CHP'nin geleceği AK Parti'de
Türk siyasetinin Ağustos ayına kadar ki tek gündem maddesi malum Cumhurbaşkanlığı seçimi. Ondan sonrası ise 2015 genel seçimleri.
AK Parti şimdiden 2015 seçimlerinin stratejisini masaya yatırdı hatta planını bile çizdi.
Muhalefetin ise tek derdi 12 yıldır ayrı ayrı kaybettikleri seçimleri bu kez tek bir çatı altında kaybetmek.
“DİKTATÖR KILIÇDAROĞLU!”
Her daim parti içi demokrasiden yana cümleler kuran ve CHP'nin ne kadar şeffaf bir parti olduğundan dem vuran CHP lideri çatı aday belirlenirken anlaşılan kimseye danışmamış ve kendi deyimiyle 3.5 saatte karar vermiş.
3.5 saatte Türkiye Cumhuriyeti'nin 1 numaralı makamı için az bir vakit değil mi? Düşünmek için az dikte ettirilmek için fazla bir vakit!
Kılıçdaroğlu'na sunulan Ekmel beyden partinin 2 numaralı isminin bile haberi yokmuş. Muharrem İnce CHP'nin en bilindik simalarından hiç şüphe yok ki CHP'nin en etkili isimlerinin başında. Adam genel başkan yardımcısı. İhsanoğlu'nun ismini daha önce hiç duymamış. Adaylarını öğle yemeğini yerken televizyondan öğreniyor. Büyük ihtimalle o gün öğle yemeği boğazında kalıyor.
CHP'deki tek adamlık meşhurdur. Malum gayri milli şefimizden beri süregelen bir gelenek midir bilinmez ama CHP'nin başına kim geçse aynı ruh canlanıveriyor. Bu kez de Kılıçdaroğlu, İnönü'nün mirasını yere düşürmeyerek geçmişine ihanet etmedi!
Demek ki neymiş lafla demokrasi olmuyormuş!
CHP'NİN GELECEĞİ AK PARTİ'DE
CHP kendi içinde ilginç kodları olan bir parti. Kemikleşmiş oyunu koruyabilen az da olsa oyunu arttırıp yenilgiyi kutlayabilen bir yapıya sahip. Düşünün ki, AK Parti'nin yüzde 45 almasını başarısızlık olarak sayabilen "Yaşasın oyları düştü. Gördünüz halk bu iktidarı istemiyor işte" diyebilecek kadar komik bir anlayışın eseri bir siyasi yapı.
Son olarak da bu anlamsız siyasi zekaya parti sözcüsü Haluk Koç'un açıklaması destek verdi. "AK Parti Cumhurbaşkanlığı seçimini bıraksın Erdoğan sonrası hali ne olacak? Krize girecekler, toparlanamazlar" diye uzayıp giden bir metin okudu.
Düşünün ki Türkiye'nin ana muhalefet partisi Başbakan Erdoğan'ın Çankaya’ya çıkmasını fırsat olarak değerlendirmekte siyasi geleceğini bunun üzerine inşa etmekte.
MUTLU, LAİK GÜNLER ÇOK YAKINDA!
Açıkçası şu: "Çatı adayımız seçimi kaybedecek. Erdoğan nasıl olsa köşke çıkacak. 12 yıldır bizi her seferinde mağlup eden adamdan kurtulacağız böylelikle AK Parti seçmenlerinin yarısı karizmasıyla, pardon gaflarıyla nam salmış genel başkanımıza oylarını verecekler 2015'te biz iktidar olacağız AK Parti dağılıp gidecek biz de eski laik mutlu günlerimize geri döneceğiz."
CHP VE BREMEN MIZIKACILARI
Bu tür hülyaların ancak Alice Harikalar Diyarı'nda olması muhtemeldir. Ha gerçi CHP'nin durumu da Bremen Mızıkacıları'ndan çok farklı olmadığından onlar için gerçek ve hayal de çok önemli değildir.
Ne İslamcı görünen bir aday çıkarmak ne de bilmediği Kürt raporunu söylemek siyaseten geçerli şeyler değildir.
DNA'sı toplumla hiçbir zaman uyuşmayan bir yapının iktidara gelmesi bu yönde muvaffak olması insanlığın tabiatına aykırıdır.
serkan.ustuner@haber7.com