CHP başörtü yüzünden işten atmayacak mı?
Olması gerekendi. Çok şükür sağduyuyla bu mesele de aşıldı. Bu meselenin çözümüne destek olan tüm partileri ve vekilleri gönülden kutluyoruz.
Yalnız... Bir nokta var ki beni ve biizm gibi muhafazakâr diye tanımlanan cenahtakileri çok şaşırtıyor...
CHP'nin Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun bu meselenin çözümünde 'kahraman' rolüne bürünmesi...
Vekillerini bile geçmişte yaşanan utancın yaşanmaması için güç bela susturabilen, hatta bazılarını henüz dizginleyemeyen Kılıçdaroğlu, bu meseleye bu kadar insani mi yaklaşıyor?
CHP geleneğini bilenler için buna şüpheyle bakmamak elde değil.
Seçim sandığının milletin önüne gelmesi bu kadar yakın olmasaydı CHP'nin tavrı çok daha farklı olurdu ya neyse...
İnsanın içindekini Yaradan, CHP'nin içindekini millet iyi biliyor.
CHP'nin son dakika manevrası, yaşanacak büyük bir fiyaskonun da teğet geçmesini sağladı. Onca bağırtıyı basanlara rağmen bu kıvraklığı da tebrik etmek lazım...
Asıl gelmek istediğimiz noktaya gelecek olursak;
CHP, istikbaline sebep olarak mağdur ettiği insanlarla ne zaman helalleşecek? CHP, bu samimiyet testini geçerek bu insanlarla da helalleşebilecek mi? Bugün meselenin sözde kahramanı edasıyla dolaşsalar da geçmiş hep peşlerinde olmayacak mı?
Başörtülü kamu çalışanlarını işe gidiş yolunda bile inancı gereği örtünmekten men eden, "kamusal alan" safsatasıyla onca insanı kan ağlatan, okullarda ikna odaları kurmak suretiyle yaşatılanlar, başörtülü öğretmenleri şikayet için her defasında soluğu mahkemede alan bir partinin her halde yüzleşmesi gereken pek çok mağdur vardır...
Sanki bunlar hiç yaşanmamış gibi, sanki bu mağduriyeti yaşatanlar kendileri değilmiş gibi, sanki bu cadı avının failleri kendileriyle Meclis Genel Kurul sıralarını paylaşan vekilleri değilmiş gibi meseleye bir bir nebzede sünger çekebilmek bu kadar kolay olmasa gerek.
Bu karanlık mirasın sahiplerinin, hele de bu geç gelen özgürlük için, "size bunu bahşeden benim" edasıyla böbürlenmeye hiç haddi olmasa gerek...
Kemal Bey'in ekranlarda 'biz yaptık, biz ettik' mavalllarını okuduğu sırada önüme düşen e-posta bunun belki de en canlı örneklerinden biriydi...
Okurumuzun mektubunu aynen aktarıyorum;
"Öncelikle iyi günler diliyorum. Başımıza gelen bir olayı sizinle paylaşmak istiyorum. 2009 yılında eşim CHP Genel Merkezi'nde özel bir şirkete bağlı güvenlik görevlisi olarak işe başladı. 2011 yılında milletvekili seçimleri için yapılan aday tanıtım çalışmaları esnasında CHP Sincan İlçe Örgütü'nde görevli olduklarını ileten bir bay bir de bayan evimize geldi. Adayları hakkında bilgi verirken bende eşimin CHP Genel Merkezi'nde çalıştığını söyledim. Onlar da bunun üzerine ''o zaman sizde oyunuzu bize veriyorsunuzdur '' dediler. Ben de hayır ben oyumu AK Parti'ye veriyorum dediğimde neden diye sordular. Ben de Başbakanımızın başörtü özgürlüğünü getireceğine inandığım için oyumu AK Parti'ye verdiğimi söyledim. Bu söylediklerim karşısında bayanın bana verdiği cevap zaten başörtünün onlar için ne kadar önemsiz olduğunu ortaya koydu.
"Bak canım ben de kapalıyım. Şu anda benim de çantamda başörtüm var ama gerektiğinde takıyorum.'' dedi.
Bu konuşmalar esnasında benden eşimin ismini istediler. Ben de o an neler olabileceğini düşünmeden verdim. Bu olayın üzerinden 2 gün geçmeden eşimin bağlı bulunduğu şirketin bir yetkilisi CHP Genel Merkezi'ne gelerek eşimi yanına çağırmış ve olaydan bahsetmiş. Benim başörtülü olmam ve oyumu AK Parti'ye vereceğimi söylemem parti tarafından hoş karşılanmamış ve eşimin biran önce görevine son verilmesini istemişler. Aynı gün eşimin CHP Genel Merkezi'ndeki görevine son verildi.
Bu olayın kamuoyu ile paylaşılmasına yardımcı olursanız çok sevinirim... Allah'a emanet olun..."
Bize bu mektubu ulaştıran okurumuzun adı ve bilgileri bizde... Şimdilik saklı tutuyoruz.
Bugün çıkıp "başörtülü başörtüsüz herkes bizim kardeşimiz" diyen CHP'lilerin zihniyetinin aslında ne olduğunu ortaya koyan bu sevimsiz olay, yaklaşan seçimler öncesi yine başörtüleri gizli propaganda malzemesi yapan CHP'nin düşüncesini apaçık ortaya koymaktadır.
Kılıçdaroğlu, "Düne kadar hem kadının bedeni hem de giyimi üzerinden siyaset yaptılar ve utanmadan CHP'yi suçladılar." diyor. Bu ifadelere katılmak elde değil. Bugün giyinme özgürlüğüne kavuşan insanlar, mağduriyetleri giderildikten sonra, bu meselenin gündem malzemesi yapılmasına niye gerek duysun ki?
Bir şeyi çok merak ediyorum;
"Artık başörtüsü üzerinden istismar yapamayacaklar" diyen ancak yaşatılan mağduriyetin her dönem başröl oyunculuğuna soyunan CHP, artık başörtülüleri ve muhafazakâr seçmenlere öteki gözüyle bakmayarak ezber bozabilecek mi?
"Başörtüsü sorununu biz bitirdik!" diyerek övünen Sayın Kılıçdaroğlu'nun elbette bu olay için de, bu sorumuz için de söyleyecekleri vardır. Bunların cevabını merakla bekliyorum.
osman.atesli@haber7.com
@oatesli
-
selim aklı 11 yıl önce Şikayet Etsayın yazar. geçelim bu işleri hala başörtüsünden medet umuyorsunuz. başbakan bunca yıl sonra keyfinden mi bu işleri yapıyor ...seçim sathı mahaline girdik şimdi elinde ne varsa ortaya koyacak ..Beğen