30 Mart'ta Ak Parti karşısında 'cümbür cemaat' bir blok oluşturmayı başaran muhalefet cephesinde hüsranla oluşan sancıların dışa vurumları derinden hissediliyor. 'Önümüzdeki günlerde partilerde yeni dizayn girişimleri olabileceği' siyaseti iyi okuyan uzmanların görüşü olarak kamuoyuna aktarılıyor.

Gelelim asıl konumuza:
Mesele, köşe yazarlarının bile gündemine giren CHP-MHP ve camianın seçim ittifakının sandık sonrası ortaya çıkan ilginç sonuçları... Hani seçim öncesi 'şu ilde hep beraber şu isme ve partiye, bu ilde hep birlikte şu partiye ve isme' çağrıları yapıldığını hatırlarsınız.

Ak Parti'nin bileğini bükebilme adına yapılan üçlü ittifak senaryosu behemehal hazırdı. Birbirlerine akla kara kadar zıt olan, tarihte birbirlerine karşı kanlı bıçaklı olan üç oluşumu yanyana getirme çabaları 30 Mart'ta sandığa kadar karşı cephede dillendirilip durulmuştu.

Plan şuydu: CHP, MHP'nin güçlü olduğu yerde onu destekleyecek, MHP'nin güçlü olduğu yerlerde ise CHP'nin oyu MHP'ye gidecekti. Hatta bazı yerlerde Ak Parti'ye karşı 6'lı 7'li ittifaklar kurulacaktı. O ilde ya da ilçede en güçlü kimse o parti veya kişi desteklenecekti.

Her ne kadar resmiyette bu ittifak inkar edilse de kapalı kapılar arkasında karşılıklı verilmiş belli sözler vardı. Bu sözleri vatandaşlardan da bilmeyen yoktu. Sonuçta oyları hayatlarında vermeyecekleri başka bir partiye kanalize edilmeye çalışılan milyonlarca seçmen vardı.

Buraya kadar her şey normal gitmişti ancak seçmen sandık başına gidince işin rengi değişmiş, sandık sonuçları netleşince de kazın ayağının hiçte öyle olmadığı görülmüştü.

Sebep sandıkta bir aldanan ve bir aldatan olması...

Konuyu örneklerle daha da açalım;

Mesela Ordu'da, büyükşehirde MHP ve camia, CHP'yi destekleyeceklerdi. Mutabakata göre, merkezde MHP'liler oyunu CHP'nin adayına atacaktı. Verilen bu söz MHP tarafından büyük ölçüde yerine getirildi. Bu Ordu merkezdeki sandık sonuçlarına da net olarak yansıdı. Buna karşılık 6-7 ilçede CHP seçmeni de MHP'li adaylara oy vereceklerdi. Seçim sonrası kopan yaygaraya bakılınca CHP seçmeni adına verilen bu sözün yerine getirilmediği anlaşıldı. İttifak blokunun evdeki hesabı çarşıya uymadı. Hal böyle olunca Ak Parti Ordu'da büyük başarı elde ederek tarihi bir rekor kırdı. Tek partili dönemi saymazsak Ordu tarihinde ilk kez 20 seçim merkezinin tamamında tek parti yani Ak Parti kazanmış oldu. Bu başarıda Enver Yılmaz'ın 'başkan'lığında, Ak Parti İl Başkanı Hüseyin Akyol'un teşkilatçılığıyla yepyeni bir heyecan yakalayan parti teşkilatının gecesini gündüzüne katarak çalışmasının da etkisi büyük...

Peki CHP-MHP ittifakı niye hüsranla sonuçlandı?

Ya CHP, seçmenini MHP'ye oy vermeye ikna edemedi ya da MHP ile yapılan seçim ittifakı CHP seçmeninin nezdinde kabul görmedi. Sonuçta MHP, sandıkta müttefiki tarafından aldatılmanın şokunu yaşadı. Sebep ortada; Karşılıklı verilen birbirini destekleme sözünün CHP tarafında yerine getirlmemesi ve sözün tutulamaması...

Yurt genelinde neticeye bakınca bu ittifak başarısızlığında en büyük zararı MHP'nin çektiği görülüyor. Almayı planladığı oyu alamadığı gibi, itibar da kaybetti. MHP, seçimde CHP ile işbirliğine girdiği için tabanında da ciddi anlamda tepki gördü. Sandıkta dönenin kaşığı kırılmamış olmasının yanında toplum nezdinde partinin onuru kırılmış oldu. Hatta seçimi yakından takip ettiğim Ordu'da MHP'li adayın, destek sözü verip sözünü yerine getirmeyen CHP'ye inanılmaz öfkeli olduğunu biliyorum.

Sadede gelecek olursak; her hatada bir ders vardır ama MHP yediği kündeyi çabuk unutmuş görünüyor. 'Yerel seçimlerde tarih yazdık' avuntusuyla seçmenlerini uyutan aynı ittifak grubuyla yeni bir yola çıkma hazırlığı yapıyor. Bu üçlü ama seçimde görüldüğü üzere güçsüz sacayağı, Ağustos'ta yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimine birlikte girebilmek için derinden kulis çalışması yürütüyor. Karşılıklı güven tesis edememiş müttefikler için oldukça flu olan tablo soruları da beraberinde getiriyor. MHP, CHP'ye bu saatten sonra güvenebilir mi? Sandıktaki son 'oy'undan sonra CHP, MHP'ye güven verebilecek mi? Güvenin tesisi yeni bir ittifak nikahını doğurur mu? Yeni mutabakatta verilecek sözlerin yerine getirilip getirilmemesi de sorulacak mı?

Tüm bunlara bakınca 'Allah muhabbetinizi artırsın' temennileri şimdilik karşılık bulamamış görünüyor ama şansları yok değil. Bakalım Köşk seçiminde ittifak mayası bu kez tutacak mı? 'Büyük ittifak'ın sonunu izlemeye devam ediyoruz.

Osman Ateşli - Haber 7

osman.atesli@haber7.com

@oatesli