Meryem Aybike Sinan
Meryem Aybike Sinan
HABER7 YAZARI

Kadir gecesi Rabbime dilekçemdir!

GİRİŞ 26.08.2011 GÜNCELLEME 26.08.2011 YAZARLAR

Şol gökleri kaldıranın
Donatarak dolduranın
Ol! Deyince olduranın
Doksan dokuz adı ile!
(N.Yıldırım Gençosmoğlu)

Allah’ım,

Sevgili, Ey Sevgili,

El Kâdir,

Gücümün sınırlı olduğu, gözlerimin bağlı olduğu, hissiyatımın engelli olduğu bu gurbet dağında yorgun, dağınık, bedbin ve mahzun bir ruh haletiyle yolumu senin dergâhına düşürmek gayretindeyim. Vakitler beşi gösterse de her daim kapındayım, her an dualarımın içindeyim. Bildiğim şeyler, bilmediğim şeyleri bağlıyor. Gördüğüm şeyler görmediklerimi. Elimi attığım her şey aldatıcı, yanıltıcı, gerçeğin ellerini bağlıyor. Acizim, garibim, fakr u zaruret içindeyim, imtihanların içinde sıfırları yüklenmiş, gelmişim kapına. Sen kadirsin, muktedirsin, istediğin bir şeye ol dersin olur Rabbim. Benim bütün isteklerim, arzularım, ihtiyaçlarım senin rızana senin hikmetine senin rahmetine ve senin merhametine muhtaçtır. 

Sen dilersen olur beklentilerim.

Dilemezsen olmaz dilediklerim.

Allah’ım,

Ey Sevgili,

Yerin gökle kucaklaştığı afakın, gecenin gündüzle buluştuğu şafağın, suyun toprakla öpüştüğü vaktin ve aklımın ruhumla sarmaş dolaş olduğu anın sana muhtaç olduğunu sadece senin izninle var olduğunu biliyor olmak bin inşirah vaat ediyor ruhumun kanaviçelerine. Olmadık bir ihtiyaç yoktur ki ucu senin dergâhına varmasın! Söylenmedik bir söz yoktur ki sesi sana gelmesin Rabbim! Sen ki Ehat ve Samed’sin. Doğuran ve doğurulan kullarının bütün ihtiyaç ve isteklerine ancak sen çare olur, olmadık sıkıntıların dermanını yine sen verirsin.  Bütün ihtiyaçların anahtarı sendedir Allah’ım. Bu dar-ı dünyada ihtiyaçlarımız bitmek tükenmek bilmez. Nefsimiz her an doğurmakta, her an istemektir. Hicret ve niyetimiz sadece sanadır Rabbim, bize yol ver, karanlıklarımızı ağart!

Sen Samed’sin biz aciz kullarına.

Biz Abdüssamediz gelmişiz kapına.

Ey Sevgililer Sevgilisi,

Ey Taptığım, yüreğimin sahibi,

Allah’ım, Rabbim,

Bütün acziyetim, fakrım, kulluğumdandır. İhtiyaç mütemadidir. Yoksulluk ve yokluk bedenimizi ve ruhumuzu esir etmiş, dünya nimetlerine muhtaç kılmıştır bizi. Her şey yokluğumuzu anlatmaktadır. Her sabah bütün insanlar bu yoku bulmaya çalışmakta, bedenler bu yoku bulduğunu sanma gafletiyle buldukça daha çok bulmak için gaflet ve dalalet içine düşmektedir. Helal kazanç ve helal düşüncelerin, isteklerin öznesi kıl bizi Allah’ım. Ruhumuzu ve gönlümüzü tok kıl, kıl ki aç bedeni giydirsin, ihlâs şerbetini içip sonsuzu düşlesin. Kulunun imdadına yalnız sen koşarsın, onun ihtiyaçlarını karşılıksız sadece sen verirsin, onu sadece sen düşünürsün, kulunu sadece sen korur gözetirsin.

Sen Samed’sin biz aciz kullarına.

Biz Abdüssamediz gelmişiz kapına.

