Juke Bir Reklam Yıldızı mı?

Nissan Juke 1,6 A/T

Portakallısı varsa çileklisi neden olmasın mantığıyla, çok satan “Crossover” sınıfına alternatif olarak “Mini Corossover’ı” piyasaya sürerek, genç sürücüleri etkilemenin bir formülü olarak geliştirildi Nissan Juke.

Otomobil, iyi bir reklam kampanyasıyla çıktı karşımıza. Şehrin sokaklarında oradan buraya zıplayan yaramaz zıpır bir çocuk gibi.

İlk kez,  yıllar önce milenyum vurgusuyla, iki binli yılların otomobilleri olarak lanse edilen prototip modellerden biri, kanlı canlı çıkmıştı karşımıza.

Heyecan verici bir tasarım, ilginç, sıra dışı bir görünüm.

Hepsi juke’nin kendine has tarzını ortaya çıkarıyor.

İşte tam da bu yüzden, bu otomobili enine boyuna tartışmaya fazla gerek yok diyorum.

Juke’ye ilk görüşte kapılanlar, onun tarzını satın alacaktır. Asla özelliklerini değil.

Geçen akşam İstiklal’den Tünel Meydanı’na doğru yürüyordum. Üzerine polis kamuflajı giydirilmiş beyaz bir Juke, caddede kalabalığın içinde yavaşça ilerliyordu. Bir ürünü tanıtmanın daha etkili yolu ne olabilir.

Zekice, kutlarım.

Şimdi otomobile dışarıdan değil içeriden bakan ve kullanan biri olarak yazımı sürdürmem gerekirse.

Nissan Juke’un ön koltuklarına sürücü ya da yolcu olarak oturduğunuzda keyfinize diyecek yok. Sevimli çizgilerle donatılmış iç mekan, kırmızı metalik kısımlar içinizi ısıtıyor.

Kapı açma tutamakları, iki kola takılmış zarif, şık iki bilekliği andırıyor. Daha buna benzer detay çok.

Kadife koltuklar, klima, cepler vs. hepsi çok kullanışlı ve rahat.

Şimdi gelelim bu otomobille ilgili en çok söylemek istediğim konuya,

Juke, “1,6 litre 117 HP” benzinli motoruna ve hatta “Sport” moduna rağmen kendisinden beklediğim çeviklikte bir otomobil değil. “Sport” konumda bile, kalkış ve hızlanma konusunda hayal kırklığı yaşatıyor.

Sollama esnasında aracı “Sport” moda aldığımda, devir saatinin aniden sıçradığını görmeme rağmen, otomobilin aynı çeviklikte atağa kalkmadığına şahit olmak üzücü.

Yani juke ile araç sollamanın maliyeti bir hayli yüksek.

Saatte yüz kilometre hızın üzerine çıkıldığında motorun zorlandığını hissetmekse yine hoş bir duygu değil.

Tabii ki bu yorumlar otomatik şanzımanlı “Sport Pack” modeline ait. Ancak, aracın çekiş konusundaki kabiliyetine hayran kaldığımı kesinlikle ifade etmeliyim.

Nissan Juke’u performans verileriyle değerlendirme gafletinde bulunduğum için özür dilerim.

Zira kaç kişi Juke’un bu değerlerine bakarak onu satın alacak. Belki sıfır.

O şimdilik seslendiği kesimin gönlünü çoktan almış durumda.

Bunu, üç aylık satışlarından da, onu hayranlıkla süzen genç bayan sürücü adaylarının bakışlarından da anlamak mümkün.