Mustafa Yürekli
Mustafa Yürekli
HABER7 YAZARI

Akdeniz, Karadeniz ve Hint Okyanusu NATO gölü olur mu?

GİRİŞ 05.12.2023 GÜNCELLEME 06.12.2023 YAZARLAR

Türkiye, emperyalizmin Akdeniz, Karadeniz ve Hint Okyanusu’nda yolunu kesebilecek tek güç! ABD, Atlantik İttifakı (NATO) ve Avrupa ülkeleri biliyor ki kurdukları bu üç stratejik merkezde bölge ülkelerini eş güdümlü olarak harekete geçirecek.

Gazze Savaşı'nın başladığından beri sayın Cumhurbaşkanımız ve Dışişleri Bakanı, MİT Başkanımız olsun; yine ilgili pek çok bürokrasi Gazze'deki insani dramı durdurmak adına başlatılan diplomatik sürecin liderliğini yapıyorlar.

Türkiye son tahlilde Akdeniz’de Mısır; Karadeniz’de Rusya; Basra ve Hint Okyanusu’nda Pakistan ve İran ile karşılarına dikilecek.. Dahası kader birliği yapmış İslam milleti bu üç cepheyi birlikte savunacak.

Dolayısıyla Türkiye bu yolda bir takım şantajlara da uğruyoruz. İşte EuroFighter vesaire konusunda karşılaştığımız engellemeler. İsrail'in Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'ne Demir Kubbe vermesi, Amerika'nın Yunanistan'da Zürafa Adası polemiği yaratarak Türkiye'yle arasında bir kriz çıkarmaya çalışması gibi birtakım çevresel tehditlere de maruz kalıyor.

Herşeye rağmen dünyada oluşan ABD ve İsrail’i protesto gösterilerinin kollektif hale dönüşmesi, ABD ve İsrail üzerinde bir siyasal baskı oluşturması noktasında Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın konuyla ilgili, dünya liderleriyle, önemli devlet insanlarıyla önemli kritik kişilerle sürekli hız kesmeden yoğun bir diplomasi yürütmesi, sokak hareketlerinin kurumsallaşmasını sağlıyor. 

Küresel çapta muhalefet Türkiye öncülüğünde İslam’la buluşabilir ve yeni çağın, Türkiye yüzyılının kapılarını aralayabilir.

Dünyada bir dip dalga var.. İnsanlık mevcut dünya düzenine muhalefetini dalga dalga yayıyor, sorgulayarak muhalefeti derinleştiriyor; bayrak açmaya hazırlanıyor.

Bunlar olmasa sokak hareketleri belki bir süre sonra sönebilir. Ama Gazze Savaşı’nda görülüyor ki dünyada İsrail'in temsil ettiği ABD ve Batı hegemonyasına karşı kitlesel gösteriler her geçen gün artarken; aynı zamanda hem İslam İşbirliği Teşkilatı, Türk Devletler Teşkilatı, benzer bölgesel kuruluşlar ve bu bağlamda lider diplomasisi, devlet adamları arasındaki diplomasi, ABD ve İsrail üzerinde çok ciddi bir baskı oluşturdu.

Bakınız bir ay kadar önce İsrail Dışişleri Bakanı dünyada oluşan baskıya rağmen bu savaşı sürdürebilmek için üç dört haftamız var demişti. Yani bu olaydan çok rahatsızlar, Türkiye'den çok rahatsızlar. Türkiye'nin özellikle Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yürütmüş olduğu liderler diplomasisinden çok rahatsızlar.

Birkaç tane enteresan gelişme var: 

Birincisi Türkiye'yle Orta Doğu daha fazla işbirliğine gitti, daha fazla yakınlaştı. Diplomatik bir yakınlaşma oluştu ve Türkiye bu noktada Orta Doğu ülkeleriyle çok daha kaynaşmaya başladı. İşte Mısır ve Suudi Arabistan bunun en önemli örnekleri. Gazze Savaşı ister istemez İslam ülkelerini birlikte hareket atmaya zorluyor.

İkincisi ABD, İsrail ve destekçi Avrupa ülkeleri neticede herhangi bir şekilde Türkiye'yi öteleyebilecek, göz ardı edebilecekleri bir ülke değil. ABD ve İsrail Türkiye'yi dikkate almak zorunda. Çünkü Doğu Akdeniz Türkiye'den soruluyor. Bu aşamada. Türkiye'siz bir Doğu Akdeniz denklemi olmuyor.  Ticaret yolları güvenliği dahil kıta sahanlığın büyük bölümü bizde. Kıbrıs aynı şekilde. Dolayısıyla ABD ve İsrail bir şey yapacak ama yapamıyor, kalıyor. Çünkü Türkiye'nin ciddi bir baskısı var. 

Üçüncüsü Karadeniz’de Rusya; Basra ve Hint Okyanusu’nda İran ve Çin, ABD, İsrail ve destekçi Avrupa ülkeleri karşısında Türkiye’den bağımsız hareket edemiyor. Türkiye’nin direnişi küresel çapta örgütlemesi işlerine geliyor; destekliyorlar. Pasifik Okyanusunda savaştığı ABD’yi Hint Okyanusu’nda istemeyen Çin bile Türkiye’yi destekliyor..

Son söz olarak şunu söyleyebiliriz: Türkiye, Akdeniz, Karadeniz ve Hint Okyanusu’nda nöbet tutuyor, oyun kuruyor.. Bu eş zamanlı saldırıyla ancak eş zamanlı ve eşgüdümlü savunma yaparak baş edilebilir..

Türkiye, İslam'ın iki kanadı olan İran ve Mısır'ı bir araya getirerek bunu başaracak..

Birleşmiş Milletler Güvenlik Kurulu’nda masaya devrilecek. Çünkü Çin ve Rusya, iki yüzlü politikalarını sürdüremez hale geldi. ABD, İngiltere, Fransa ve güdümlerindeki Avrupa ülkeleri bir kez daha Gazze’de insanlığa meydan okuyor. Ne Rusya Çanakkale / İstanbul boğazlarının ve Karadeniz’in NATO gölü olmasını ister, ne de Çin, Pakistan ve İran Hint Okyanusu’nun NATO gölü olmasını ister..

Cevabı aranan soru şu: Akdeniz, Karadeniz ve Hint Okyanusu NATO gölü olur mu? İrdelemeye devam edeceğim birkaç yazıyla..

 

YORUMLAR 1
  • Okur 11 ay önce Şikayet Et
    natoya karşı natoya rağmen natoyla birlikte nasıl olacak. Göbekten bağlı olduğumuz natoyu kimse hiçleyemez ne tarihi süreç ne ekonomi ne siyasi ne de diğer bağlar. Kescek miyiz göbeğimizi.
    Cevapla