Ömer Vehbi Hatipoğlu
Ömer Vehbi Hatipoğlu
HABER7 YAZARI
TÜM YAZILARI

Eylemcilere Teşekkür Borcumuz Var

GİRİŞ 10.06.2013 GÜNCELLEME 10.06.2013 YAZARLAR

Yıllar önce, bugün eylemlere sahne olan Taksim Meydanında ; ‘Kıbrıs'a Destek Mitingi' adıyla bir miting organize edilmişti. Ak Parti'nin Kıbrıs politikasına karşı çıkan bir çok parti ve STK'ların destek verdiği bir miting idi. O tarihlerde SP Genel Başkan Yardımcısıydım. Bu mitinge SP adına katılmak ve konuşma yapmak görevi de bana verilmişti. SP'nin Kıbrıs konusundaki haklı hassasiyeti bu mitingi görmezden gelmeye imkan vermiyordu.

Taksim'e geldiğimde kalabalık ve coşkulu bir kitlenin toplandığını gördüm. Konuşmacıların toplandığı platformda siyasi parti temsilcileri vardı.CHP,MHP,DSP;İP'ten tanıdığım politikacıların yanı sıra, Alemdaroğlu, Gürüz, Vural Savaş ve daha bil umum sözde ‘ulusalcı'… Parti temsilcileri birer birer kürsüye davet edildiler. Her biri alkış ve sloganlar eşliğinde konuşmalarını yaptılar. Sıra bana geldi. Adım anons edildiğinde meydandan korkunç bir uğultu yükseldi. Kürsüde dakikalarca yuh sesleri  ve Tayyip bey aleyhinde atılan sloganların kesilmesini bekledim. SP denilince akla Ak Parti ve Tayyip Erdoğan gelmişti.

Ankara'ya döndüğümde miting izlenimlerini merhum Erbakan Hocamıza anlattım ve ardından da şu değerlendirmeyi yaptım.' Hocam toplum bizi Ak Parti ile akraba kabul ediyor. SP denilince akla Tayyip bey geliyor. Farklı bir kulvarda olduğumuzu anlatamıyoruz. Ulusalcılar adeta bir kan davası güdüyor ve memlekette ne kadar dindar varsa hepsini aynı kefede mütalaa ediyor. Yarın Allah korusun bir sıkıntı olursa sadece Ak Parti değil, bu memlekette ne kadar İslami hassasiyeti olan varsa hepsi toptan suçlanacak ve asla parti,meşrep, menşe farkı gözetilmeyecektir. ‘

Hayatı boyunca İslam düşmanlarının boy hedefi haline gelmiş ve bir kez olsun yüzünden tebessüm eksilmemiş o büyük dava adamı , bu ülkedeki din düşmanlığının tarihi köklerini, hangi mahfillerce nasıl tezgahlandığını anlattı. Rabbim kendisinden razı olsun. Efendimize (sav) komşu eylesin.

……….

Bu olayı neden sizinle paylaştığıma gelince…

Hükümetin politikalarını eleştirmek, beğenmediklerine karşı çıkmak, bunu yazılı ve sözlü olarak ifade etmek, toplantı ve gösteriler ile kamuoyuna  duyurmak elbette demokratik bir haktır. Ak Partiye karşı olmak, Ak Parti hükümetini  sevmemek de kişinin kendi tercihidir. Ama Ak Parti karşıtlığı üzerinden bu ülkenin dindarlarını dövmeye kalkışmak hadsizlik ve de edepsizliktir.

Günlerdir  bazı yerleşim yerlerinde başörtülü hanımlara karşı bir tavır geliştirildiği, sözlü ve fili saldırılar yapıldığı haberleri geliyor. Camiye ayakkabılarla ve bira şişeleri ile girme, manevi değerlere yönelik saygısızca ifade ve pankartlar da çokça gündemi işgal etti. Bu haberlere hep itiyatla yaklaşmayı  prensip edinmiş biriyim. Ama bire bir yaşadığım bir olay, söylenenlerin bir saptırma olmadığını  göstermiş oldu.

 İki gün önce henüz altı aylık olan torunumu hastaneye götüren gelinim, kucağında bebeği olduğu halde sözüm ona özgürlük adına eylem yapan bir guruh tarafından saldırıya uğruyor. Tek suçu başörtülü oluşu. Bindiği araba tekmeleniyor, sloganlar atılıyor.. Saldırganlar onu tanımadıklarına göre bu muamelenin tek nedeni  başörtüsü.

Elbette bu olaydan hareketle eylemcilerin hepsini aynı kefeye koymanın haksızlık olduğunun bilincindeyim. Ama elinde içki şişeleri ile devrim gerçekleştireceklerini zanneden bir kısım serserinin bu ülkeyi sürüklemeye çalıştıkları tablonun vehametini  dikkatlere sunmak istiyorum.

Her kes demokratik protesto hakkını kullanabilir.Düşüncelerini özgürce ifade etme, bunun için gösteri yapma,toplantı ve eylem gerçekleştirme en doğal haktır. Ama  meşru zeminde ve meşruiyet sınırları içinde kalmak koşulu ile.

