Mustafa Yürekli
Mustafa Yürekli
HABER7 YAZARI
TÜM YAZILARI

Aile hayatında namaz

GİRİŞ 01.11.2022 GÜNCELLEME 02.11.2022 YAZARLAR

Evde ailecek namaz kılıyor musunuz? Kandillerde, ramazanlarda, Cuma akşamları evdeki hayatta bir değişiklik ve bir heyecan oluyor mu?

Evde İslami bir hayat tarzı mı var yoksa herkes keyfine göre mi yaşıyor? Evde sevgi saygı ve fedakarlığın yerini pragmatizm, konformizm ve hedonizm mi almış?

Aile mutluluğu için emek sarf ediliyor mu?

Son zamanlarda aile hakkında olumsuz konuşmalar çok yaygınlaştı. Boşanmalar arttıkça sanki sevinircesine boşanmaya ilişkin bir söylem oluşturup yaygınlaştırılıyor.

AİLE PROBLEMİNİ KONUŞMAK VE ÇÖZMEK

Sadece verilere dayalı bilimsel yaklaşımlarla problemi ortaya koymak, çözümü söylemeden boşanma konusunu açmak konuşmaya değer mi?

Veriler belli: TÜİK verilerine göre, boşanan çiftlerin sayısı 2020 yılında 136 bin 570 iken 2021 yılında 174 bin 85 oldu. Evlilik süresine göre boşanmalar incelendiğinde, 2021 yılında gerçekleşen boşanmaların % 2.3 ü evliliğin ilk birinci yılı, % 33,6'sı evliliğin ilk 5 yılı, %20,9'u ise evliliğin 6-10 yılı, içinde gerçekleşti.

Demek ki evliliğin ilk yıllarında boşanmalar fazla oluyor. Sorun hakkında doğru yanlış demeden konuşmak, cerbeze yapmak, çözüme götürecek çabaya girmemek aslında hiçbir şey yapmamaktır.

Boşanmayla sonuçlanan aile geçimsizliklerini dedi kodu yaparcasına sebeplerini irdelemeden konuşmak, kısaca sorumsuz bir davranıştır.

ORTAK BİR AMACI PAYLAŞMAMAK

Aile geçimsizliklerinin pek çok sebebi var elbette. Aile geçimsizliklerinin temel sebebi, ortak bir amacı paylaşmamak, aile üyeleriyle birlikte bir anlam arayışına girememektir. Gaflet, Allah’a isyan, günahlarda inat, ailede düzenin olmayışı en önemli sebeptir.  

Güçlü evliliklerde, eşler derin bir anlam duygusu paylaşırlar. Birlikteliklerinde bir amaç duygusu geliştirirler. İslam medeniyetinde nikahla kurulan yuva, cennete çocuklarla birlikte girmek, ebedi hayatı birlikte yaşamak için kurulur.

Aile hayatını güvenceye alan, istikamettir; sahih itikat, ibadetler, salih ameller ve güzel ahlakla takip edilen istikamettir.

Evliliklerde ortak bir amaç ve birlikte istikamet üzere yaşama çabası yoksa eşler bitmek bilmeyen ağız dalaşlarına girerler. Ana konuları değil önemsiz konuları konuşurlar.

Gereksiz harcamalar, israf yaparlar ve bunlardan saatlerce marifetmiş gibi bahsederler. Dedi kodu yaparlar, başkalarını çekiştirirler. Çoğu kavganın sebebi, önemsiz konulardır.

YAŞAMA TARZI, KİŞİLİK VE DEĞERLER

Anlaşmazlıkların kökeninde yaşama tarzı, kişilik ve değerlere ilişkin köklü farklılıklar vardır. Bu farklılıklar sebebiyle eşler evliklerinin amacını ve anlamını bir türlü oluşturamazlar.

Evliliklerinin neden değerli olduğunu, hangi amaçları gerçekleştirmek için kurulduğunu fark edemezler. Bu sebeple evliliği yıkıma uğratacak söz ve davranışlardan uzak duramazlar. Özellikle yeni evlenenlerde geçimsizliğin temel sebebi ortak bir anlam duygusunun olmayışıdır.

