Kılıçdaroğlu, Millet İttifakı’nın adayı olmak için %0.01 oyu olan partilere bile cumhurbaşkanlığı yardımcılığı, bakanlıklar ve milletvekillikleri vermeyi taahhüt etti.

CHP’nin milletvekili listesinde de bu partilerin verdiği isimler seçilecek yerlerden yazıldı.

Milletin tepkisinden korktuğu için altılı masaya oturmayan ama masanın asıl patronu olan HDP’ye ne vereceğini ise açıklamadı.

Kılıçdaroğlu ne vereceğini saklasa da HDP’nin önemli isimleri CHP’den aldıkları sözleri birer birer açıklıyorlar.

Bu sözler, yerel yönetimlere özerklik verilmesi, kayyum atamalarına son verilmesi, terör örgütü bağlantılarından dolayı memuriyetten atılan KHK’lıların tekrar memur yapılması ve tutuklu olan KHK’lıların serbest bırakılması.

Demirtaş’ı serbest bırakacağını söylememe gerek yok!

Kılıçdaroğlu ile yaptıkları pazarlıklardan sonra HDP cumhurbaşkanı adayı çıkarmaktan vazgeçti ve Kılıçdaroğlu’nu destekleme kararı aldı.

PKK seçim süreci başlamadan da Kılıçdaroğlu’nu işaret edip adaylığını destekleyen videolar yayımlıyordu.

Peki, PKK ve HDP neden Kılıçdaroğlu’nu destekliyor?

Bunun sadece Kılıçdaroğlu’nun terör örgütü ve HDP’ye duyduğu pozitif duygularla sınırlı olmadığını anlıyoruz.

Kılıçdaroğlu ile HDP arasında gizli bir anlaşma olduğunu basına ilk duyuran HDP’li Sırrı Sakık oldu. Kılıçdaroğlu’nun verdiği sözleri açıklamasını isteyen Sakık, CHP ve HDP’nin yeni bir cumhuriyet inşa edeceğini, Öcalan dâhil, PKK mahkûmlarının affedileceğini duyurarak gizli anlaşmanın ana temasını ifşa etti…

ÖCALAN’A ÖZGÜRLÜK, ERDOĞAN’A CEZAEVİ ÖYLE Mİ?

Sakık’ın açıklamalarından sonra CHP ve Kılıçdaroğlu ölüm sessizliğine gömülseler de HDP cephesinden bu konuda peş peşe açıklamalar gelmeye başladı.

Kılıçdaroğlu’nu destekleme karşılığında aldıkları sözlerden cesaret bulan HDP’li Ahmet Türk, “Bu nevruz ve dönem Öcalan’ı özgürleştirme dönemidir.” derken; HDP Milletvekili Feleknas Uca, “15 Mayıs’ta zindanların kapılarını açacak ve Öcalan’ı özgürlüğe kavuşturacağız” diyerek iyice havaya girmişti bile.

CHP’li Sezgin Tanrıkulu, “14 Mayıs’ta dostlarımız için hesap soracağız” derken; ortakları Akşener kimden hesap soracaklarını ilan ediyordu; “14 Mayıs’tan sonra milletimizin sandıktan uğurlayacağı Recep bey ve arkadaşlarına adil davranacağımıza söz veriyoruz.”

Türkiye’nin Cumhurbaşkanını cezaevine göndermekle tehdit eden Akşener, HDP ve CHP’den gelen Demirtaş ve Öcalan’ı serbest bırakacağız açıklamaları hakkında tek kelime etmedi.

CHP ve İyi Parti temsilcileri ve bu partileri destekleyen yayın organlarındaki yorumcular, Cumhur İttifakı’ndaki parti liderlerini ve hatta seçmenlerini “sizinle hesaplaşacağız” diye tehdit ederken, bir terör örgütüne, bu örgütün elebaşlarına “özgürlük” istiyorlar.

Kılıçdaroğlu ve HDP’nin hayali 15 Temmuz sabahı terör örgütü elebaşı Öcalan’ı serbest bırakmak…

Hatta bakarsınız Kılıçdaroğlu seçimi kazanırsa (!) sekizinci cumhurbaşkanı yardımcısı olarak Öcalan’a da Külliye’de bir koltuk verir!

Öyle ya Öcalan’ın Akşener’den ne eksiği var?

Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı cezaevine göndermekle, asmakla tehdit eden alçaklardan her şey beklenir…

Bakalım Türk Milleti buna izin verecek mi?

Diriliş Postası