Kocaeli’nin Kartepe ilçesi Marmara bölgesinin hiç şüphesiz cazibe merkezi. Bu güzel ilçede aynı zamanda öylesine güzel çalışmalar yapılıyor ki şaşırmamak elde değil. Kartepe Kaymakamı Mustafa Ünaldı ilçenin ilk kaymakamı. Hani derler ya kurucu müdür, kurucu lider işte bu kaymakam da kurucu kaymakamı bu ilçenin.

Bölgede hem turizm, hem tarım, hem kültür sanat faaliyetleri hummalı bir şekilde devam ediyor. Fakat kaymakamlık bünyesinde öylesine bir proje hayata geçirildi ki daha önce hiçbir yerde böylesi önemli bir çalışma yapılmadı!

“Akif Dede Kartepe’de” sloganıyla hayata geçirilen proje ilçede bulunan bütün ilk ve orta dereceli okul öğrencilerini hedef alan bir çalışma idi. Bütün öğrencilere seviyelerine göre Mehmet Akif ile ilgili en yetkin kalemlerin yazmış olduğu eserler okutuldu, slâytlar seyrettirildi. Amaç öğrencilere Akif’in dünya görüşünü, kişiliğini, sanatını ve eserlerini kalıcı bir şekilde kavratmaktı.

Ve bu projede öğrencilere öylesine cezbedici ödüller kondu ki bütün ilçede öğrenciler arasında ciddi ama tatlı bir rekabet başladı. Herkes Akif Dedesini anlamak, onu tanımak; eserlerini okumak için birbiriyle yarışmaya başladı. Okullarda öğrencileri hazırlama çalışmaları yapıldı.

Yani uzunca bir süredir Kartepe ilçesinde gündem Mehmet Akif Ersoy idi.

Bu gerçekten de uzunca zamandır özlediğimiz, hayalini kurduğumuz çok önemli bir gelişme zira biz kültür ve medeniyet unsurlarını hoyratça, vefasızca ve dahi insafsızca görmezden gelen bir millet olma yolunda uzun zamandır hayli mesafe kat etmiş talihsiz insanlarız ne yazık ki.

İşte bu nedenle bu çalışma bana umut veriyor, cesaret veriyor.

Seksen bin nüfuslu bir ilçede aylarca gündemde Mehmet Akif Ersoy gibi mümtaz bir şahsiyetin olması az şey midir? Yani İlçe mülki idare amirinin klasik çalışmalar yerine kültür ve sanatla ilgili böyle yepyeni, nitelikli projeleri hayata geçirme azmini ayakta alkışlamak gerekmez mi dersiniz? Bence kesinlikle gerekir bir hususta hakkını teslim etmek lazım Sayın kaymakamın.

Kartepe Kaymakamı Mustafa Ünaldı Beyefendi,  tipik devlet memuru gibi değil, devlet tecrübelerini güncellemiş, yeniliklere açık, ufku, misyonu ve vizyonu olan, halkı kucaklayan ve bütün mesaisini neredeyse halkla iç içe geçiren, ilçede her anlamda yeni çığırlar açan bir devlet adamı olmanın vakarıyla ilçede destanlar yazıyor.

Geçen hafta bütün ilçe genelinde sınav vardı.

Sıkı durun bu sınav bir okula girmek, puan almak, bir kazanç elde etmek için yapılan bir sınav değildi. Bu sınav çok tatlı, sıcak, bütünleştiren, kaynaştıran çok ilginç bir sınavdı.

“Akif Dede Kartepe’de” projesinin bilgiyi ölçme aşamasıydı. Bütün öğrenciler çoktan seçmeli testle “Mehmet Akif Ersoy” ile ilgili sınava tabi tutuldular. Öğleden sonra evlerine giden öğrencilerin yollarda, taşıtlarda, duraklarda konuştukları tek şey vardı.

Mehmet Akif Ersoy ile ilgili aklınıza gelen her şeyi tartışıyorlardı bizim gençler. Kimi mülkiye mektebini neden bırakıp baytar mektebine gittiğini, kimi yoksulluğunu, kimi dürüstlüğünü, kimi hayatı boyunca hiç yalan söylemediğini, kimi güreş sporuyla ilgilendiğini, kimi siroz hastalığından öldüğünü anlatıp duruyorlardı birbirlerine.

Özellikle iki ilköğretim beşinci sınıf öğrencisinin tartışmasına dikkatinizi çekmek istiyorum. Kız olan erkek öğrenciye” Biliyor musun Mehmet Akif Ersoy da Atatürk gibi Siroz hastalığından ölmüş” diyor. Oğlan birden müstehzi bir kahkaha atıyor ve diyor ki:

“Hani siroz hastalığı çok içki içenlerde görülen bir hastalıktı? Mehmet Akif Ersoy hayatı boyunca ağzına tek bir damla içki koymadığı halde nasıl siroz oldu dersin? Araştırdım, siroz hepatit hastalıklarından sonra karaciğerde gelişen bir hastalık, o dönemde de hepatit yaygın bir hastalık idi. Atatürk’ün çok içtiği için bu hastalığa yakalanıp öldüğünü söyleyenler bence utanmalıdır.”

Gülümsüyorum.

Çocuklar bu projeden gerçekten de hayal edemediğimiz bir seviye yakalamışlar ve enteresan bir şekilde Akif Dedelerine karşı büyük bir teveccüh uyanmış bu minik yüreklerde. Bizim evin ufaklığı Kağan da bu sınava girenlerden. Soruyorum:

-Oğlum, Akif Dede’nin en çok hangi yönünü sevdin?

Verdiği cevaba seviniyorum Allah için. Diyor ki Kağan:

-En çok dürüstlüğünü sevdim Anne. Sözünde duruyor, hiç yalan söylemiyor. Hatta bir arkadaşı ile buluşacaklarmış. Akif Dede buluşma saatinden önce buluşma yerine gitmeyi çok önemseyen birisi. Arkadaşı gelmiyor bu buluşmaya. Ama yağmur altında saatlerce buluşma yerinde onu beklemeye devam ediyor ve aylarca o arkadaşıyla konuşmuyor ve diyor ki “müslüman adam sözünde durur, sözünde durmayan adamın Müslümanlığından kuşku duyarım.”

Evet, Kartepeli çocuklar “Asım’ın Nesli” olmaya yakın duruyorlar bu halleriyle. Türkiye’de hiçbir ilçenin çocukları topyekûn böylesi bir güzelliğe ve etkinliğe tanık olmadı. Böylesi bir çalışma daha önce yapılmadı. Sınav sonuçları yakında açıklanacak. İlk seksene girenleri Kaymakam amcaları İstanbul boğazını, Panorama 1453 müzesini,  MiniaTürk’ü gezmeye götürecekler. İlk üçe girenlere ise çok önemli hediyeler verilecek.

Yani Mehmet Akif Ersoy Kartepe ilçesini salladı. İlçede Akif rüzgârı esiyor. Darısı yurdumun diğer çocuklarının başına diyorum.

Muhabbetle.

Meryem Aybike Sinan-Haber7
meryemaybike@gmail.com