Eşler birlikte bir aile sistemi kurup bir aile kültürü geliştiremiyorlar. Evlilikte Müslümanlık gibi ortak bir anlam duygusu varsa, çatışma o kadar şiddetli olmaz. Anlam duygusunun oluşması ve kaynaşması için eşler Allah’ın huzurunda olduklarını unutmadan ve rızasını gözeterek birbiriyle açık sözlü ve saygılı biçimde sohbet etmelidirler. Bunun için ailede her iki tarafın inançlarından dürüstçe söz edebileceği bir ortam oluşturarak ailenin manevi yapısı iyice belirgin hale gelmelidir.

Aile hayatına her gün kısa bir süre emek vermek, kesinlikle bir sağlık kulübünde ekzersiz yapmaktan daha fazla olacaktır. Yapılacak ilk iş, eşlerin birbirlerinin değerlerini keşfetmeleridir. Bir kişinin değerlerini keşfetmek, onun için neyin önemli, neyin önemsiz olduğunu anlamaktır. Ortak değerler bellidir, ama kişilerin anlam dünyası bu değerlerin önceliğini farklılaştırmaktadır.

Hayatı anlamlı kılan şeylerden biri de, ulaşmaya çalıştığımız hedeflerimizdir. Her insanın bazı çok pratik hedefleri de vardır. Karşınızdakinin değerlerini biliyorsanız, en son anahtar sizde demektir. Bu bilgiye sahip değilseniz, güçlü davranışlar gösterseniz bile sonuç alamazsınız. Davranışlarınız kişinin değerleriyle çatışıyorsa, ışığı kapayan düğme gibi çalışırlar.

Güzel ahlak, özyapı, kişilik denilen ortak değerler, iyi bir ilişkinin temelini oluşturur. İki insan, aynı dünya görüşü ve varlık tasavvuruna, birbirine bağlı değerlere sahipse, onların ilişkisi sonsuza kadar sürer. Dünya görüşü, varlık tasavvuru ve değerleri bütünüyle farklıysa ilişkileri kısa süreli ve tatsız olur. Burada yapılacak iş, insanı medenileştiren ortak değerleri bulmaktır. Bu erdem de denilen ortak değerler, iki insan arasında köprü işlevi görecektir. İnsanları ikna etmek için karşımızdaki kişinin temel değerlerini bulup onları olabildiğince destekleriz. Ortak değerler, işte ya da aile ilişkisinde güçlü destekleyici ve sonsuz bir ilişkinin temelini oluşturur. Evliliklerde hedef, kavgalı ve kötü geçen bir çocukluktan sonra da olsa huzur ve şifa bulmak, iyi niyetli ve erdemli çocuklar yetiştirmektir.  

SAĞLIKLI AİLELERDE İLİŞKİLER

Sağlıklı aileler hangi özelliklere sahiptir? İş görme gücü olan, iş görmeye yatkın ve kendisinden beklenen davranışları gerçekleştiren aileler bu özelliklere nasıl sahip olabiliyorlar?

Toplumun en küçül hücresi olan aile bir sistemdir. Bilindiği gibi sistem, değişik bölümlerden oluşan, bölümler arasında işbirliği olan, genel bir plana göre kurulan ve belirli bir amaca yönelmiş bir bütündür. Her sistemi yöneten parçalar ve ilkeler vardır. İslam dini, aile hayatına önem vermekte ve aileyi nikahla temellendirilmiş bir sistemle bir sosyal yapı haline getirmektedir. Bu aile sosyal sisteminin üst düzeyde çalışması isteniyorsa, parçalarının bir bütün halinde çalışması ve her davranışın, her eylemin bir diğerini desteklemesi gerekir.

Ailede en önemli unsur eşlerin ilişkisidir. Eğer eşlerin iletişimi sağlıklıysa ve ilişkiler yolunda gidiyorsa, kısaca imanla girilen güvenlik alanına geçilebilmişse; bu ailelerde çocuklar da sağlıklı bir şekilde büyüme fırsatına kavuşmuş olurlar. Böyle güçlü ve geliştiren aile kültürü, erdem dediğimiz temel ilişki ilkeleri, zerafet, nezaket kuralları ve Allah’ın razı olduğu güzel davranışlar da nesiller boyu sürer gider gider.

