Meryem Aybike Sinan
Meryem Aybike Sinan
HABER7 YAZARI

Marjinal kesimler ne yapmaya çalışıyor?

GİRİŞ 20.06.2016 GÜNCELLEME 22.06.2016 YAZARLAR

Ülkemizde hiç de alışık olmadığımız şeylere tanık oluyoruz son birkaç yıldır.  Ciddi anlamda bir kültür buhranı geçiren bir kitle var ülkede. Onursuzluğun, ahlaksızlığın ve utanmazlığın dibini bulan bir grubun rezilliğini konuşuyoruz birkaç gündür.

Marjinal gruplar sosyal medyada her türlü rezilliği alenen haykırırken bu kabilden eylemlere hiçbir yaptırımın olmaması da akla ziyan bir durum ve çok düşündürücü.

Toplum böyle şeylere yavaş yavaş alıştırılıyor!

Bu gelecekteki nesillerin bilinçaltlarına zerk edilen bir virüs, bir mikrop ve yeri ve zemini geldiğinde bugün anormal dediğimiz şeylere normal denileceği günlere bir alıştırma çalışması ve egzersiz denemesi!

İstanbul Valimiz Vasip Şahin Beyefendiyi kutlamak istiyorum, bu rezil ahlaksızlara göz açtırmadıkları ve ahlaksız yürüyüşlerine izin vermedikleri için.

Ülkemizin bekası üzerinde dünya ölçeğinde oynanan bu kabilden birçok kirli tezgâh olduğunu herkes görmeli artık. Sosyal medya iyice zıvanadan çıktı ve maalesef yediden yetmişe sosyal medya ile yaşamaya başlayan bir garip topluluk olmaya doğru yüz tuttuk. Zaten tehlike de burada!

Üniversite mezunundan, müsteşarına, valisine, gazetecisine, akademisyenine ve vekiline kadar herkesin gözden kaçırdığı bir gerçek var. Bizi içeriden çürütmek isteyen mihrakların kültür emperyalizmi çalışmaları usulca, inceden ince damarlarımıza enjekte ediliyor ve biz bunun farkında bile değiliz.

Okullarımızda milli kültür unsurları çocuklarımıza verilemiyor!

Öğretmeninde, hocasında, yazarında, gazetecisinde olmayan milli kültür çocuğa nasıl verilsin diyebilirsiniz ve maalesef haklısınız! Mevki ve makamın ve paranın her şeyin önüne geçtiği bir zaman dilimindeyiz ne yazık ki. Kimsenin tefekkür ve tezekkür etmeye ne vakti var ne de mecali!

Televizyonlar, gazeteler 7/24 siyaset konuşuyor!

Dini kentselleştiremedik! Ve hala abdest nasıl alınır boyutunun bir karış ötesine gidip meselesinin özüne inebilmiş değiliz! Dinimizi içselleştirmekten çok çok uzağız!

Yapaylık ve iki yüzlülük diz boyu!

Sanat ve estetik, felsefe, edebiyat… Yani bizi biz yapan, hakiki manada insan yapan kültür unsurları ise unutulan ve kaybedilen yitik değerlerimiz! Kimsenin yüzüne bakmadığı bu alanlar öylesine yalnız ve kimsesiz ki ne adam gibi şiir yazılıyor ne doğru dürüst bir beste, ne de iyi edebiyat yapılabiliyor! Oysa toplumu yukarı çekip çıkaran unsurlar bu unsurlardı bir zamanlar…

Cemiyetle sanat arasındaki ilgiyi çağ ile sanat arasındaki ilgiyle aynı kabul eden Üstad Necip Fazıl’a göre;

 “Bu cemiyetin hassasiyet kalitesi Fuzuli’de,

  Ustalık ve estetiği Baki’de,

 Kuru mantık ve aklı Nabi’de,

 Belâgât ve tezyîfi Nefî’de,

 Şîve ve zerâfeti Nedim’de,

 İrfan ve inceliği, Şeyh Galip’te,

İncelik ve mukayese Yahya Kemal’de…

 Ve bu şartların hepsi başka başka mikyas ve kıratlarda hepsindedir.”