Sevgili Allah’ım,

Rabbim, Ey Sevgili,

Kâinatın en küçük zerresinden en büyük gezegenine kadar her şeyin üzerinde hüküm sahibisin. Bu dünyada bahtımızı sen çizdin. Kulluk yarışında serbest bıraktın, Kalu Bela’da verdiğimiz sözün üzerine bizi kulluğumuzla imtihan ettin. Kimimiz bu imtihanı geçti, kimi çetrefilli yollarda tökezleyip düştü, kimimizin ikmali mahşere kaldı.Ulu divanda  bizi yanlız bırakma Rabbim. Amelimizi hayırlı ve daimi kıl. Ahrette bir başımıza terk etme bizi, mahcup etme, mahzun etme biz aciz ve mahrum kullarınızı. Gücümüzün üzerinde bizi imtihanlara duçar kılma Allah’ım. Biz aciz ve fakir kullarınız, bizim takatimizi sınama. Halis niyetimiz vardır ama kulluk yarışında zafiyetimize yenildik. Bizim zafiyetimizle, kulluğumuzla, nefsimizle, acizliğimizle, yoksulluğumuzla imtihan etme Rabbim. Sen hiç şüphesiz her şeyi görür ve bilirsin. Senin şefkatin, merhametin ve hikmetin sonsuzdur, bizi mahrum etme, bizi bağışla, bizi affet, bizi sevdiklerinize kat Rabbim. Hiç şüphesiz senin her şeye gücün yeter. Sen kâdirsin, muktedirsin.

Sen dilersin olur beklentilerim.

Dilemezsen olmaz dilediklerim.

Sevgili Allah’ım,

En Sevgili, Ey her şeye muktedir olan Kâdir isminin sahibi,

Bütün gizlerimizi, azlarımızı, nazlarımızı bilen Rabbimiz,

Bizi haktan, adaletten, doğruluktan, iyilikten ve güzellikten ayırma. Amellerimizi iyiliklerimizin, doğrularımızın ve güzelliklerimizin emrine ver. Bizi huruşan etme. Bizi istikametten ayırma Allah’ım! Bizim yaradılışımızın yegâne gayesi iyi bir kul olmaktı hiç şüphesiz. Biz iyi kul olamadık, ibadet ve taatlerimizde dünya merdiveninde kaldık, yükselemedik senin bizi layık gördüğün mertebeye. Yollarımızı çatallı kavşaklarda kaybettik, dünya suretinin bulaştığı yüreklerimizi kirlettik kesretin günah akan ırmaklarında. Zamanı tükettik, ömrümüzü tükettik, insanlığımızı tükettik, yüreğimizin sırlarını tükettik, vahyin sesini duymayan sağırlara döndük her birimiz.

Haksızlıklardan, çirkinliklerden, yanlışlardan ve dahi günahlardan bizi muaf eyle. Bizi af eyle. Bizi saf eyle. Başkasının şerrinden, belasından ve nifakından sana sığınırız. Adalet gününün zulmünden sana sığınırız. Bizi bağışla.

Bizi dualarımızla, bizi namazlarımızla, bizi niyazlarımızla kabul buyur dergâhına.

Bizi Kıyamet günü koru, gözet.

Bizi sevdiklerine kat…

Senin her şeye gücün yeter.

Meryem Aybike Sinan/Haber 7
meryemaybike@gmail.com

YORUMLAR 2
  • ihsen emmi 13 yıl önce Şikayet Et
    Tapmak, suursuzca kendini bosbos salip teslim olmaktir. Bos asiklar gibi.... Allah-u teala ise bizim akilli olmamizi, dusunmemizi, sevmemizi, korkmamizi, siginmamizi, guvenmemizi, inanmamizi, utanmamizi, ibadet etmemizi, gunahlardan kacinmamizi, emirlerine (severek, isteyerek) uymamizi... istiyor, emrediyor.
    Cevapla
  • faran 13 yıl önce Şikayet Et
    tapmak?. tapmak,tapınmak bize özgü bir kavram/kullanım değil..bu kavram dile geldiğinde hatıra tanrılar gelir..esma ile çelişen bir bağ kurma yanlışına düşersiniz..kafiye şehveti anlamı mahv etmiş.
    Cevapla