90’lar…

Vezneciler’de bir işportacı, zabıtayla rüşvet karşılığı anlaşır.

Anlaşmaya göre rüşvetçi zabıta, işportacıya dokunmayacak. Eğer amiri gelirse önceden haber verecek. Böylece onlar gelmeden işportacı ortadan kaybolacak. Olur da amire yakalanırlarsa göstermelik bir kızma bağırma olacak.

İsrail’in kurduğu tezgaha ne kadar benziyor değil mi? 

Tezgahı güzel kurmuşlar! 

*İnsan hakları, 

*özgürlük, 

*demokrasi diyorlar, işi bitiriyorlar! 

İsrail, Batı’ya “bize Holokost yaptınız. Hepiniz bize borçlusunuz.” diyor. 

Tezgah güzel!

Almanya, “Yahudileri kazanlarda yaktık, biz onlara borçluyuz!” diyor. 

Demese İsrail başına bela olacak. Biliyor.

Fransa, “Biz de borçluyuz, çünkü biz de Afrika'da çok pis işler yaptık.  Bunun ortaya çıkmaması lazım.” görüşünde.

ABD, “İsrail'e borçluyuz. Çünkü bizim ileri karakolumuz. Bizim için canlarını veriyorlar.” diyor.  

Gerçekten tezgah güzel kurulmuş! 

Sesini çıkartmaya kalktın mı; antisemitist oluveriyorsun. 

Netanyahu da uyanık! 

Baktı gördü kendisine söz söyleyen yok. 

-“Daha ne kadar sivil ölecek?” diye soru soran muhabire 

-”Biz sivilleri öldürmüyoruz canlarını kurtarıyoruz.” diye cevap veriyor.

Güzel iş yani. Tezgah güzel yere kurulmuş! 

Ama öyle bir senaryo var ki inandırıcılık üst düzeyde. 

Mesela bir Hamas faktörü var. 

“Filistinliler iyi ama Hamas terörist…”

Dersen çok medeni oluyorsun. 

Hatta bizim ülkemizde de “Filistinliler haklı ama Hamas terörist.” diyenler var değil mi? 

Çok modern (iğrenç) bir görünüm doğrusu. 

Mesela boykot çağrıları var. 

Bu çağrılara şimdiye kadar yerel yönetimler noktasında AK Parti ve MHP'li belediyeler dışında katılan yok. 

Yani diyorlar ki ; “Filistinliler haklı ama benden bu kadar!” 

Güzel mantık! 

Erdoğan gecesini gündüzüne katıyor, ülke ülke dolaşıyor, konuşulmadık lider kalmayacak şekilde lider diplomasisi trafiği yönetiyor. 

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan muhataplarıyla her gün görüşüyor. Türkiye'nin tezlerini anlatıyor ve başarılı da oluyor. 

Ama bizim siyasilerden bazıları sus pus! 

Bu konuda pek konuşmuyorlar nedense. 

Örneğin CHP'den Filistin davasına ilişkin müspet bir açıklama hatırlıyor musunuz? 

Türkiye dünyada düzenlenen İsrail karşıtı eylemlere öncülük etti. 

Büyük ses getirdi. 

Sosyal medyada ne dedi bunlar? “Bu işler eylemle olmaz!” 

Peki ya, ne yapacaktık? 

F-16'ları İsrail'e mi gönderecektik? 

Sizin dış politika çözümünüz bu mu? 

Yok yok. Bunun bir çözümleme olmaktan öte bir tuzak olduğu ortada. 

Malesef ülkemizde bazıları Filistin konusunda hükümeti galeyana getirici açıklamaları bilerek yapıyor ki atılan adımlar değersiz kalsın. 

Neyse ki dünyada ne söylediği, ne yaptığı, ne yapacağı merak edilen bir lideri var Türkiye'nin. 

Bu önemli. Atılan adımlar yapılan açıklamalar dengeli. Yavaş yavaş yükselen doz anlamlı.

Bunu da gözden kaçırmamak gerekir.