Meryem Aybike Sinan
Meryem Aybike Sinan
HABER7 YAZARI

Ak Parti ve Modifiye Parti arasındaki fark!

GİRİŞ 21.07.2014 GÜNCELLEME 21.07.2014 YAZARLAR

Ak Parti özgüveni tam, adayına güveni tam ve seçmenine güveni tam bir tablo çizerken aylardır diğer partilerin ortaya koymuş olduğu tablo Türk Siyaset tarihinde eşi benzeri olmayan bir durum olup parti seçmenleri için bir hüzün tablosudur! 

Bu durum bana “Modifiye Araçları” hatırlattı.

Aracı güçlendirmek için değişik araçlardan en iyi olan parçanın alınıp kullanımına ve ortaya çıkan o yeni ama orijinal olmayan duruma “Modifiye” deniyor/muş!

CHP ve MHP birlikteliği bana gerçekten de trajik komik geliyor. BBP ile CHP tam bir travmatik bir duruşun yanında büyük bir ironiyi de barındırıyor içinde. Kendisine ALPEREN diyen bir seçmen ile kendisini Sosyalist, Çapulcu, Devrimci, Ateist, Ulusalcı gibi isimlerle tanımlayan insanlar “Ekmek için Ekmeleddin” diye lanse edilen bir adayın etrafında ittifak edecekler ve dahi halka olacaklar!

Vallahi düşündükçe gülmekten katılıyorum.

Bıyıkları aşağıya düşen bir Ülkücü ile Pos bıyıkları ağzına ve burnuna hücum eden bir sosyalistin bir kadraja girmesi ve bu iki şahsın Cumhurbaşkanı Adayının aynı kişi olabileceğine insan inanamıyor kesinlikle! Bu insanların ne gibi bir ortak paydaları olabilir ki diyor akl-ı selim?

CHP ve seçmeni tanıdığım kadarıyla yaşam tarzlarından, dünya görüşlerine, inanç ve düşüncelerine kadar bir ülkücüden, Alperenden, İslamcıdan, cemaatçiden çok çok farklı olan bir seçmen kitlesidir. Sosyo kültürel anlamda hakikaten aralarında herhangi bir tenasüp yok. Hiçbir şekilde mütenasip olamazlar!

Mamafih oldular, ya da öyle görünüyorlar!

Prof. Dr. Ekmeleddin İhsanoğlu için katiyen olumsuz bir yargım yok! Nezaketli, kültürlü, değerli bir bilim adamı ve köken itibarıyla da oldukça muhafazakâr bir aileden geliyor. Lakin kendileri böyle ilkesiz bir ironiye nasıl müsaade ediyor onu anlamıyorum!

Ne yazık ki Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a olan öylesi bir kin ve nefret duyuyorlar ki hayatta asla olmayacak bir ittifak içine girerek Başbakan karşısında adeta “ Modifiye” diyebileceğimiz adı konmamış bir Partinin etrafında kenetlenmiş olmanın dayanılmaz hafifliği(!) içindeler…

Çok yakından bildiğim Ülkücü ve Alperen arkadaşlarımız bu durumdan hiç hoşnut değiller. Dini konularda hassas olan bu arkadaşlarımızın bir çoğu  oylarını kesinlikle başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a vereceklerini söylüyorlar. 

Bu arkadaşlarımızın durduğu yer gerçekten de çok hüzün verici!

Kendi elleriyle belirli noktalara getirdikleri yönetici kadroların böylesi tarihin asla affetmeyeceği bir pozisyonun içinde olmaları karşısında verdikleri mücadele de takdire şayan gerçekten de. 
Zira bu ittifak yerli malı değildir!

Büyüyen Türkiye’ye ve onun mimarı olan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a karşı sinopsisi ve senaryosu dışarıda yazılmış, oyuncuları, yönetmenleri, yardımcı oyuncuları ve figüranları belirlenmiş bu filmin gişe yapmayacağını dağdaki çoban da biliyor aslında.

Bu filmin tutması mümkün değil nitekim çok sun’i bir film!

