Terörle yaşamak
Ama neticede farkları olmadığı belli.
Belli olan bir başka şey daha var:
İnsan gibi iki ayak üstünde yürüdükleri, insan gibi oturup kalktıkları, insan görüntüsüne sahip oldukları ama insanlıkla hiç ama hiç ilişkilerinin bulunmadığı...
Bunlar "din" uğruna kan dökerler. Bunu yaparken sadece ellerini değil dini de kirletirler. Ama yine de kendilerini temiz sanırlar.
Sonra da uğruna kan döktükleri dinin herkesten "sevgi ve hoşgörü" istediğini savunurlar.
Tıpkı kadınları bir yandan ezip öte yandan baştacı ettiklerini ileri sürdükleri gibi.
Öyle yaparlar çünkü yobazlık budur.
Yobazlık aynı nedenle insanlığın en büyük baş belasıdır.
Yukarıda dediğimiz gibi dünkü saldırıyı düzenleyenler hakkında henüz yeterince bilgimiz yok. Çok geçmeden onları da öğreniriz. Ama yukarıda söylediklerimizi o bilgilerin doğrulayacağından kuşku duymuyoruz.
Bunların Yedeksubay Teğmen Kubilayın Menemende 23 Aralık 1930 tarihinde şehit edilmesinden 30 Ocak 1990a yani Prof. Dr. Muammer Aksoyun alçakça katledildiği tarihe kadar -bir başka deyişle 60 yıl boyunca- bu ülkede din uğruna işlediği cinayet yoktu.
İlk defa Humeyni İranı tarafından kiralanmış çeteler eliyle başlatılan cinayetler daha sonra Hizbullah isimli cinayet şebekesiyle sürdürüldü.
O şebeke de hunhardı, acımasızdı ama düpedüz "yerli" idi.
Dış merkezli terör örgütlerinin bilinen ilk büyük eylemi 15 ve 20 Kasım 2003 tarihli Sinagog/Banka/Konsolosluk saldırılarıyla yaşandı.
Türkiye böylece El Kaidenin eylem alanı içine girmiş oldu. Nitekim bunu izleyen yıllarda polis káh eylemden sonra káh eylemden önce yapılan birçok operasyonla El Kaide uzantılarını yakaladı. Sonuncusu 1 Nisan 2008 tarihinde olmak üzere çeşitli zamanlarda yapılan açıklamalarla "El Kaide örgütünün İstanbulda çökertildiği" kamuoyuna duyuruldu.
Ama dünkü olayın da yüzde 95 ihtimalle El Kaide tarafından düzenlendiği tahmin edildiğine göre diyebiliriz ki "çökertilme" iddiaları gerçeklerden çok iyimserlikleri yansıtmaktadır.
Bu demektir ki teröre karşı uyanık olmaktan başka çaremiz yoktur. Onun da vatandaş yönünden yolu, en küçük bir kuşkuyu devletin güvenlik güçlerine iletmek, örneğin polis için 155, jandarma için 156 noya telefon etmek, devlet yönünden yolu da vatandaşın uyarılarını ciddiye almaktır.
Bizde vatandaş bu yönden iyidir. Düzelmesi gereken devletin güvenlik güçleridir.
-
şezre arıdil 17 yıl önce Şikayet Etsen ne anlarsın!!!!!. işi gücü müslümanlığa nerden laf atsam....daha bildiği bişey yok...yazık onu bu mevkiye getirenlere yuhhhhhhhh.Beğen
-
ebubekir doğan 17 yıl önce Şikayet Etistediğin buydu değil mi. oktay ekşi gene döktürmüş de ne düktürmüş gündemin değişmesine ihtiyaçları vardı o da oldu ergenekonun üzerini örtmeye çalıştılar olmadı daha da kabardı ayran ve boğazlarına durdu birde yazının sonunda güvenlik güçlerinin düzelmesi lazım demiyor mu ne için acaba belki ergenekonun üzerine gitti diye mi acabaBeğen
-
muhammet öztürk 17 yıl önce Şikayet EtAmiral gemisi !!!. Türkiye nin amiral gemisi olmakla övündüğü hürriyet gazetesinde yazı yazan sığ görüşlü, at gözlüklü, patron kalemşörü onlarca yazardan sadece bir tanesidir oktay ekşi. Valla bu adam kendine göre bu kadar büyük olduğunu iddia eden bir gazetede yazı yazabiliyorsa ben kendimi new york tımes den başka bir gazeteye yakıştıramam : )Beğen
-
hanif koray 17 yıl önce Şikayet Etergenekon baskısı olmasaydı!.... üzerlerinde ergenekon baskısı olmasaydı ekşiye benzer nice köşe yazıları, nice topyekün savaşlı manşetler atılıp dururdu. ak parti kapatılsına malzemeler döşenirdi. kendi kanlı darbe-çete planlarını unutmuş utanmadan ahlak dersi veriyor. bakın hepsi suspus oldu, kıvırtmaya da başladılar. ama ekşi anakronik yaşamaya devam ediyor.Beğen
-
metin yazıcı 17 yıl önce Şikayet Etsinir bozucu. yaa.. ne kadar basit bir yazı be. Kim okur bu yazının tamamını bilmem. Hiç bir derinlik, analiz, birikim yok. Bu adamların böyle önemli ve etkili yerlerde bulunmaları sanırım maksatlı. TV de de dinliyorum, aynı. Oktay abi diye bazı sözlerine atıfta bulunarak güya hikayeden ona önem veriyorlar. Ne kadar sinir bozucu oluyor.Beğen