Sonra da 'Hani benim özgürlüğüm nerde?' deyip mızıkçı çocuklar gibi mızmızlanabiliyoruz. Kimilerimizin içi samandan, kalbi taştan, beyni de yoktan ibaret olabilir mi acaba?

Ne oldu birilerinin zoruna mı gitti?! İki anahtar vaadi vereni de, eşi iktidarda ter dökerken kendisi gece alemlerinde kadeh kaldıran hanımefendileri de gördü bu millet ama kimse kaşının üstünde gözün var demedi… Hayırdır şimdi, yürek mi yediniz de deli cesareti ile içinizdeki gaflet dolu kini kalemine döküyorsunuz.

''Baş örtülerini yakalarının üzerine kadar örtsünler.'' Kur'an-ı Kerimde ayet içersinde bu şekilde geçiyor.

''Örtünün''  benim senin onun bunun söylediği birşey değil arkadaş… İstersen örtünür istemezsen örtünmezsin o ayrı fakat o dilin örtünenlere yılan, örtünmeyenlere bal oluyorsa sen hadsiz, kendini bilmezin tekisin işte o kadar!.

İktidarla gelen ve sonra atağa kalkan bir sempatizanlık değil benim ki bu böyle biline… Yıllardır içimden kocaman isyan bayrakları ile yüksek sesli söylemişimdir. Başı kapalı kızımızın okumaya da çalışmaya da özgürce dolaşmaya herkesten daha çok hakkı var… Bu bir devrim değil anlayın artık, bu olması gereken şey… Ben böyle söyledikçe haliyle bağrına basanlar da çelme takanlar da  'Sen kendine bak' deyip kısa yolu seçenler çoğaldı. Umrumda değil kimin ne düşündüğü, 'Olması gereken olsun' yeter.

El kadar şort giyip sokaklarda gezeni varsa, örtüsünü inançları doğrultusunda başından ayırmayanın da en az onun kadar hayata dokunmaya hakkı var hatta çok daha fazla…

Nasıl bir zihniyetin kurbanıdır o cümleler bilemiyorum. İlla magazinsel bir içerik mi istiyorsunuz anlayamadım ki? First Lady'leri gece kulüplerinde peçeteleri havalara saçarken göremediniz diye mi üzülüyorsunuz? Bir ton makyaj yapıp iktidar koltuğunun hemen yanında boy göstermedikleri için mi rahatsız oluyorsunuz? Eşi beyefendinin yanında eşinden çok sesi çıkmadığı için mi yadırgıyorsunuz?

Neyin peşindesiniz? Tam olarak hırsınızı alamayınca bu kez fiziksel özelliklerle dalga geçmek mi işin içine giriyor. Terbiyesizlik bu!.

A-lı-şa-cak-sı-nız… Kısaca hece hece başlayın şimdiden tekrar etmeye…

A-lı-şa-ca-ğım… A de bakiim… Aaaa …

Bazen kendini bilmezlikten öteye geçiyor insanoğlu ve mayasında ne varsa çıkıveriyor ortaya… Yazarın köşesi Ermeydanıdır. Ortalık yerde eli belinde, ağzında sakız çemkirir gibi hareket ve hakaret edip öyle yazanların kulağına küpe olsun diye söylüyorum.

Anlayan anladı beni… Ermeydanı diyorum, başka birşey de demiyorum.

Güzel günlerimiz olsun.

Serdem Coşkun
Haber7
serdemcoskun@gmail.com