Doğal olmadığı için de kaybetmeye mahkûm.  Bu millet markalaşmış, başarılarıyla kendini ispatlamış bir partinin adayı dururken, “Modifiye” bir partinin kiremitleri birbirini tutmayan çatı adayına oy verir mi? VER/MEZ!
Özellikle ALPEREN OCAKLARI’NIN BBP’ ne verdiği şu ültimatom tarihe şahitlik yapacak niteliktedir. Yazımızı bu ültimatomla bitirelim:

Değerli Alperenler, Kıymetli Basın Mensupları

Bugüne kadar sabırla bizleri suskun kalmaya zorlayan şartlara, artık tahammülü kabul edilemez başkaca bir cinayet eklenmiştir ki, kanaatlerimizi kamuoyu ve gönüldeşlerimizle paylaşma ihtiyacı da buradan hâsıl olmuştur. Cumhurbaşkanlığı seçimleri münasebetiyle, bütün Büyük Birlik Partililer ve bütün Alperen Ocaklılarla yapılmış bir istişare kararıymış gibi Büyük Birlik Partisi genel başkanı tarafından yapılan Ekmelettin İhsanoğlu’na destek açıklaması, asla bir araya gelemeyecek olan CHP ve BBP isimlerini bir araya getirmiş ve bu da Büyük Birlik Partisi kurucusu Muhsin Yazıcıoğlu eliyle oluşturulmuş Büyük Birlik ruhunu bağrından hançerlemiştir. Tüm Alperenler bilmelidirler ki, bu konuda Alperen Ocaklarıyla yapılmış herhangi bir istişare yoktur. Bizimle istişare yapılmamasından da öte, itibarlı itibarsız birçok vagoncuk eklenmek suretiyle CHP lokomotifi peşine takılan bir güruh arasına BBP adının yazılması, 21 yıllık temiz mazisiyle Büyük Birlik Partisi’ne yapılabilecek en büyük kötülüktür. 

Bir senfonya düşünün, içerisinde şehit liderimize cenaze günü yayınlarında “İyi bilmezdik!” diye manşet atan TÜRK SOLU’nun, şehit liderimizi katil diye her an yaftalayan İŞÇİ PARTİSİ’NİN, tarikat liderliğiyle tencere pazarlamacılığı arasında gidip gelen HAYDAR BAŞ’ın… Bilcümle Marksist-Leninist SOL FRANKSİYONLAR’ın bulunduğu bu senfonyada BÜYÜK BİRLİK PARTİSİ’ni alet çalıcılık derecesine düşürmek, o senfonyayı yöneten CHP şefinin dümen suyuna girmek demek değil midir?

 CHP ile değil aynı irade ortaklığında bulunmak, bütün yiğit Alperenlerin vicdanlarına havale ederek seslenelim ki, misal, CHP milletvekili HÜSEYİN AYGÜN’ün su içtiği tastan su içmeyi bile biz imani bir zafiyet sayar, BÜYÜK BİRLİK PARTİSİ’NİN milletimiz nezdindeki itibarını sıfırlayanları da ikaz ederiz.

Artık takke düşmüş, siyasi kellik fecaati görünmüştür. Kapalı kapılar ardında yaşanan pazarlıklarla, parti başkanlığını iş takip bürosu gibi kullanmak günlerinin sonu gelmiştir. Türkiye’nin bütün yazmalı ninelerine, aksakallı dedelerine, evlatlarını mukaddesatlarına göre yetiştirmek derdindeki anne ve babalarına sesleniyor, Allah ve Resulü’nün bu ülkedeki ezeli ve ebedi düşmanı olan CHP’ye partimiz namına gerekli istişareler yapılmadan destek açıklayanları da Büyük Birlik Partili saymamalarını istiyoruz. Zira Muhsin Yazıcıoğlu’nun 40 yılda alna çektiği nur çizgileri, siyaseti ticaret belleyenlerce  bir hamlede zifte inkılâp edebilecektir. Allah şahit olsun ki; İslam dinini kuvvetlendirmek için milletimizi kuvvetli kılmaktan başka muradı olanlara ne bu hareketi, ne de Muhsin Yazıcıoğlu’nu teslim etmeyeceğiz. And olsun!

Son söz babında Sayın Mustafa Destici’ye tüm yiğit Alperenler namına sesleniyoruz! Ey Mustafa Destici! Sen Muhsin Yazıcıoğlu değilsin, Alperen Ocakları da olta balıkçılığı federasyonu değildir!
                                                                                                                                                 
ALPEREN OCAKLARI

Meryem Aybike Sinan-Haber7
meryemaybike@gmail.com
Twitter: @aybikesinan

YORUMLAR İLK YORUM YAPAN SEN OL