Orhan Miroğlu
Orhan Miroğlu
ALINTI YAZAR
TÜM YAZILARI

Feridun Sinirlioğlu’nun Erbil ziyareti

GİRİŞ 08.11.2015 GÜNCELLEME 08.11.2015 YAZARLAR

Seçimler, siyasi belirsizlikleri ortadan kaldırdı. AK Parti 2019 yılına kadar Türkiye’yi tek başına yönetecek. Oysa, seçim sonuçlarına yönelik beklentiler, dünyada ve Ortadoğu’dan bakıldığında, AK Parti’ye tek başına bir iktidar şansı tanımıyor, hem bizim hem dünya medyasının yarattığı algılar nedeniyle AK Parti’nin dışında kalacağı bir koalisyon hükümeti formülüne dayanıyordu.

Batılı güçler, HDP’nin, AK Parti’nin oylarını biraz daha aşağı çekip, iktidar şansını yok edeceğini hatta ‘Sultan’ Selahattin Eyyubi olarak tanımladıkları Erdoğan’ın HDP eliyle iktidardan düşürüleceğine inanıyorlardı.

***

Erbil hükümetinde yer alan partilerden GORAN ve KYB de bu fikri paylaşan partiler oldular. Her iki parti, Haziran seçimlerinden başlayarak, KDP ve Lideri Mesut Barzani’ye karşı yürüttükleri mücadeleyi, İranlılar ve PKK’nın katkılarıyla daha da sertleştirdiler.

Mesut Barzani’yi başkan yaptırmayacağız, Kürdistan Erbil’den yönetilemez (Kantonlara bölünüp yönetilmeli anlamında) gibi söylemler, aslında sadece Mesut Barzani’ye karşı değil ama Türkiye’nin Erbil politikalarını da etkisiz hale getirmeyi ve Türkiye’ye karşı Erbil merkezli ama Türkiye’yle çatışacak yeni bir siyasi bir blok oluşturmayı amaçlıyordu.

Hem GORAN hem KYB, Haziran seçimlerinde HDP’ye, aktif destek sağladılar. Bu partiden heyetler Batman ve Diyarbakır gibi illerde kapı kapı dolaşıp HDP’ye oy istediler.

Kürtler’in ulusal cephesi sanki, Ortadoğu’da ve DAEŞ’e karşı değil, hiç hak etmediği halde, Türkiye’de ve Türkiye’ye karşı inşa ediliyordu!

Haziran seçimlerinden sonra PKK/PYD’nin Suriye’de nihayet ‘Esad’ın ordusuna katılmak bu ordunun bir parçası olmak’ yolunda ortaya koyduğu beyanlar ve bu beyanların Putin tarafından desteklenmesi, bu hareketi, objektif manada, Ortadoğu’da yükselen bir değer olarak sık sık sözü edilen Kürt milliyetçi alanının dışına çıkardı.

Bu yüzden, ‘Rojava ve Kobani milliyetçiliğinin’ 1 Kasım seçimlerine etkisi, Haziran seçimlerindeki etkisine göre sıfır düzeyinde kaldı.

Şapka düştü kel göründü ve PKK/PYD’nin yeni paradigma olarak sunduğu Rojava ve Kobani milliyetçiliğinin bir yanılsamadan ibaret olduğu, burada yükselen yeni ‘Kürt milliyetçiliğinin’ Baas rejimine dayanan sahte ve kendine ait olmayan bir milliyetçilik olduğu ortaya çıkmış oldu.

PKK/PYD ulusal ve uluslararası güçlerin ona verdiği misyonu yerine getirip, Kürtleri, AK Parti den kurtaramadı!

Mesut Barzani Erbil’den direnişini sürdürdü ve geri adım atmadı.

Türkiye Kürtler’i 1 Kasım seçimlerinde, Ortadoğu Baasçılığının peşine takılmış bu örgüte/bloka anlamlı bir cevabı sandıkta verdiler ve bu örgütün kendisi için değil Esad’ın iktidarını korumak için mücadele ettiğinin farkına vardılar.

Yazının tamamı için tıklayınız...

YORUMLAR İLK YORUM YAPAN SEN OL