Öne çıkan adaylar ya da başka sıfatlarla anılan adaylar... Diye liste uzayıp gidiyor.

Ceylan derisi koltuğa adayların içlerinde en çok dikkatimi CHP'nin yandaş gazeteci listesi celp etti.

18 yandaş gazeteci CHP'den aday oldu. Bu adaylıkların kimisi genel merkez kontenjanından kimisi de ön seçimle yerlerini aldılar.

Bunların en popüleri amiral takanın eski genel yayın yönetmeni, bir dönemler Kılıçdaroğlu muhalifi olan kendine ait bir internet sitesi olan kişi, antikapitalist Müslüman ( hayatımda duyduğum en saçma tanım) olduğunu söyleyen genç şahıs, geçen dönem  Şişli belediye başkan adayı olup 333 oy alan rekortmen...

Düşünün Türkiye'nin en çok okunan gazetesinin başındaki isim istifa ettiğinin ertesi günü  CHP'ye transfer oluyor ve hemen hazırlıklara başlıyor.

Bu amiral takanın ne denli objektif olduğunu varın siz düşünün.

"Biz mesleğimize siyaseti karıştırmadık" dersi vermeye kalkarlarsa, onlara attıkları manşetleri hatırlatmak kafi gelecektir.

Bir de bu şahısların ortak bir özelliği var: Erdoğan nefreti. Tüm söylemleri bunun üzerine bina edilmiş.

Tüm dinamoları Cumhurbaşkanı Erdoğan. Bugün Erdoğan “ben emekli oldum hadi bana eyvallah” dese kuracakları bir cümle, siyaseten üretecekleri bir şey yok.  

CHP yönetimi de Erdoğan düşmanlarının bu kurşun askerliğini bir şekilde taltif etmesi lazımdı ve gereğini de yaptı. Çoğu seçilecek yerlerden aday gösterildi.

Bu vekil namzetlerine baktığımızda Türkiye için bir tuğla koymamış insanlar. Kimisi 28 Şubat zulmünün bir parçası kimisi cumhursuz cumhuriyet mitinglerinin mimarı…

Gerçi bu profillerde CHP’de bir nevi tencere kapak durumuna güzel bir örnek.

Ha  birde üstüne üstlük müstakbel vekiller hükümeti destekleyen yayın organlarına ve gazetecilere yandaş demiyorlar mı? İşte mizahın kralı tam olarak o cümleden sonra başlıyor.

serkan.ustuner@haber7.com