Siyonist terör örgütü İsrail’in Filistin işgali, Gazze’ye yönelik saldırıları ve soykırımı, dünya kamuoyunda infial yarattı. Aydın yuvası, özgür düşünce kalesi olan olan üniversiteler, fonlayıcıları, yönetimleri, akademisyenleri ve öğrencileri arasında yarattığı gerilimle gündemdeydi.

Fonlayıcılar üniversite yöneticilerini değiştirmekte, yöneticiler akademisyenleri mobbinge maruz bırakmakta ve akademisyenler de öğrencilere sansür uygulamaktadır. Bu “nöbetleşe baskı/mağduriyet” ise, dünya üniversitelerinde küresel ağ biçimindeki örgütlülüğünü ortaya koymaktadır.

Küresel Siyonist akademik ağın, üniversiteler üzerindeki baskısına direnerek sergilenen Filistin/Gazze ile dayanışma pratikleri, genellikle bedelsiz kalmamaktadır. Sesini “Filistin”den yana yükselten herkes, neredeyse “holokost”un faili/ortağı olarak görülerek “anti-semitizm” söyleminin rehinesine dönüştürülmektedir. 

ÜNİVERSİTELERDE SİYONİST TERÖRİZMİ PROTESTO

Amerika Birleşik Devletleri’nde Columbia Üniversitesi’nde başlayan Filistin’e destek, İsrail zulmünü ve ABD desteğini protesto gösterileri kısa sürede birçok üniversiteye yayıldı.

Columbia Üniversitesi Rektörü Minouche Shafik'in, eylemin üniversitenin işleyişi için "tehdit oluşturduğunu" savundu ve New York polisinden göstericilerin dağıtılması için yardım istedi. Bunun üzerine kısa sürede New York Üniversitesi (NYU)’ne de sıçrayan eylemlere müdahale eden güvenlik güçleri 130 öğrenciyi göz altına aldı.

Gösteriler, New School, Stanford, Yale, MIT, Güney Kaliforniya, Michigan, Minnesota, The City College of New York, George Washington, Georgetown ve Teksas gibi üniversitelere yayıldı. Teksas ulusal güvenlik muhafızları ve polisinin Austin Üniversitesi'ne baskını ve öğrencilerin mukavemeti ABD üniversitelerinde Siyonizm'e karşı intifada yorumuna sebep oldu.

ANTİSEMİTİZM YAKIŞTIRMASI

İsrail’e verdiği destekle eleştirilen ABD Başkanı Joe Biden, "Yahudi düşmanlığı içeren bu protestoları kınıyorum!" diyerek gösterileri umursamadığını göstermişti. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu da, "antisemitik" olarak nitelediği gösterilere "korkunç" dedi. 

ABD Temsilciler Meclisi Başkanı Mike Johnson, göstericilere meydan okurcasına, Columbia Üniversitesindeki Yahudi öğrencileri ziyaret etti. Kampüste Filistin yanlısı öğrencilerin protestolarını durduramaması halinde rektörün istifasını isteyen Johnson, Filistin’e destek gösterilerini “nefret ve antisemitizm” şeklinde niteledi. Evanjelik inancı doğrultusunda İsrail’e tam destek veren Johnson, konuşmasında Hamas'ın İsrail'li bebekleri fırınlarda pişirdiği iftirasında bulundu. 

Gösterilere katılan Yahudi öğrenciler tüm bu antisemitizm suçlamalarını boşa çıkardı. Maryland Üniversitesi'nde üçüncü sınıf öğrencisi olan Amerikalı Yahudi öğrenci Brandy Kaplan, amaçlarının Gazze'deki katliamlara dikkati çekmek olduğunu belirtti.

ÜNİVERSİTEYE POLİS MÜDAHALESİ

Teksas Üniversitesi’ndeki Austin yerleşkesinde, Filistin'e destek ve soykırımı kınamak amacıyla toplanan 200 kişilik öğrenci grubuna sert müdahale gündeme bomba gibi düştü. İsrail’e yakınlığı ile bilinen Teksas Valisi Greg Abbot, Ulusasl Muhafızları ve polisi yerleşkenin olduğu bölgeye gönderdi. Coplarla göstericileri döven polisler, göz yaşartıcı gaz kullandı. 34 kişinin göz altına alındığı olaylarda, Teksas atlı birliklerinin sert müdahalesi eleştirilerin odağında yer aldı. Olayı görüntülemeye çalışan gazeteciler de tutuklandı. Geçtiğimiz yıllarda işgal altındaki Kudüs’ü ziyaret eden Abbot’a 'Zion Dostları Ödülü' verilmişti. Ödülü aldığı sırada yaptığı konuşmada Abbot, “İsrail'e düşman olan herkes Teksas'ın da düşmanıdır" demişti.

