Suriye'den Şah'la beraber nasıl kaçtık!
Ortadoğu’nun en karmaşık coğrafyasında büyük bir operasyon yapacaksınız, mevcut olan karakol ve türbeyi taşırken yüzde yüz başarı sağlayıp bir bayrak gönderden inmeden diğeri göndere çekilecek harekatın tüm detaylarına baktığınız zaman Türk Devleti’nin gücünü bir kez daha idrak ediyorsunuz.
Operasyonun ardından içimizdeki İngilizler, Alman medyasının uzantıları, muhalif partilerin ve malum yapının sanki bir toprak parçası kaybetmişiz naralarına bakıp bu kişilerin ve yapıların ne bu milletle ne bu devletle hiçbir bağı olmadığını anlayabilirsiniz.
Harekatın olduğu saatlerde muhalefet partileri Meclis’te ‘Molotof yasaklanmasın, etekli teröristler her yeri yakıp yıksınlar’ diye uğraştıkları vakitlerde devlet ecdadın kemiklerini sızlatmayıp atasına sahip çıkıyordu.
İçlerindeki nefret o kadar büyük boyutlara ulaşmış ki zannedersiniz ülke savaşa girmiş ve toprakların yarısını kaybetmişiz.
Bir kulak kesilelim bakalım neler söylemişler bizim muhalifler. Önce Kılıçdaroğlu’na bir söz verelim: Katil Esed’in sözcüsü açıklama yapsa daha iyisini yapamazdı ama Türk Baas’ını temsilen mikrofonu kendisine veriyoruz
“Süleyman Şah’tan kaçma talimatı verenler yarın bu ülkeden de kaçacak; ancak bunun hesabını soracağım” konuşmanın özeti bu.
Kaçmak deyince nedense benim aklıma 28 Şubat’a destek vermesine rağmen kaçan ABD’ye kaçan şahıs geliyor. Erdoğan ise Pınarhisar’a gitmişti. Umarım anlatabilmişimdir.
Hayal dünyasında yaşayan Kılıçdaroğlu’na biraz CHP’nin tarihine bakmasını tavsiye ediyorum. Öncelikle Kurtuluş Savaşı’nı kazanmış bir milletin evlatlarına hezimet yaşatan Lozan Fatihine! Bir baksın. 12 adayı, Musul, Kerkük’ü ki dünya petrol rezervlerinin yüzde 10’una sahip bu topraklar bizim tapulu malımızdı. Buraları İngiliz’e, Yunan’a hediye eden İsmet İnönü değil miydi? İşin trajikomik yanı paşa İzmir seyahatinde adaları görüp bunlar bize bu kadar yakın mı? Diyecek kadar coğrafya bilgisine sahipti.
Sonrasında tek parti döneminde yaşanan rezaleti Halid Refik Karay’dan dinleyelim: Örtüsüz sanduka, kırık cam, yıkık kapı, kuş gübresi ve badanasız duvarlar içinde bu feci ihmal manzarasına bakarken dedim ki: İnsan dünya üzerinde mezarını beli etmekten çekinmelidir; keşke Süleyman Şah’ın naaşı, katili Fırat’ın elinde kalsa idi… O bunu hiç olmazsa, yedi yüz sene sonra en çirkin şekilde teşhir insafsızlığında bulunmazdı”
Her şey gayet açık net değil mi? Usta edebiyatçı bu yazıyı 1929 Mart’ında neşrediyor.
Sayın Bahçeli de muadili Kemal Bey gibi düşünüyor “Karakol AKP hükümeti tarafından korkakça bırakılmış”
Sayın Bahçeli İç güvenlik paketine hayır eyleminde CHP ve HDP’yle ortak direnişinizi bir kenara bırakıyorum: 3.5 yıllık iktidarınız döneminde Türkistan’a ve Türk dünyasına ne katkınız oldu? Pardon şimdi hatırladım: Çin devletinden bir madalya almıştınız.
Malum yapının zehirli kalemleri içinse diyecek hiçbir şey yok. Bu milletin manevi tüm değerlerini bir düşman olarak görenlerle kol kola girenleri tarih zaten çöplüğüne attı.
Şah Fırat operasyonu Türk devletinin gücünü dünyaya bir kez daha göstermiştir. Tıpkı Musul’da 49 vatandaşımız nasıl kurtarıldıysa Süleyman Şah’ın da mezarı aynı incelikle Eşme’ye taşındı.
Önünü dahi göremeyenlerin Türkiye’nin yeni misyonunu anlamasını beklemiyoruz. Bu yüzden kendilerine sığ politikalarıyla bir ömür boyu mutluluklar diliyoruz.
serkan.ustuner@haber7.com
-
selim 10 yıl önce Şikayet EtHiç bir şey istemiyorum. Sadece Tansu Çiller kadar erkek olabilseydiniz de çapulculardan tırsıp terketmeseydiniz .. Yarın Diyarbakırı boşaltın derlerse ....Yeni Türkiye...Beğen
-
RAŞİT 10 yıl önce Şikayet Etdamarlarında Türk kanı olan herkes bu işten gurur duyar.saygıdan ayağa kalkarBeğen
-
izzet 10 yıl önce Şikayet EtElde yok avuçta yok .halk aç perişan cephelerde nesiller erimiş bitmiş .yok musulu adaları niye almadı paşa oradan geçerken buralar bu kadar yakınmıydı diye sormuşmuş .o paşaların hayatları cephelerde kan ateş ve ölüm arasında geçti en güzel yılları millete adandı .zamane siyasetçileri mevki ve makamları gibi bir elleri yağda diğeri balda değildi .Beğen Toplam 1 beğeni
-
izzet 10 yıl önce Şikayet EtBakınız kurtuluş savaşını ve değerli komutanlarını bu gün mevcut olan hiç bir kişi ve kurum eleştiremez siyasi ve ideolojik görüşü ne olursa olsun .o kahramanları eleştirmek nankörlüktür aslına dökülen onca kana verilen emeğe saygısızlıktır .senin tarihin benim tarihim diye konuşup milleti bölmeyin artık .adaları musul ve kerküğü neyle alacaklardı bırakın savaş gemisini kaç sandalımız kalmıştı tarih fukaraları .Beğen Toplam 1 beğeni
-
SİNSİ 10 yıl önce Şikayet EtKaçmak ne zaman güç göstergesi oldu:))Beğen Toplam 3 beğeni