İlginçlikleri de hep ahmaklık boyutunda ne yazık ki! Bütün dünya kirli ve zalim geçmişlerini, utanç duvarlarını hiç bilmese kendilerini bütün insanlığa dünyanın en vicdanlı ülkesi diye pazarlayacaklar! 

Daha 50-60 yıl önce dünyanın en vahşi, en barbar ve en zalim liderleri Führer önderliğinde bütün Avrupa’da Yahudilere eşi benzeri görülmemiş bir tecrit ve soykırım uygulayan bu milletin torunları, bugün kalkmış merhamette ve vicdanda dünyanın en asil milletini Ermenilere soykırım yaptığı gerekçesiyle Alman Federal Meclisinde mahkûm etmeye çalışıyorlar!

Burada gerçekten de tuhaf ve ilginç olanı ise Suriyeli mülteci sorununda ne kadar çok insaflı, merhametli ve yardımsever olduklarını (!) herkesin unuttuğunu sanma gafletinde bulunmaları.
Kelaynak kuşları dahi bu kadar ahmak olamazdı…

Geçmişe şöyle dönüp baktığımızda Almanya’dan dostluk adına ne çok kazık yediğimizi de müşahede ediyoruz. Bu Almanların engin dostlukları(!) sayesinde 1. Dünya savaşına girdiğimizi ilkokul çocukları dahi bilir bu ülkede. Koskoca bir imparatorluk coğrafyasını bu riyakâr ve palavracı millet yüzünden kaybettik ne yazık ki…

2.Dünya Savaşında Avrupa kıtasını kana bulayan bu riyakâr Almanlar yetmedi Kırım Türklerinin de kaderiyle oynadılar. Kırım Sürgünü, Rus-Alman savaşı ve çekişmesinin ortasında kalan Kırım Türklerinin dost sanıp bu riyakârlardan yana saf tutmalarıyla başlayan bir sürecin sonucudur…

Yeryüzündeki en büyük iki dünya savaşının da fitne-fücürü işte bu Almanlardır! Yedi cihanı birbirine katan bu ülkenin, kendi geçmişine bakmadan Türkiye’yi sözde Ermeni soykırımı yapmakla suçlaması ve bunu üstüne vazife bilip Federal Meclise taşımasının hakikaten iyi bir niyet taşımadığı ortadadır…

Yine çok ballı bir menfaat ortaklığında bu sözde tasarı karşılığında bütün dostluğunu satmışa benziyor! Şansölye Merkel, sık sık Türkiye’ye gidiş gelişler yaparken meğer öte tarafta başka haltlar karıştırıyormuş! 

Sözde Ermeni soykırımı meselesi gerçekten de artık kabak tadı vermeye başladı. Bu asil milletin böyle aslı astarı olmayan bir yalanla karalanmasını bu millet kabul edemez ve mutlaka karşılığını vermelidir. 

Suriye’ye, Irak’a, Mısır’a, Cezayir’e yaptıklarını bu ülkeye yapamayınca bu kez başka bambaşka mevzuları ve kartları önümüze koymaya ve huzurumuzu bozmaya başladılar. 
Türk Tarihini ilgilendiren bir mesele bu ülkenin ne işine yarar?

Çarpıtılan ve suyu çıkarılan bu yakınçağ yalanı neden, hangi saiklerle yine tedavüle sokuldu?

Bu sorulara cevap bulursak şayet riyakâr Almanların niyetini de bulmuş, öğrenmiş ve okumuş oluruz. 

Dünya’da bir avuç Ermeni bu kadar güçlü lobi yaparken biz neden lobi faaliyetleri içine giremiyoruz ya da etkili olamıyoruz acaba? Bu husus aslında en büyük handikapımız zira HDPKK ve PYD gibi meselelerde de aynı sıkıntımız sürüyor!

Hatırlıyorum… Bizim çocukluğumuzda TRT Kurumu Senaryosunu Prof. Dr Mim Kemal Öke’nin yazdığı “Duvardaki Kan” adlı Ermeni gerçeğini anlatan bir dizi yayınlamıştı. O gün bu gündür böyle bir çalışma bir daha yapılmadı. Neden?

TRT Genel Müdürümüz Şenol Göka Beyefendi göreve geldiğinden beri tarihimizle ilgili çok güzel ve takdire şayan muhteşem projeleri hayata geçiriyor. Kendilerinden buradan bu hususu da hatırlatmış olalım. Ayrıca yukarıda bahsettiğim dizi bu aralar yeniden ekrana getirilemez mi Sayın Genel Müdürüm?

Artık ülke olarak her türlü lobi hareketine ağırlık vermek durumundayız ve hatta mecburiyetindeyiz. Bu büyük millet susmamalı ve gerekeni yapmalıdır. 

Führer’in sözde Ermeni soykırımı meselesindeki sahte gözyaşlarına mendil olan yüzlerce riyakâr ve satılık milletvekili içinde asil duruşuyla oylamaya şerh koyan Alman milletvekiline de gönülden teşekkürler ve alkışlar!

Meryem Aybike Sinan-Haber7

meryemaybike@gmail.com

Twitter:@aybikesinan