Sağlıklı bir evlilikte, eşler her türlü şartta, zenginlikte yoksullukta, hastalıkta sağlıkta, ölüm onları ayırıncaya kadar birbirlerinin yanında olmayı seçer ve birbirlerine verdikleri sözde dururlar. Bu sözle, bu ilkelerle evliliklerini güvenlik içinde ve sadakatle sürdürürler. Bu evlilik ilişkisinin temelinde karşılıksız ve şartsız sevgi, kısaca Allah sevgisi vardır.

Sağlıklı ve görevini hakkıyla yapan aileler, özgürlüğe, eşitliğe, adalete, merhamete ve iyiliğe dayanır. Bu ailelerde her eş bütün bir kişidir, insan-ı kamildir. Her üye diğerlerine duyduğu sevgi, saygı ve fedakarlık sayesinde büyür; erdemlilik, güzel ahlak büyüklüktür. Bu ailelerde sorunlar gerçekçi bir şekilde ele alınır, kabul edilir ve çözülür. Aile üyeleri kendi ihtiyaçlarını rahatça karşılayabilir. Aile üyeleri farklı olabilirler; insanın değeri ahlakından ve zihniyetinden doğar. Ana babalar, sözünde dururlar, söylediklerini yaparlar.

AİLE HAYATINDA NAMAZ  

Evlenecek kişiler, benimsedikleri değerlere dayanarak evliliklerine bir amaç ve anlam yüklemek zorundadırlar. İstikamet üzere olmak evliliklerin mahvolmasını engelleyecektir. Evlenecek kişiler, evliliğin kuruluşunda ortak varoluş amacı, erdem denilen evrensel değerler ve bir anlam arayışı üzerinde değil de önemsiz konularda konuşmalar yaparak evlenmişlerse, muhtemelen bu evlilik uzun sürmeyecektir. Buradan yola çıkarak evliliklerin yıkılıp yıkılmayacağını tahmin edebiliriz. Bu yaklaşımla evlilikler üzerinde yaptığımız tahminlerin çoğu doğru çıkmaktadır. Keşke bu konuda yanılmış olsak..

Allah’a kulluk ve iyi insan olmak için kurulan yuvalar sağlam olacaktır. Aile rolleri esnektir. Aile kuralları sorumluluk gerektirir. Başkalarının değerlerini ihlal etmek suçluluk doğurur. Hatalar bağışlanır ve hatalardan ders alınır. Bu ailelerde bireysellik arttıkça birliktelik de artar. Çünkü aynı değerlerle kendilerini ve aile denilen ortak hayatı denetlerler.

Olgun bir ilişki, birlikte müzik yapan iki insan örneği ile iyi anlatılabilir. Müzik yapan kişilerden her biri kendi çalgısını ve kendilerine özgü yetenekleri kullanırlar, ama aynı şarkıyı çalarlar. Her biri bir bütündür ve tamdır. Her biri bağımsız ve belli bir hedefe yönelmiştir.

Bu yüzden aile hayatında namazın önemi büyüktür. Ailenin yöneticisi de yönetilenler de namaz ibadetini yaparlar, aralarında her hangi bir üstünlük yoktur. Her insan bir bütündür; tamdır, düşünce, duygu ve davranışları inancın emrine verilmiştir, insan-ı kamildir. Farzlarda birlikte, sünnet ve nafilelerde bağımsız davranırlar..

Namaz, dinin direğidir; nizam fikri ve teşkilatlanma tecrübesidir; aileden başlayarak sosyal, ekonomik ve siyasal hayatta teşkilatlanma, birlikte hareket edebilme çalışmasıdır. Aile kurumunun başarısı üyelerinin salih insan haline gelmeleriyle ortaya çıkar; aile insan yetiştirme, terbiye etme işleviyle değerlendirilir.

YORUMLAR 2
  • Abadullah 3 yıl önce Şikayet Et
    Allahım İnsanların/ Müslümanların dertlerini dert edinenlerin dertlerini gider , tek dertleri bu olsun.
    Cevapla
  • M.POLAT 3 yıl önce Şikayet Et
    süper bir yazı Allah razı olsun
    Cevapla