Melih Altınok
Melih Altınok
ALINTI YAZAR
TÜM YAZILARI

Rest

GİRİŞ 04.06.2016 GÜNCELLEME 04.06.2016 YAZARLAR

Gezi, Fethullahçılar, PKK falan derken içerideki işbirlikçileri eliyle yön veremedikleri bağımsız Türkiye'yi, artık direkt dış politikayla şekillendirmeye çalışıyorlar.
Bunu görmemek için kötü niyetli olmak gerek. Öyle ya, Türkiye tarihiyle zaten yüzleşiyor. Devletin en tepe makamları defalarca 1915'in ortak acıları için taziyede bulunmadı mı?
Oyunu görüyoruz. Savunma sanayimiz yerlileştikçe, dış politika eksenimiz başka devletlerin çıkarları değil Türkiye'nin menfaatleri olmaya devam ettikçe benzeri hamleler de sürecek.
Peki, biz ne yapacağız? Cevap net. Rakiplerimizi, düşmanlarımızı bu denli rahatsız edecek ne yapıyorsak onu yapmaya devam edeceğiz!
Geçmişin acılarını o günün gerçekliğinde değerlendirip komplekse kapılmadan ekonomik, askeri ve politik açıdan daha güçlü olmaya çalışacağız.
Eğer istedikleri gibi geri adım atarsak, savunma sanayimizi dışa bağımlı olarak bırakırsak, rekabet gücümüzü artıran dev alt ve üstyapı projelerini kesersek, petrol ve doğalgaz gibi enerji nakil hatlarındaki iddiamızdan vazgeçersek belki hedef olmaktan çıkacağız. Ama o zaman da eskisi gibi azgelişmişlik girdabında debelenip duracağız.
Özetle çok çalışıp daha az kulak asmak zorundayız. Baksanıza, ABD Başkanı Obama, yüzbinlerce sivili katlettikleri Japonya için "özür dileyecek misiniz" sorusuna nasıl yanıt veriyor: "Hayır. Savaşta böyle şeyler olur. Konuyu tarihçilere bırakalım."

 

DEVAMI İÇİN TIKLAYINIZ

YORUMLAR İLK YORUM YAPAN SEN OL