Ve biz bütün bunları unutmuş bir milletiz!

Sanatı temsil ettiğini söyleyenlerin hal-i pür melali ortada iken ve bu sözde sanatçılar el üstünde tutulurken toplumu eğitecek gerçek sanatkârlar köşelerinde otururken Üstadın bu sözlerini bir kez daha gözden geçirmek zaruridir ve hatırlamak zamanıdır!

Seyyid Ahmet Arvasi, Erol Güngör, Fethi Gemuhluoğlu, Sait Çekmegil, Mümtaz Turhan, Nurettin Topçu, Sabahattin Zaim, Mehmet Kaplan, Dündar Taşer, Cemil Meriç, Necip Fazıl gibi büyük mefkûre adamlarının eserleri yeni nesillere inceden inceye anlatılıp, hafızalarına kazılmadıkça korkarım ki yarınlarımız bugünlerden daha iyi olmayacaktır!

Yarınlarımızı inşa edecek olan yeni nesiller Üstadın tarifine namzet bireyler olmak zorundadır!

Ve biz de bunu anlatmaya mecburuz…

Meryem Aybike Sinan-Haber7

meryemaybike@gmail.com

Twitter: @aybikesinan

YORUMLAR 6 TÜMÜ
  • İzleme 8 yıl önce Şikayet Et
    Proje üretmeden taşıma suyla sürekli her sorunu çözmeye çalışılırsa sadece sorunlar ötelenir ve koca sorun yumağı başlar.Liseliler denilen kişiler en fazla 18 19 yaşında olan kişilerdir, yani 2002 de 4 5 yaşında olan kişiler ve bugün onları yönlendirmesi gereken, onların hayatlarını yönünü belirleyecek kişiler onlardan korkar hale gelmiş.Yok marjinal, yok dinci, yok bölücü, yok lbgti'li sürekli bir bölme parçalama , başkada bir şey yok.Önce insan olup ve insanların bir zamanlar çocuk olduğunu ve çocukların kesinlikle masumdur ve önemli olan o masumiyeti çıkarabilmektir.Diğer türlü ayrıştırmak en kolayı...
    Cevapla
  • Emine 8 yıl önce Şikayet Et
    Bizim kendi doğru yolumuzda yapmamız gereken işler için çaba ve emek harcamadikca başkalarının yaptıkları yanlışlıkları konuşarak hiç bir şekilde kurtuluş gözükmüyor Çünkü Allah Kuran'da" İnsan için ancak çalıştığınız karşılığı var" buyuruyor.
    Cevapla
  • Ğül Isparta 8 yıl önce Şikayet Et
    Hanımefendinin tesbitleri dogru.Peki sizin gibi duyarlı bir insanın Bediüzzaman Said Nursiden bahsetmemesi, dünyada 50 den fazla dile çevrilmiş ve milyonlarca okuyucu ve takipçisi olan bir büyük alimin 14 ciltlik Risale-i Nur külliyatindan habersizmiş gibi davranması normalmi?Dini içselleştiremekten bahsediyorsunuz(tahkiki iman)bunun için size ve evlatlarimiza hatta tüm insanlara Risale-i Nur Külliyatını okumalarini tavsiye ediyorum..
    Cevapla
  • Egeden 8 yıl önce Şikayet Et
    Çok doğru tesbitler.Toplumumuz da malesef bir kalitesizlik almış yürümüş.Sanattan zarafetten estetikten uzak yaşama dilimize edebiyatımıza müziğimize karşı yapılan nankörlükler,İnancımızı çok yüzeysel kendine müslüman yaşama bizim gerçek kimliğimizden uzaklaştırıyor.Bazı değerleri kazandık ama kazanmamız yeniden keşfetmemiz gereken değerler de sırada bekliyor.
    Cevapla
  • Burak Ayyıldız 8 yıl önce Şikayet Et
    Tek kelime ile harika bir yazı. Tebrikler.
    Cevapla