Hiçbir şey gizli kalmaz.

Yine bir günlük çıktı. Ortalık karıştı. Bu sefer günlük sivil ama içinde asker postalı var. Ergenekon soruşturması kapsamında tutuklanan Cumhuriyet gazetesi Ankara temsilcisi Mustafa Balbay’ın Sarıkız ve Ayışığı darbe hazırlıklarının yapıldığı günlerde tuttuğu notlar bunlar.

Ancak günlüğün yazılış biçimi aslında Balbay’ın bu işten ilginç bir çıkar sağlamayı planladığını ortaya koyar gibi.

Nasıl mı?.

Şöyle ki Balbay, tuttuğu notları ilerde bir gün kitap halinde bastırmaya niyetli. Bunu nereden mi çıkarıyorum?  İşte bana bu duyguyu veren günlük notlarından bazıları...

“Saat 18.00'de Şener ERUYGURLA görüşme... 19.10'a dek. Komutanlık kapısından, meclisin karşısından giriş. Jandarma heykelleri... Döner merdivenden çıkış. Görüşme”

“KKK Aytaç YALMAN'LA görüşme... Önce 10 dakika sohbet sonra karavanaya. Çatıdaki Marmara Salonuna geçtik. Uzun bir generaller yemekhanesinin ötesinde. Koyu sarı kahve ağırlıklı renkler çok şık..”

”Salonun önünde yemyeşil küçük balkonumsu yer. Duvarlarla deniz kıyısı ve insan resimleri... Ressamlarını okuyamadım, havuç, maydanoz çorbası, levrek, özel patlıcan... tatlılar.”.

“30 Kasım cumartesi günü Jandarma Genel Komutanı Org. Şener ERUYGUR'LA 75 dakikalık sohbet.. Saat 14.25'te kapıdaydım. O da hemen önce çıktı... Yaveri ile çıktık. Girişte, jandarma heykelleri, jandarmalar Atatürk'e bakarken temsili kabartma heykel birinci katta. Üst kattaki makama çıkarken yine kabartmalı heykeller 14.29'da görüşme..”

“Tuncer KILINÇ'LA TRT programından sonra saat 12.00'de görüşme... Bu kez koltukların olduğu yerde değil, daha dar oturma grubunda. Pazar günü, kimi görüşmeleri daha rahat yapıyormuş. O yüzden makamda”

“KKK ile makamda 11.05-12.45 arası 100 dakikalık görüşme... Hemen arkamızda Kosova meydan muharebesini gösteren dev bir tablo... Kiremit rengi koltuklar...Biz ikilide o teklide.”

Bu alıntılardan altı çizili yazılara dikkat. Detaylar kitabı zenginleştirme için kullanılacak.

Balbay, sadece darbe yapılması için sadece komutanları gaza getirmekle kalmamış, bunu yaparken geleceği de hesaba katmış galiba.

Belki gerçekten istedikleri gerçekleşseydi (yani darbe olsaydı, hükümet iktidardan uzaklaşsaydı) belki de şu günlerde Mustafa Balbay imzalı “Bir darbenin anatomisi”, “Darbe’nin perde arkası” ya da “Tehlikeden nasıl kurtulduk; adım adım”  gibi başlıklarla yayınlanmış kitaplar piyasada olacaktı.

Balbay’da hem istemediği bir hükümeti, demokrasi dışı bir yolla iktidardan uzaklaştırmış, hem de bunun üzerinden kitaplar yazarak bir güzel para kazınmış olacaktı.

Valla güzel düşünce..

Hem darbe yaptır hem de onun üzerinden para kazan..

Kolay gelsin.....

Mehmet KIVANÇ / Haber 7
mehmet.kivanc@kanal7.com