TSK sorgulanamaz!
Önce Aktütün saldırısı olduğunda, Hava Kuvvetleri Komutanı’nın golf oynaması...
Sonra ‘insansız keşif uçakları’ndan alınan görüntülerle, telsiz konuşmalarıyla, saldırı hazırlığının tespit edildiğinin ortaya çıkması...
TSK, son zamanların en ağır eleştirileriyle karşı karşıya... Yalanlama da yok. Ancak yapıcı bir özeleştiri, tatmin edici bir açıklama yapmak yerine bu haberleri yayınlayanlar ‘terörist’ ilan ediliyor. ‘Tarafınızı seçin’ deniyor. Bu ne demek? Ya PKK’nın ya TSK’nın tarafındasın demek! Böyle bir anlayış hangi muasır medeniyette var?
Org. İlker Başbuğ’un sert sözleri üzerine soğukkanlılıkla düşünelim:
1. ‘Dağlıca’dan sonra Aktütün baskını da biliniyordu’ demenin, teröristleri başarılı ilan etmekle ne alakası var? Asıl bu bilgiyi saklamak ‘akan ve akacak olan kanın sorumluluğuna ortak olmak’ değil midir?
2. Bu ülkede radikal Kürt milliyetçileri dışında kimsenin PKK’yı başarılı gösterme derdi olamaz. Başarı-başarısızlık kriterinden bakacak olursak, 28 yıldır süren bu savaş, sonlanmadığı için başarısızlıktır.
3. Elbette Aktütün’de bir kahramanlık destanı yazılmıştır, Dağlıca’da da yazılmıştır, Şırnak’ta da, Hakkari’de de... Askerlerin kahramanlığını ve kendini güvenini -haşa!- sorgulayan yok. Ancak siyasi yahut askeri, yönetimde ve istihbaratta sorunlar varsa, bunların ortaya çıkarılmasını ve çözülmesini istiyoruz. Bu istek, bizi terörist mi yapıyor yani?
4. ‘Sınırları aşan eleştiriler’ nedir, eleştirinin dozunu TSK nasıl belirleyecek, en önemlisi bu eleştiriler ‘doğru bilgiye’ dayanmıyorsa, gerçek nedir? Bunun cevabını da alamadık.
5. Başbuğ, ‘sistemli saldırılar karşısında, her ordunun vereceği cevap bellidir’ dedi. Ordunun ‘yanıtı’ genelde silahlı olur, bu durumda tanklar medya kurumlarına mı yönelecek demek?
Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları olarak ne olup bittiğini öğrenme, sorgulama hakkımız olmalı. Ancak kol kırılır, yen içinde kalır hesabı, ‘söz konusu TSK olunca hiçbir şey sorgulanamaz’ deniyor. Nokta.
Doğrusu Org. Başbuğ’un göreve gelmesiyle, TSK’nın daha farklı, daha modern ve yenilikçi bir iletişim stratejisi yürüteceğini umuyorduk. Sadece şeklen değil, içerik olarak da. Olamadı...
Golf düşmanları
Vakit gazetesi, Paşa’nın golf oynamasından işi nerelere getirdi, inanılır gibi değil. Efendim golf sahaları, küresel ısınmaya katkıda bulunuyormuş yani ‘çevre düşmanı’ymış... Efendim Harp Akademileri’nin Maslak’taki askeri arazisi İstanbul Golf Kulübü tarafından kullanılıyormuş...
Bu arazinin 7 milyar YTL değerinde olduğundan bahsediyorlar. Herhalde birkaç gökdelen daha dikilsin, zaten iki kuruş yeşil alanı kalan İstanbul iyice kurusun bitsin istiyorlar. Bu nasıl bir çelişkidir ki hem çevrecilik yapıyor hem de şehrin oksijen alanına rant olarak bakıyorlar. Neden, çünkü askere ait arazi bile batıyor! Dua edin de golf alanları çoğalsın. Sırf seçkinlerin sporu diye golfe nefret kusmak, asıl meseleyi magazinleştirmekten başka bir şey değil. Üstelik gülünç!
MEHVEŞ EVİN - AKŞAM
-
Adnan SANDIKÇI 17 yıl önce Şikayet EtHAKLISINIZ. Sn Mehveş hanım sölylediklerinize aynen katılıyorum sorduğunuz soruların acaba hangisine bir cevap verilebilirki hayır neden cevapları bellli cünkü sorumlular onlar sorumlu oldukları için artık eskisi gibi değil şimdi bunların istifasını isteyecekleri için yalandan bağırıp cağırmaya başladılar aslında cok yazık bu vatan için şehit olan kardeşlerimizi bile alet ediyorlar cok seviyordunuzda neden kamarayla gözettiğiniz halde müdahalede bulunmadınız?neden?onun cevabını versin yeter diğerlerine gerek kalmadanBeğen
-
isa ertuğrul 17 yıl önce Şikayet EtYeşil alan konusunda hakkınız var. Kimse yanlış anlamasın golf alanı yapılsın demek istemiyorum ama birçok arazi eğer askeriyenin elinde olmasaydı bugün gecekondu mafyasının veya rüşvetci belediyelerin elinde bir rant alanı olup çıkardı şu sıralarda anadolu yakasında birçok yeşil alan askeriyenin sayesinde korunuyor ve çirkin gecekondu manzarası arzetmiyor kesinlikle buraların imara açılmaması lazım..Beğen
-
irfan kanık 17 yıl önce Şikayet EtOksijen Alanı Golf Sahaları!. Nedir gülünç olan hanımefendi? sırf seçkinlerin sporu oduğu için golften nefret etmek mi yoksa golf için arazi işgal etmek mi? Gülünçlük anlayışınızda bir gariplik olmalı. Sizin yeşil alan anlayışınızda da bir gariplik var. yeşil alan deyince golf sahasını hatırlayan kaç kişi vardır acaba? Ayrıca arazileri golf sahası yapmamanın alternatifi o arazilere gökdelen yapmak mıdır? Emin misiniz golf sahası yapılmasını istemyenelerin gökdelen istediklerinden. Belki de öylece kalsın istiyorlardır. Bu da Gülünç mü?Beğen
-
MEHMET ALİ KARA 17 yıl önce Şikayet Etkomik. asıl komik olan sizsiniz bayan. Biravuç insanın kullandığı yüzlerce dönüm araziyi halkın yararına yeşil olarak gösterdiğiniz için. YazıkBeğen
-
mehmet ragıp 17 yıl önce Şikayet Etbu ne cahillik 2. Ayrıca bu sahaların yapılabilmesi için doğal hayatta yapılan katliam ve tahribattan,bu sahaların bakımı için harcanan milyonlarca dolardan daha bahsetmiyorum.Hanımefendi bir zahmet çevreci yayınları takip etsinde golf sahaları konusunda ondan sonra konuşsun.Beğen