Türkiye güzellikler ülkesi.

1 Mayıs resmen İşçi Bayramı oluyor.

Başbakan düğmeye bastı, yasası çıkacak.

Yani: 1 MAYIS artık TATİL.

Dünyanın en fazla bayram ve tatil gününe sahip ülkemizde nurtopu gibi bir bayramımız daha oldu; alın hayrını görün.

Hemen atılıp “vay seni gidi işçi düşmanı” diye bana çakacaklar için söyleyeyim; “Bende işçiyim, ben de işçi çocuğuyum.”

Aslında bu tatil ve bayram benim de işime geliyor. Oh be tatil der ayaklarımı uzatır yatarım.

Hadi ben ve benim gibi işçi sınıfından kardeşlerim 1 Mayısı işçi bayramı olarak kutlayacağız.

Peki memur kardeşlerim ne olacak?.

Sahi onlara ne olacak?

Otomatik olarak resmi bayram kabul edildiği için onlar için de tatil olacak.

Zaten bu işe en çok onlar sevinecek... Çünkü tatil öncelikle hep onları ilgilendirecek.

Şimdi burada bir soru:

23 nisan, 19 Mayıs, 30 Ağustos veya 29 Ekimde kutlanan resmi bayramlarımızın hangisinde işçilerimiz tatil yapıyor. Devlette işçi olmadıkları sürece hangi özel kuruluşlar resmi tatil sayılan bu günlerde çalışanlarına izin veriyor?

Zor bir soru mu.?

Böyle çetrefilli sorular bazılarının canlarını sıkabilir.

(Bu biraz da asgari ücret için sesini çıkarmayan basın ve özel sektörün, konu memur maaşları olunca bağıra bağıra haber yapmaları gibi bir şey....)

Şimdi 1 Mayıs, bu yıl Cuma gününe denk geliyor. Cuma tatil, Cumartesi ve Pazar zaten tatil. Yani üç gün. İş yok..

23 Nisan Perşembeye denk geliyor yani tatil. Cuma kafadan izin alır haftasonu ile birleştirir. Bu durumda ismi konmasa da o da tatil..

30 Ağustos pazara denk geldiği için büyük bir “tühhhh” sesi..

29 Ekim Perşembe, eğer bir izin koparırsak Cuma, arkasından zaten cumartesi Pazar geliyor  4 gün de oradan tatil...

Yani eğer devletimde işini bilirsen baya rahatsın. Burada haksızlıkta etmemek lazım. Gerçekten çalıştığı zamanın hakkını veren hatta fazlasıyla veren kardeşlerimize saygımız büyük. Onları bu işin dışında tutalım. (Ama arpalık deyimini siyasi literatüre bizim soktuğumuzu unutmayalım.)

Resmi bir kuruluşumuz var; ismi Milli Prodüktivite Merkezi(MPM), kısaca Verimlilik Merkezi. Görevi, kaliteli ve verimli bir hizmet nasıl yapılırı araştırmak.

İsterse özel şirketlerin, isterse devletin yada KİT’lerin, AB standartlarında nasıl verimli ve kaliteli çalışacaklarının da araştırmasını burası yapıyor.

17-30 Nisan tarihleri (yani gelecek hafta ) de ülkemizde Verimlilik Haftası olarak kutlanacak.

En zor iş onların. Çünkü memuruyla işçisiyle yılın üçte birini tatil olarak geçiren devlet adındaki şirketin verimli olmasını sağlamak zorundalar.

Bunu nasıl anlatacaklar gerçekten merak ediyorum.

Tatilime tatil katan hükümetime benim de bir teklifim olacak.

Madem bir dönem solun simgesi 1 Mayıs’ı resmi bayram ilan edip tatil yapacaksınız, teklifinizin içine Nevruz’u da katın. Nevruz'un başı kel mi? Hiç olmazsa daha geleneksel ve kökü olan bir iş yapmış olursunuz.

Bu arada 14 Şubat içinde tüm sevgililerin toplu yürüyüş yapmaları halinde resmi bir tatil koparma şanslarının olduğunu hatırlatmadan geçemeyeceğim..

 
Mehmet KIVANÇ
mehmet.kivanc@kanal7.com