Gülün dikenini sulamak
Adalet, Erdoğan'ın partisinin adında yer alan bir kavram; zulüm ise can derdiyle kaçıp Türkiye'ye sığınan yüz binden fazla Suriyelinin ülkesinde Baas rejimi tarafından icra ediliyor bugün. Suriye yönetiminin kendi halkına, ülkenin tarihî ve kültürel birikimine yönelik savaşıdır zulüm.
Mevlana'ya göre, adalet ağaca su vermektir, zulüm ise dikene su vermek. Ne ya da kim nerede gerekli ise onu oraya koymak/getirmek, adalet olarak tanımlanır. Erdoğan bu tanımlardan yola çıkarak, konjonktürel gerçeklik açısından iyi okunmuş, anlamlı bir değerlendirme ve vurgu yaptı. Kuşkusuz adalet ve zulüm, varlıkları ya da yoklukları itibariyle, birbirinden uzakta olmayan iki kavramdır. Ama yalnızca kavram olarak, sözel bir ifade anlamında birbirine yakındır bu iki kavram.
Uygulamada ise tamamen farklı bir manzara söz konusudur. Birinin olduğu yerde öteki yoktur. Bir yerde adalet hâkimse, orada zulüm olmaz. Zulüm varsa, adalet yok demektir. Zulüm yönteminin olağan politika kabul edildiği yerde adalet aramak, Einstein'a göre, delilik sayılır. Çünkü O, aynı yöntemi sürekli uygulayıp da farklı sonuç beklemeyi “delilik” sayar.
Acaba zulüm ve adalet her zaman böyle birbirinden ayrı düşünülebilir mi? Ağaç ve diken, gül ve diken suya gereksinim duyarken nasıl ayrıştırılır birbirinden? Gülü dikenden ayırdığınızda artık o zaten canlı değildir. Canlılığını uzun süre toprakta sürdürmesini istiyorsanız, dikeni de sulamak zorundasınız.
Ama o zaman da, yukarıdaki tanıma göre, zulüm olur yaptığınız. Demek ki, istemeden zulme bulaşabiliyor insan. Ya da bir heves ve bir tutku, bir ihtiras uğruna zulüm yapabildiği gibi; iyilik niyetiyle atılan adımla da zulme sebep olabiliyor. Gülün dikenini sulayabiliyor.
Yukarıda Suriye'den söz etmişken, şimdi bu ülkeyle ilgi iki farklı örnekle konuyu açıklamaya çalışalım. İran'ın geleneksel ulusal siyaseti Suriye yönetimi ile çatışmaya değil, dayanışmaya yöneliktir. Bunda hem kültürel ve ideolojik dayanak, hem de uluslararası siyasî dengeler etkilidir.
Ama diğer yandan Suriye rejiminin halka yönelik katliamlarına destek veren bu durum İran'ın (İran İslam Cumhuriyeti) temsil iddiasında bulunduğu İslamî değerlerle çelişmektedir. Bir başka ifadeyle, İran ulusal çıkar siyasetine su verirken, aynı siyasetin dikeni hükmünde olan Suriye rejimine de destek olmakta yani dikene su vermektedir.
Burada ağacı ulusal çıkar siyaseti olarak kabul edecek olursak, İran için bir adalet hedefi söz konusu demektir. Ne var ki, Suriye yönetiminin kültür ve insan katliamına da can suyu veren İran, bu davranışıyla aynı zamanda zulüm fiilini işlemiş oluyor.
Suriye ile ilişkilerini yeniden ayarlayan bir komşu ülke de Türkiye'dir. Ateşten kaçan insanlara güvenli bir barınma ve beslenme olanağı sunan Türkiye, tarihî ve kültürel kimliğinin gereği olan bir siyasî kararla hem ulusal çıkarını takip etmiş oluyor hem de zor durumdaki insanlara yardımda bulunuyor. Ama gel gör ki, bu iyi niyetli davranışı istismar eden bazı odaklar ve gruplar da bu arada fırsatı değerlendirerek, kendilerine özgü başka amaçlarla Türkiye'ye girmiş ve tahrik edici eylemlerde bulunmuşlardır. Hatta bunlardan bazılarının Türkiye'deki terör eylemlerine katıldıkları tespit edilmiştir.
