Orhan bey sizi kınıyorum;

Çek mağdurlarına müjde yazınızın başlığını görünce beni de ilgilendiren bir müjde vereceğinizi sandım.

Ben de bir çek mağduruyum fakat sizin yazınızda bahsettiğiniz şekilde değil. Ben karşılıksız çek yazıp hapis tehlikesiyle karşı karşıya kalmadım.

Aksine benden mal alan bir sahtekarın yaklaşık 25 bin lira değerinde karşılıksız çekini almış ve hiç bir şekilde alacağımı tahsil edememiş bir çek mağduruyum.

Bu şahsın sipariş ettiği malları aldığım yerlere borcumu ödemek için arabamı satmak zorunda kaldım. Karşılıksız çeki veren sahtekarın en az 20 tane farklı adres bilgisine ulaşmama rağmen hepsi sahte çıktı. Hatta bu adamın bankalara bildirdiği adresler bile boş arsa çıktı. Bankaların hesap açılırken fatura yada muhtardan ikamet kağıdı istediğini düşününce, boş arsayı nasıl adres gösterdiği ve bu şekilde nasıl hesap açabildiği de ayrı bir soru.

Çeklerin karşılıksız çıkmasından sonra yasal yollardan alacağımı tahsil etmek için çekleri avukata verdim. Fakat borçlu kişiye bir türlü tebligat ulaştıramadık. Kendisine tebligat gitmediği için de hiçbir yasal işlem yapamadım. tebligat ulaştıramayınca karşılıksız çeki veren kişinin bir yerde sigortalı olduğunu tespit ettim ve o adrese tebligat gönderdik.

Fakat işyerinde şahısın tanınmadığı söylenerek tebligat alınmamış. Oysaki 1 seneden fazla sürede o işyerinde çeki veren kişinin sigorta primleri yatıyordu. Tebligat alınmadığı için biz yine icra işlemi yapamadık ve tebligat gidişinden bi kaç gün sonra çeki veren şahıs o iş yerinden çıkış yaptı. Yani kanunlar bu kadar boşluklarla dolu. Daha sonrada şahıs hakkında dolandırıcılık yaptığı gerekçesiyle savcılığa dilekçe verdim. Şahsın daha önce de sabıkası olmasına rağmen, ve 20 den fazla sahte adresi de ekte sunmama rağmen, savcılık başvurumu reddetti.

yaklaşık 2 senedir alacağımı tahsil edemedim. Burdaki tebligat gitmediği için yasal işlem yapılamamasından doğan mağduriyetleri de keşke birileri dile getirse. Hapiste olan veya hapis cezası alan, çekleri karşılıksız çıkan insanları dramatize etmek için çoluk çocukları da perişan oluyor diye yazı yazanlar, bu çeklerin muhatabı olan insanların çoluk çocuğunu akıllarına mı getirmek istemiyorlar. Alınan çekler de satılan mal veya hizmet karşılığı alınmıştır.

Alacaklılar da oturduğu yerden para kazanmıyorlar. Taşları bağlayıp köpekleri serbest bırakan kanunlar, doğru düzgün iş yapmak isteyen insanları bıktırdı artık. Çekleri karşılıksız çıkan herkes sahtekar değildir tabi ki ama bu işi meslek haline getiren bir sürü sahtekar da vardır. Hatta çek karnelerindeki yaprakları para karşılığı satıp sonrada ortadan kaybolan insanları bile bu süreçte duydum. Gerçekten mağdur durumda olan çek sahipleri de aslında karşılıklı anlaşmayla borcunu yapılandırabilir.

Ama sahtekarlıklara geçit veren ve dürüst insanları cezalandıran düzenlemelerden nefret ediyorum. Madem düzenleme yapılacak, o zaman karşılıksız çekler için bir sigorta fonu oluşturulsun ve çeklerin karşılığını bu fon ödesin.

Demek ki dürüst olmak bu dünyada para etmiyor. En güzeli karşılıksız çeklerle piyasaları dolandırmak. nasılsa yakalanırsan da caydırıcı bi cezası yok. Bu tür kanunları yapanları da , bu kanunları bir müjde gibi sunan sizleri de kınadığımı belirtmek istiyorum.

Son olarak şunu söylemek isterim. İnşallah kanunlarda yapılacak düzenlemelerde sadece bir taraf değil herkesin mağduriyetleri son bulur.

Saygılarımla

İlyas

Sevgili İlyas;

Çekzedeler ile ilgili yazımda beni kınadığını yazmıştınız. Ben de sizin görüşlerinize saygı duyarak, cevap hakkı olarak yazınızı yayınlıyorum.

İnşallah en kısa sürede iki tarafı da tatmin eden bir yasa çıkar da bu acılar biter.

Sevgilerimle.

Orhan Çınar'la Paylaşım / Haber 7

orhancinar01@gmail.com