İsrail karşıtı tüm protestoları ‘antisemitik’ deyip mahkum etmeye çalışan Biden yönetimi ile bazı eyalet valileri panikte; terörize edilmeye de çalışılan akademisyen ve öğrenciler, güvenlik güçleri tarafından darp edilerek tutuklanmaktadır. Polisin yüzlerce öğrenciyi gözaltına aldığı baskınlar nedeniyle üniversitelerde savaş görüntüleri var.

Öğrencilere karşı orantısız güç kullanan Amerikan polisi, aynı zorbalığı protestolara katılan akademisyenlere de gösterdi.  ‘Filistin’e destek’ gösterisine katılan Atlanta’daki Emory Üniversitesi’nin Felsefe Bölümü Başkanı Prof. Dr. Noelle McAfee polis tarafından ters kelepçe vurularak gözaltına alındı.

DÜNYA ÜNİVERSİTELERİNDEN FİLİSTİN’E DESTEK

ABD’de üniversite öğrencilerinin ateşlediği fitil dünyaya yayıldı. Almanya'nın başkenti Berlin'de bir grup aktivist, Gazze'deki katliamı duyurmak için Federal Meclis'in karşısındaki çimenlikte kamp kurdu. Fransa'da ise Sciences Po öğrencileri Filistin'e desteklerini ifade etmek için eylem gerçekleştirdi. Öğrenciler, gösteri sırasında devasa Filistin bayrağını okuldaki bir balkona, bahçedeki iki ağaca ise "Gazze'de Üniversite Kalmadı" yazılı afiş astı.

Dünya üniversiteleri şaşkın.. Batı üniversitelerinde hocaların görevlerine son veriliyor. Yahudi olan ve Nazi barbarlığından kaçarak ABD'de New School kuran Prof.Dr. Nancy Frazer’in Köln Üniversitesindeki çalışmasına son verildi. Yine Prof. Dr. John Kean’ın Berlin Üniversitesi’nde iş akdi feshedildi. Gerekçe olarak da Gazze'ye yardım eden tutumlar içinde oldukları söylendi.

Üniversiteler, dünya sisteminin önemli mekanizmalarından biri. Bütün bu olaylar gösterdi ki üniversitelerde akademisyenlerin cesaretleri kırılıyor. Akademik özerklik yok sayılıyor. Gazze'de ve dünyada süren baskıcı politikaları karşısında özerk bilim anlayışı ve akademik özerklik söylemi rüyaya dönüşüyor?

ARTUKLU ÜNİVERSİTESİ’NİN PROTESTOSU

Küresel Siyonist akademik ağın, üniversiteler üzerindeki baskısına direnen Mardin Artuklu Üniversitesi’nde, 24. Beytülmakdis Akademi Sempozyumu gerçekleşti. Beytülmakdis çalışmaları, bir araştırma alanı olarak kurumsallaşmasının 30. yılı (1994-2024) içerisindedir.

Sempozyumun ana temasını, Gazze’ye yönelik saldırılar nedeniyle, “Akademi ve Siyonizm: Baskılar, Korkular ve İtirazlar” şeklinde belirlemişti.. İki gün sürdü. 15 farklı ülkeden, 80'nin üstünde tebliğ sunuldu.

Mardin Artuklu Üniversitesi, “Akademinin, üzerindeki bu hegemonik baskıyı reddederek özgürce bilim üreten ve insani değerleri koruyarak mazlumla dayanışma içinde olunan bir yer olması için, en az Siyonist hegemonya kadar örgütlü, direngen ve cesur olmak gerekmektedir.” diyor..

24. Beytülmakdis Akademi Sempozyumu’nda farklı bilim alanlarında Siyonizm, İsrail, soykırıma dair tebliğler sunuldu. Sosyolojiden siyaset bilimine, uluslararası ilişkilerden tarihe kadar çok değişik alanda uzman bilim insanları özgün tebliğleriyle yer aldı. Arapça, Türkçe ve İngilizce dilinde sunumlar yapıldı.

Üniversiteyi akademik araştırma konusunda motive eden, geliştiren bir faaliyet. Aynı zamanda bölgemizi etkiyen ve ülkemizi yakından ilgilendiren bir konuda aydınlatma rolünde bulundular.

Artuklu Üniversitesi’nin 24. Beytülmakdis Akademi Sempozyumu heyecanlı, dinamik ve düşünme gayretinde olan, özgür bir ortamdan geçti. Rektör ve yöneticiler, bu cesur ve onur verici faaliyet süresince yakın ilgi gösterdiler; kendilerini milletimiz adına tebrik ediyorum. Teşekkür ediyorum...

Mustafa Yürekli / Haber7