Düşmanlık, kin,nefret ve öfke ile siyasal sonuç elde etmeyi ummak ham hayaldir. Bu ülke onlarca yıl azınlığın azgınlığını sineye çekmiştir. Azgın azınlık, sırtını bu milletin üniformalı evladı olan askere dayayarak tahakküm etmeye kalkışmış,tepeden inmeci bir mantıkla zorbalığın her çeşidini yapmıştır. Ama artık darbecilerden umudunu kesmiş olacaklar ki sokak kabadayılığı ile toplumun sinir uçlarını uyarmaya kalkışıyorlar.

Adalet talep edenlerin önce kendileri adil olmak zorundadırlar. Özgürlükten yana olduklarını ifade edenler, başkalarının özgürlüğüne saygı  göstermelidirler.

Gezi Parkı gerekçesi ile başlatılan gösterilerin eylemciler tarafından değil, ama oyun kurucular tarafından ülkeyi bir kaosa sürükleme provasına dönüştürülmek istendiği ortadadır. Bu eylemler artık bir meydan okuma, bir el-ense çekme , bir çatışma ve kardeş kavgasına dönüşmeye doğru götürülüyor.

Şimdi bu eylemler ile bir daha görülmüştür ki aslında yaşam tarzı dayatma arzusu ile yanıp tutuşanlar, kendilerine bir yaşam tarzı dayatıldığı iddiasını dillendirenlerdir. Ellerine fırsat geçecek olsa, kendileri gibi yaşamayan, kendileri gibi giyinmeyen insanlara sokağa çıkma hakkı bile tanımayacaklardır.

Bu eylemler Ak Partiye yüzbinlerce yeni seçmen kazandırmıştır. Çünkü artık Ak Parti veya Tayyip bey kaybederse, hepimiz kaybetmiş olacağız inancı bütün cemaatlerin, meşreplerin ve sade dindarların ortak kanaati haline gelmiştir.

Bize yeniden akrabalığımızı hatırlattığınız için teşekkürler  !

YORUMLAR 7 TÜMÜ
  • ömürcan 12 yıl önce Şikayet Et
    BU YAZIYI BUGÜN OKUDUM... evet, gezi olayları gtöstermiştir ki. darbeci zihniyet ölmemiştir. canpsusda bekliyor. olurya bir chp iktidarında ne baş örtüsü kalır ne din dersi, aynıyla eskisine döneriz. taaa 28 şubata..bu yelem için çok teşekkür gezi eylemcileri.. biraz rehavete kapılmıştık,biraz iyi niyetli düşünmeye başlamıştık, bunlarda demokrak demeye başlamıştık.. ama nerdeeeeeeeee...şunu anladık ki yapacak işler daha çokmuşşş.. bizi ayılttınız...bizi uyandırdınız.. ÇOK TEŞEKKÜRLER..
    Cevapla
  • Erkan Şevgin 12 yıl önce Şikayet Et
    Babuşçu beye soruyorum. Yılmaz Babutçu bey ! Nasıl oldu da kafanız bastı sözünüzün muhatabı kim? Eğer bu sözü Ömer bey için ifade ediyorsan hadsizlik etmiş oluyorsun. Ömer bey duruşu ile, inancı ile, fikirleri ile ortada olan istikamet sahibi bir iman adamıdır. Kendi değerlerimize karşı sivri dilli olacağımıza edep dairesi içinde varsa eleştrimizi yapalım. Ne demek kafanız bastı mı? Bu ifade bir çocuğa karşı bile kullanılmaz. Edep yahu !
    Cevapla
  • efsane 12 yıl önce Şikayet Et
    bir musibet bin nasihattan iyidir. hele sükür. dindarlar artik birbirini bilmem nerenin usagi olmakla sucalmayi biraksin. onlarin gözünde seninle benim aramda bir fark yok. ak partiden 3-4 puan koparip 2% degilde 5% oy alacagim diye ugrasmayin. cünkü o zaman tepenize kimin binecegini görün. eski günlere dönmek istemiyorsaniz aklinizi basiniza alin
    Cevapla
  • Erkan Şevgin 12 yıl önce Şikayet Et
    Sağduyu. Ömer bey yazınız yine her zamanki gibi muhteşem olmuş,oynanan oyunları gelinen noktayı bu dizelerden başka dile getirecek söz bulamazdık,ama unutulmamalıdır,tarihimizde müslümanlığı yok etmek isteyen çok eylemler oldu,31 Mart ayaklanmaları,13 şubat isyanı ve sonuçları,bu ülkede müslümanlar hep bedel ödedi ödemeyede devam edecektir. Allah, "... Eğer güç yetirirlerse, sizi dininizden geri çevirinceye kadar sizinle savaşmayı sürdürürler..." (Bakara Suresi, 217) ayetiyle bu ahlaktaki kimselerin, müminleri dinlerinden çevirebilmek için sürekli çaba göstereceklerini bildirmiştir.Allah (c.c.) bizleri sapmışlardan korusun...Amin inşallah...
    Cevapla
  • YILMAZ BABUTCU 12 yıl önce Şikayet Et
    ..hele şükür. ...nasıl oldududa kafanız bastı, kendilerine karşı herhangi bir dayatma vs. yok dertleri kamusal alanda olsun ister sokakta olsun müslümanların görünür olmalarından rahatsızlar,çünkü alışmışlar efendiliğe ya, önceden onların sahip olduğu imkanlara başkalrınında sahip olması morallareini bozuyor,başörtülü birinin mercedes kullanması onları deli ediyor
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle