-DEPREME DAYANIKLILIK RAPORU- İSTENSİN!-1/Düzeltir özür dilerim.. Bizler apartmanda oturuyorken, bir gün baktık ki, teknik kişiler bir şeylerle uğraşıyor..Sonra tanıdık müteahhide sorduk.Nedir bunlar?Ne yapıyorlar?..Dediki;yapılmış binaların depreme dayanıklılığını ölçüyorlar..Bavvvv!..Demek ki, yapılmış binaların -kaç şiddetindeki depreme dayanabileceği- ölçülebiliyormuş!..İyi o zaman!Bütün binaların -kaç şiddetindeki depreme dayanabileceği- yönetimce istensin.Herkes oturduğu binanın kaç şiddetindeki depreme dayanabileceğini öğrensin.Ona göre hareket etsin.YETERSİZ İSE,YENİ BİNALARA OTURMA İZNİ VERİMESİN.Eski binalara da ise çürükler ayıklansın!Ne dersiniz?Olmaz mı yani?..Neden olmayacakmış?Azmin elinden kurtuluş var mı?Şahsen yönetici olsam, bu konuda- elimden bir uçan, birde kaçan kurtulur.-VesSelam

-DEPREME DAYANIKLILIK RAPORU-ARANSIN! VE YÖNETİMCE İSTENSİN!-1. Bizler apartmanda oturuyorken, bir gün baktık ki, teknik kişiler bir şeylerle uğraşıyor..Sonra tanıdık müteahhide sorduk.Nedir bunlar?Ne yapıyorlar?..Dediki;yapılmış binaların depreme dayanıklılığını ölçüyorlar..Bavvvv!..Demek ki, yapılmış binaların -kaç şiddetindeki depreme dayanabileceği- ölçülebiliyormuş!..İyi o zaman!Bütün binaların -kaç şiddetindeki depreme dayanabileceği- yönetimce istensin.Herkes oturduğu binanın kaç şiddetindeki depreme yanabileceğini öğrensin.Ona göre hareket etsin.YETERSİZ İSE,YENİ BİNALARA OTURMA İZNİ VERİMESİN.Eski binalarada ise çürükler ayıklansın!Ne dersiniz?Olmaz mı yani?..Neden olmayacak mış?Azmin elinden kurtuluş var mı?Şahsen yönetici olsam, bu konuda- elimden bir uçan, birde kaçan kurtulur.-VesSelam

İnsanı şekillendiren yeni Planyalara ihtiyaç var... Eğitimde teorik olarak her şeyi veriliyor. Mühendislik fakulteleri statik, dinamik ve zemin jeolojisi, yapı bilgisi ve malzemelerine kadar verdiği dersler bir AB üniversitesinde neyse aynı.Hatta kelimesi kelimesine kadarda aynı.Ama ruhu alamıyoruz işte. sanki biz satırları ingilizce türkçe çevirmişiz ama içindeki manayı anlıyamıyoruz.1850lerde şehirleşme sürecini tamamlayan ve ekonomik ve içtimai altyapıyı ve insan kalitesini buna göre şekilllendiren ve o kültürü insana aşılayan bir Avrupalı insanların düşünüşü ile..hala köylerinden göç veren.hiç bir altyapının ve insani yaşamın izine bile rastlayamadığınız şehirlerin varoşlarına yığılan insanların dolup taştığı ve yarı köylü yarı kentli bir kafa mantalisine sahip Türkiyede en iyi eğitimide verseniz bu insanların gözü ve karnı aç olduğundan ve parasal doygunluğa ulaşmadığından.zengin olmak için takla atan ve her türlü malzemeden çalan müteahhitler ile yapı denetim ve belediye üçgeninde rüşvet ve iltimasdan başka ne bekleyebilirsin.

yasa bizi korumaz,malesef!. aslında herşeyde olduğu gibi bu hususta da sorun insan kumaşımızın kalitesinde! milli eğitim denen aslında milli öğütüm olan planyadan geçen ve onunla sınırlı kalan vatandaş tipi arızanın ana unsuru! istanbul,bursa,ankara gibi ana şehirlerimizin bile yüzde 70 inin kaçak yapılaşmadan oluştuğunu göz önüne aldığınızda,üstelik bu hususta alınacak doğru ve radikal bir kararın uygulamasının oya menfi tahvil edileceğinden haberdar olan siyasiler konservatif/detirgin/ tedrici bir tavrı tercih etmekte! Fevkalade doğru yasaların/düzenlemelerin bile nasıl arkasından dolaşıldığını masanın bu tarafında olan biri olarak görüyorum.malesef yasaları uygulayan insan unsurundaki omurgasızlık,ahlaki zaafiyet,menfaata dayalı alışkanlıklar..vb tedaviyi/çözümü geçiktiriyor..devletle karşı karşıya gelen her vatandaşın hemencecik ''bu işin bir yolu yok mu?'' arayışına bizler devamlı muhatabız,üstelik bu talepte bulunanların inanç profili hemen her sınıftan,malesef!

Orhan bey..... Size kızıyorum yazınızda (....Van depremi çok sulandırıldığı için ...)diye yazmışsınız. Nasıl böyle bir düşüncede olabilirsiniz? Sulanan ne? Lütfen cevap yazarmısınız? -Mütahitlere gelince şikayet edilsede malesef onlar bi şekilde yine yapacaklarından vazgeçmiyorlar. ALLAH onlara kendi korkusu ve sevgisini versin.