Bir 'sarhoş Yeltsin' yok mu?
“1.
2. Türk Silahlı Kuvvetlerine uzun süre hizmet veren iki emekli komutana yapılan bu ziyaret, Türk Silahlı Kuvvetleri adına gerçekleştirilmiştir.
3. Bilindiği üzere, dün olduğu gibi bugün de Türk Silahlı Kuvvetlerinin yargıya olan saygısı ve güveni tamdır.
Kamuoyuna saygı ile duyurulur.”
* * *
Genelkurmay, kurulu hükümeti değiştirmek, toplumu iğva ile sokaklara dökmek ve orduyu, darbe yapmaya zorlayacak ortam oluşturmak suçlamasıyla aleyhinde bir yığın idda bulunan bir örgüte mensup oldukları iddiasıyla tutuklanan emekli iki generali neden ‘resmen’ ziyaret eder? Hadi yaptı neden bunu duyurur?
Ve biz bunu nasıl anlamalıyız.
* * *
Gerçi meselenin üzerine atlayan CHP, ziyareti, ‘Asker artık Ergenekon örgütünün arkasında’ şeklinde algılamamız için ne gerekiyorsa yaptı. “Asker artık taraf” dedi CHP. Mamafih CHP’nin böyle bir ‘moral’ desteğe ihtiyacı vardı. Çünkü arkasında askerin “höt!” demesi olacak ki varlığının bir kıymeti olsun.
Baykal da Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ’un demecini “Asker konuşuyor ama
” diyerek küçümsemişti. Hatırlarsanız, ben o konuşmanın satır aralarındaki bazı ifade ve kelimelerden hareketle, ‘ideolojik muhalefetin sonunu’ diye bir yorum yapmıştım.
Bana göre sonraki gelişmeler de bu yorumumu teyit eder yönde idi.
Yine safiyâne bir niyetle, ben bu ziyaretin de, ‘TSK’nı Ergenekon’a sahip çıkması’ şeklinde algılamak yerine, belli kesimlerde oluşan bir dedikodunun; ‘asker, laik kesim ile arasına mesafe koyuyor’ söylentilerinin önünü kesme çabası olarak algılamak istiyorum.
Yoksa, mahkemelere ve savcılara aleni müdahale sayılabilecek şu tutum, Genelkurmay’ın sistem içindeki yerini tartışmalı hale getirir. Çünkü bu tavır, aleni bir ‘cuntacı’ özlemi ‘işmam’ ettiriyor. Bu da kuvvetler ayrılığı ilkesini ihlal olur. Bu, Genelkurmayın teamüllerine uymadığı gibi, askerin tarafsızlığı ilkesine de uymaz.
Tabii olayın perde arkasını tam bilemiyoruz.
Duyurunun sonunda deklare edilen “Dün olduğu gibi bugün de Türk Silahlı Kuvvetlerinin yargıya olan saygısı ve güveni tamdır.” İfadesi bir ‘takiye’ değilse, endişe etmeye ve öküz altında buzağı aramaya gerek yok.
Yok eğer bu ziyaret, gerçekten TSK’nın onlarca masum insanın ve aydınımızın infazına ve bir yığın faili meçhul olay ve cürümlere odaklık ettiği iddiası ile hakkında yargı süreci başlatılmış bir örgüte mensup insanları eski elemanlarımdır diye- ‘kollama’ amacına yönelikse ortada vahim bir durum var demektir.
Gerçi vaka, böyle anlamak için de ciddi ipuçları veriyor. Çünkü, ziyaretle görevlendirilen Kocaeli Garnizon Komutanı Korgeneral Galip Mendi’nin özel siciline bakılırsa, “evet bu askeriye içindeki darbecilerin dayanışmasıdır” denilebilir.
‘Ayışığı’ operasyonunda ele geçirilen bir çizelgede darbeciler açısından Hilmi Özkök ile Yaşar Büyükanıt “güvenilmez”, İlker Başbuğ ‘güvenilir’ olarak kodlanmıştı. Onların açısından bakılırsa bu ziyaret, “Başbuğ, darbeci gurubun güvenini boşa çıkarmayacak” şeklinde anlaşılabilir.
Eğer gerçekten durum bu ise, AK parti, ‘siyaset erki’ adına çok ciddi bir hata yapmış oldu Başbuğ’un önünü açmakla. Mamafih siyasi tarihimizde böyle şeyler yok değil. Hatırlayın Demirel de emekliye ayrılmaya hazırlanan Evren’i bin bir müşkülatla Genelkurmay Başkanı yapmıştı.
Hükümet, meseleyi kararlılıkla incelemeli ve durumu vuzuha kavuşturmalıdır:
Bu ziyaret, TSK’nın Ergenekon’a desteği mi, -ki o zaman TSK darbeye hazırlanıyor demektir- yoksa askeriyenin içinde var olduğu söylenen yüksek tansiyonun neden emekli askerlere sahip çıkmıyorsunuz şeklindeki tepki- düşürülmesi mi?
Eğer, öyleyse ve hükümet, Erbakan’ın 28 Şubat sürecinde sergilediği kararsızlığına düşerse, AK Parti’nin, 6 yıllık demokratikleşme çabalarının tamamını heba olur. Ve büyük ihtimalle Başbakan Erdoğan, kendisini bekleyen akıbetler konusunda, Erbakan kadar bile şanslı olmayabilir.
Dolayısıyla şu veya bu şekilde hükümet bu işe seyirci kalamaz ve kalmamalı. Aksi takdirde ‘ha bu gün ha yarın darbe yapacaklar’ diye sayıklamaktan iş yapamaz.
Bu, meselenin hükümete bakan ciheti
* * *
Millettin mukadderatına bakan yönüne gelince
“Enseyi karartmayın’ derim! İttihat ve Terakki’den bu yana, bir yığın mekr u hileyi aşmış Müslüman Türk halkı bu entrikaları da aşar, tabii eğer entrika ise. Değilse askerin ‘vefa’sı deyip geçeriz.
Ben bütün bu olup bitenlere, bütün engellemelere rağmen, Türk milletinin iman ve İslamına sahip çıkarak yürüyüşüne devam edeceğine inanıyorum.
Hiçbir güç, hiçbir darbe, hiçbir engel, bu milletin, imanıyla, İislamıyla, diniyle buluşmasına mani olamaz.
‘Dinsiz bir yaşam tarzı’ şeklinde dayatılagelen laiklik ve onun ‘militan savunucuları’ laikçiler, aya merdiven dayasalar, milletin iradesi karşısında, ‘Sezar’ın hakkını Sezar’a vermek’ babından Türk milletinin kendi İslamıyla buluşmasına mani olamayacaklar!
Darbeler ve darbeciler bu millete çok zaman kaybettirdiler. Belki bir dört yıl daha kaybedilir, hepsi o kadar.
Benim üzüldüğüm nedir biliyor musunuz; Türk siyaseti bir Yeltsin çıkaramadı! Yazık.
Türk siyaseti tankın üzerine çıkacak ‘sarhoş’ Yeltsin’i çıkardığı gün, gerçek demokrasi de gelir. Ve galiba o vakti de çok uzak değil!
-
Sabit Kal 17 yıl önce Şikayet EtRusya'yi sarhos Yeltsin degil. alkol kullanmayan ve sigara icmeyen sporcu Putin kurtarmistir. Yeltin tanka cikarken sarhos degildi, ancak Rusya'yi idare etmeye baslayinca sarhos olmaya baslamisti ve onu idareyi teslim etmeye zorlayan Putin ve cevresine direnememistir, hakkinda dava acilmayacagi garantisine karsi baskanligi Putin'e devretmistir. Onun icin sarhos bir Yeltsin'e degil, alkol ve sigaraya el degmeyen Putin'e ihtiyacimiz var.Beğen
-
necdet kızılırmak 17 yıl önce Şikayet EtBir 'sarhoş Yeltsin' yok mu. Gözaltındakiler yıllarca terörle savaşmış, şimdi yaşlı ve çoğu hasta gene de bu vatan için canını verebilecek eski askerler, niye tutuklandıkları bile belli değil, iddianameleri daha sonra hazırlanacak, hiç birinin kaçma ihtimali yok, kaçanlar zaten kaçmış.Beğen
-
UMUT UYGAR 17 yıl önce Şikayet EtTAŞAN SULAR. Bardağı değil,ırmakları değil,Denİzleri taşıranlar taşırdıkları o suyun içinde boğulacaktır insallah.Beğen
-
Objektif Bakış 17 yıl önce Şikayet EtİMANLIYIZ DEYİP ÖLÜMDEN KORKARSAK 1 SARHOŞ YELTSİN ETMEYİZ !!!. Müslümanların sorunu, iman ettik deyip ölümden korkmaları, makam-mansıp savdasına tutulmaları, dünyaya fazlaca tamah etmeleri... Yoksa imanlı bir göğüs üzerne gelen her şeyi söndürür... dün böyle oldu, yarın da böyle olacak... YETER Kİ imandan-Kur'an'dan ayrılmayalım...Beğen