Burada da ağaç ve diken vardır. Türkiye'nin niyeti meyveli bir ağaca su vermek ve meyvelerin kuruyup dökülmesine mani olmaktı. Ama ağaçtaki gizli dikenler de bu sudan nasiplenmiştir.
İki ülke örneğinde, ağaç ve diken farkı vardır. Türkiye'nin su verdiği ağaç geniş kapsamlı bir adaleti temsil ederken, diken zararı kendisine olan bir marazî durumu yansıtıyor.
İran'ın ağacı yani adaleti kendinedir, ama su verdiği diken yaygın bir zulmü temsil ediyor. Bundan çıkarılması gereken dersler olmalıdır.
icanbol@hotmail.com
-
İsmetlim 13 yıl önce Şikayet Etağaç ve diken. yazının son cümlesi ; aynı inanç değerlerine sahip olan bir ülkenin,iran'ın pozisyonunu çok güzel bir şekilde ortaya koymaktadır.demek ki inancın varlığı ancak kalbi kıvamla şekillendiği ölçüde bir anlam kazanmaktadır. ağaç ve diken örneği isabetli bir vurguyla konunun daha iyi anlaşılır olmasını sağlamıştır.Beğen Toplam 2 beğeni
-
İsmetlim 13 yıl önce Şikayet Etmazluma gül kokusu saçabilmek. bu gün suriye'de büyük bir zulüm ve insan katliamı yaşanıyor.tarihi eserler yıkılıyor.ortalık harabeye çevriliyor.bunu yapan da sadece ve sadece kendi iklbali ve ihtirasları için hareket eden esed ve çevresi.peki bütün bunları hangi inanç sistemi kabul eder?ama esed'in yüreği kaldırıyor ki,hala zulmünü devam ettiriyor.ama şu gerçek ki; esed'in ve destekcilerinin ahiri berbat olacak.bu manzara karşısında türkiye'nin tavrı,vahşet karşısında sessiz kalmamak ve kendi güvenliğini tehditlere karşı korumaya çalışmaktır.başbakan kalbi derinliklerinde hissetiği inancının mesajlarını,icraatlerine yansıtmaktadır.esed'in dikenlerine karşı mazlumlara gül kokusu saçmaktadır.kendi menfeatlerine halel geleceğini bilse bile,bunu inancının gerektirdiği için yapmaktadır."zulmü alkışlayamam,zalimi asla sevemem" dercesine.kılıçtaroğlu ve bazı kesimler bunu nerden anlasın.Beğen Toplam 2 beğeni
-
ertan korkmaz 13 yıl önce Şikayet Etinsani yönden. yazı hem ülkeler hem de insani yönü içerisine almış.ülkeler arası ilişkiler ele alındığında tarafların ilişkisi bence bu kadar yüzeysel değildir.ama insani yönü çok güzel açıklanmış.insanları varlığınızı devam ettirebilmek için öldürmeniz ,acılar çektirmeniz anlatabileceğiniz şey değildir.çünkü artık firavunlaşıyorsunuz demektir ve firavunlara bir sinek yeter esed efendi.Beğen Toplam 2 beğeni
-
çubuktan 13 yıl önce Şikayet Etyoldaki dikenler yakındaki gülün habercisidir.. gül ile diken birbirinin zıttıdır. ama gülü korusun diye dikeni hemen beraberine koymuş yaratan. adalet ve zulüm de biri birinin zıddıdır. birini desdeklemek bazen diğerini de beslemeye mecbur eder. insan hangisinden yana olması gerektiğine kendisi karar verir. adaletten yana mı olacak yoksa zulüm mü yapacak. güden yana olan güzel koku ile ödüllendirilir. dikenden yana olanın ise nasibi ancak acı hissetmektir. bir şeyi unutmayalım ALLAH adildir. adalet elbette hakim olacak, zulümden yana olanlar da cezasını bulacak.Beğen Toplam 2 beğeni
-
kenan elli 13 yıl önce Şikayet Etgül kalabilmek için dikene ihtiyaç var.. suriye gündemine yaklaşım içeriğinde, gül türkiyedir. diken iran. iran tarihten buyana bu ve benzer vakalarda hep diken olmayı kendine yakıştıragelmiştir.. iran'ın diken duruşu, türkiye'nin gül pozisyonunu daha diri ve albenili kılmaktadır. dikensiz gül kalabilmek te zordur..Beğen Toplam 3 beğeni