CHP Çankaya’yı nasıl kirletti?
Geçen hafta Kılıçdaroğlu 29 Ekim resepsiyonu için gelen daveti CHP nezaketine uygun bir biçimde ret ederek 'O davete giden kirlenir' dedi.
Ardından Başbakan Davutoğlu Kılıçdaroğlu'na şöyle cevap verdi 'Kılıçdaroğlu sen yakın tarihi öğren önce kendi tarihini öğren cahil. 27 Mayıs sabahı Çankaya'da neler olduğunu bil sonra konuş. 29 Ekim resepsiyonuna gitmek şereftir' dedi.
Önce Celal Bayar’ı kısaca tanıyalım, ardından o gün neler yaşandığına bakalım:
Mahmut Celal Bayar Türkiye Cumhuriyeti’nin 3. Cumhurbaşkanı. Türkiye’nin çok partili siyasete geçmesinde büyük öncülük etmiş. Kurtuluş Savaşı yıllarında İzmir ve Aydın bölgelerinde sivil milislerin teşkilatlanmasında büyük emeği geçmiş. Eski bir ittihatçı. Kılık değiştirerek Galip Hoca ismiyle milli mücadeleye taraftar toplayan çok önemli bir figür. İş Bankası’nın kurucusu.
Celal Bayar’ın en önemli özelliği ise şu: Demokrasiye yürekten bağlı. Özgürlüklere inancı tam olan bir kişilik.
CHP’de İnönü’ye karşı demokrasiyi savunmuş. Üç arkadaşıyla beraber 4’lü takrir denen reformları sunmuş bunlar kabul edilmeyince arkadaşları CHP’den ihraç edildikten sonra Demokrat Parti’yi kurmuştur.
Şimdi Başbakan Davutoğlu'nun bahsettiği 27 Mayıs sabahına gidelim ve o zaman yaşananları başroldeki adam Celal Bayar'dan dinleyelim:
27 Mayıs 1960’ta Celal Bayar 77 yaşındadır, darbe günü eşi Reşide hanım telefonu açar. Yaveri Cumhurbaşkanımızı uyandırsanız iyi olur darbe oldu.” Der. Reşide hanım Bayar’ı uyandırır.
Celal Bayar çok iyi bir komitacıdır. İttihat Terakki kadrolarının içinden yetiştiği için darbeyi, darbecilerle nasıl mücadele edileceğini iyi bilir. Yataktan kalkar, üstünü giyinir ve sol tarafına silahını koyar ve aşağı iner.
Muhafız alayı komutanı bir bakar ki darbeyi yapanlar Çankaya Köşkü’ne tankla gelmişlerdir. Karşısında dikilen 4 subay sizi götürmeye geldik derler.
- Bayar nereye götüreceksiniz?
- Sizi Harp Okulu’na götüreceğiz.
- Ben bu ülkenin seçilmiş Cumhurbaşkanıyım siz beni bir yere götüremezsiniz
- Siz bizi anlamadınız. Biz darbe yaptık.
İhtilalciler bir heyet halinde geldiler. Başlarında Burhanettin Uluç paşa bulunuyordu. Ben cebimdeki revolveri ihtilalcilere doğru tutuyordum. Paşa bana geldi: Sizi götüreceğiz. Misafir edeceğiz” dedi. Ben: Milli iradeyle buraya geldim. Hiçbir kuvvet beni buradan alamaz.” dedim. Gitmem dedim.
Paşa etrafındakilere bir işaret yaptı beni kavramaları için. Hemen tabancamı çektim; o anda ateş etmek gibi bir fikir uyandı bende. 4 kurşunu karşımdakilere kullanayım, beşincisini kendime alıkoyayım. Bu iki fikir hızla aklımdan geçti.
Sonra kan dökmeyeyim, intihar edeyim nasılsa öleceğim diye düşündüm. Ve tabancayı sol sakağıma koydum, solak olduğum için. Hücum ettiler. Sol bileğime sarıldılar; tabancamı kaptılar. Sonra bir subay anlattı: Tabanca toplu olduğu için tetiği hafifçe çekmişim, bir kurşun yerinden oynamış namlunun orta yerine gelmiş, bir küçük hareket olsa patlayacakmış.
Evvela benim koluma girip beni götürmek istediler. Bırakınız dedim sertçe. O anda sert bir hareket yapmadılar, hakaret de etmediler. O ara kendi aralarında bir konuşma geçti. “Hakaretten çok çekinir yapmayalım dediler.”
Celal Bayar ayağa kalkar yine direnir. Sizi tanımıyorum, lütfen burayı terk edin, sizinle gelmeyeceğim der.
Bu konuşmanın ardından bu subaylar bir anda 77 yaşındaki Cumhurbaşkanı Celal Bayar’ın üzerine çullanırlar. Mücadele devam eder, kimisi ceketinden çeker, kimisi kolundan, kimisin başından etkisiz hale getirmeye çalışır ama nafile bu 77 yaşındaki ittihatçıyla yine de baş edemez 4 darbeci subay.
Bu kez bacaklarından sürüye sürüye merdivenlerden indirirler. Dışarıda bir tank beklemektedir. Tüm amaçları Bayar’ı tank’a bindirip götürmektir. Cumhurbaşkanı buna direnir ve orada bulunan bir kırmızı otomobille Harp Okulu’na götürülür.
27 Mayıs’ta Çankaya’da bunlar yaşandı. Dönemin CHP’si ve milli şefimiz bu yapılanları ayakta alkışladılar. Sonrasında yaşananlar herkesin malumu. CHP haklı! 29 Ekim resepsiyonuna gidip ne yapacak? Ne diyordu şarkıda “O mutlu mesut günler mazide kaldı”
serkan.ustuner@haber7.com
@sustuner
-
insan 11 yıl önce Şikayet EtAllah bu milleti Cehapeden korusun. Ebola bile bunların yanında çok masum kalır.Beğen
-
hursit dilaver 11 yıl önce Şikayet Ethadi benden de bir haber.bir devlet başkanı ile istanbulda camilerden birini gezecekken, misafir başkan, ayakkabısını çıkarır ve içeri girerken,bayara döner ve siz gelmeyecekmisiniz der..bayar da BİZ LAİKİZ CAMİYE GİRMEYİZ der..anlamayan baştan okusun. ayrıca DPnin ilk günlerinde laiklik konusunda ben CHP ile aynı taraftayım demiştir.ayrıc, atatürk için SENİ SEVMEK İBADETTİR demiştir.ama demokratmış o başka..Beğen
-
Kılınç 11 yıl önce Şikayet Etiyi ki var cehennem.Beğen Toplam 1 beğeni
-
Demokrat 11 yıl önce Şikayet EtYakın tarihi bilmeyen Kılıçdaroğlu da okusun.Beğen Toplam 2 beğeni
-
Nursima çıkmaz 11 yıl önce Şikayet EtCelal Bayar bir demokrasi aşığıydı. Adnan Menderes'e de Allah rahmet eylesin.Beğen Toplam 1 beğeni