cevabını vermişti.
2019’da Japonya’nın Osaka kentinde yapılan G-20 zirvesi için ABD’den Japonya’ya hareketi öncesi yaptığı bir açıklama vardı ki, o da Japonların ABD seçimlerini nasıl bir endişe ile izlediklerinin başka çarpıcı bir örneğini temsil ediyor:
Ne demişti Trump?
Şunu demişti:
“Japonya bir savaşa girerse biz onlarla omuz omuza o savaşa girmek zorundayız. Ama biz bir savaşa girecek olursak, onlar SONY Televizyondan bizim savaşımızı izlemekle yetinecekler.”
Hem Japonya, hem Almanya kendilerine dönük tehditlerin artması (Almanya’ya dönük Rusya tehdidi, Japonya’ya dönük Çin tehdidi) ve bir savaş girmeleri halinde ABD’nin arkalarında olmama ihtimaline binaen bir süredir silahlanma içerisindeler.
Ancak karşılarında, kendilerini hiç de uzak olmayan bir geçmişte toplu katliamlarla mahvetmiş, (Japonya’nın Çin’de yaptığı katliamlar ve Almanya/NAZİ’lerin Rusya topraklarında yaptıkları katliamlar) hiçbir zaman unutamayacakları hatıraların hafızalarda canlılığını koruduğu ülkeler olduğu unutulmamalı.
ABD’nin himayesinin olmaması halinde nükleer kapasiteleri nedeniyle Çin Japonya’dan, Rusya Almanya’dan her zaman daha üstün durumda olacaktır.
2020 seçimlerini kazandığında Joe Biden, “America is back/Amerika geri döndü” demiş, bu geri dönüş sonrası Amerikan himayesindeki ülkeler derin bir ‘Ohh’ çekmişti.
Harris kazanırsa yine problem yok, derin bir nefes alıp yola devam edecekler.
Ama Trump kazanırsa, büyük çalkantılara hazır olmayı gerektirecek çok önemli gerekçeler ortaya çıkacak.
Mehmet Acet / Haber7
-
MEHMET OLGUN 2 hafta önce Şikayet EtTıramp ta kazansa Kamila da kazansa Türkiye kaybeder. O yüzden kendi işimize bakmak lazım.Beğen Toplam 1 beğeni
-
RENKLİ ADAM 2 hafta önce Şikayet EtAnne ye suikast yapıldı,Trump da 3 kere ipten döndü,,dünyanın en acayip siyasetçisi,Dünyaya bir deli lazım, akıllılar çozemedi,Trump , çin ve Türkiye'yi karşısına almaz, Rusya'yı hiç almaz,,ABD baskanini Müslümanlar seçecek, Devlet akılları neyi gerektiriyorsa onu uygular, kim secilse farketmeyecek, biz B planı yapalım ,Camella da Bir devlet kadınına benziyor, Şefkatli bir dünya kurabilBeğen Toplam 1 beğeni
-
Stratejist 2 hafta önce Şikayet EtTrump gelirse türkiyenin bekaa sı için iyi olur. Yalnız demir çelik gibi ürünlere vergi artacakmış Buda ihracatımızı baltalar ayrıca natanyahu ne isterse nasıl isterse o olacak böylece gazze resmi olarak İsrail olur belki Lübnan’da israile geçer hatta Suriye’nin güneyide İsrail sınırları olabilir dünyada çok devşirme Yahudi var fakir fukarayı getirir yerleşim bölgesi oluşturabilirBeğen Toplam 1 beğeni
-
Kamala 2 hafta önce Şikayet Etgelirse savaşlar şiddetlenerek davam eder bu demokratlar yani solcuların işi gücü savaş savaş savaş be arkadaş bizde farklımı terör terör terörBeğen Toplam 2 beğeni
-
asa 2 hafta önce Şikayet Etabd bu korkutmayla bunlari somurup duruyor.......Beğen Toplam 3 beğeni