Hürriyet'in aşırı acıklı hikayesi
“Dünya şokta! Yüzde 52 ile seçilen Cumhurbaşkanına idam” Hürriyet’in internet sitesinin manşetiydi. Cumhurbaşkanı ve Başbakan manşeti eleştirince anında tornistan yaparak manşeti değiştirdiler.
Bu manşet atılırken Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı kast ettikleri ortadadır. Madem 7 Haziran’a kadar örtülü bir savaş var. Buna en büyük desteği biz verelim diyorlar. TV’lerinde yaptıkları programlara bakarsak bu grubun ne yapmak istediğini çok rahat bir şekilde anlarız.
“Nerede o eski günler” diyorsunuz. İçine girdiğiniz psikolojik durumun vahametinin farkındayız. Siz de haklısınız. Patronunuz üç defa hapşırdı diye bakanlar kuruluna katılmayıp ‘geçmiş olsun’a gelen bakanlardan, pijama partisinden çıkıp Başbakan karşılama devrinin bir daha geri gelmeyeceği sizi çıldırtmış durumda ve bu sizi her gün daha da kendi bataklığınıza çekiyor.
Velhasıl-ı kelam Doğan grubunun hal-i pür melali bu. Bu olay iki gün boyunca da haber olunca bir mektup yayınlama gereği duymuşlar. Mektubun genelinde kendini acındırma hissedilirken sonunda yine aba altından sopa göstermeyi de ihmal etmemişler. Necip Fazıl’la ilgili verdikleri örnekse gerçekten göz yaşartıcı! Şöyle yazmışlar en acıklı küçük Emrah moduna girerek Üstat Necip Fazıl’ın dediği gibi bizi “Öz yurdumuzda garip, öz vatanımızda parya” mı yapmak istiyorsunuz?
Bunu diyen kim? Türkiye’nin zengin sıralamasında ilk 10’undaki kadrolu şahıs. Öz yurt dediği vatanı için şimdiye kadar bir adım atmamış yayın grubu. Açın bakın şimdiye kadar ki manşetlerine başörtüsü düşmanlığı var, milli menfaatlere düşmanlık var. Milli hükümete yalın kılıç savaş var. Vergi cezası var. Dışbank işi var, Petrol Ofisi mevzuu var. Var oğlu var anlayacağınız…
Mektupta tek katıldığım yer ve sonuna kadar haklısınız dediğim cümleyse şu: “Seçilmiş bir Cumhurbaşkanı’nın idam edileceğini ima etmek bir şerefsizliktir.”
Evet bu büyük şerefsizliktir. Bunu yapan da şerefsizdir.
Bu ülkede ‘Ben kefenimi giyip yola öyle çıktım’ diyen bir adamı ölümle korkutmak ne kadar abesle iştigal değil mi?
Ölümün bir başlangıç olduğuna inananlar için, Allah’ın yazdığı kadere iman etmiş bir kalp için dar ağacı olsa olsa bir toy’dur.
Bu yazdıklarım hayalden ibaret ama sonuçta örneklendirilmesi açısından önemli. Yani ölüm: her hafta özel kliniklerde gençleşmek için, bir gün daha fazla yaşamak adına yırtınan patronları korkutabilir.
Bu yüzden son çırpınışlarınızda çok daha iyi işlere imza atmalısınız. Zavallı haliniz artık her yerden ‘ben ‘ demekte ve yaptığınız rezilliklerle üstünü örtmeye gayret ettiğiniz mektuplar; merdi kıpti şecaat arz ederken sirkatin söyler durumuna şahane bir örnek teşkil etmektedir.
Sözü İsmet Özel’e bırakıp kenara çekilelim:
pusmuş bir şahanız şimdilik, ne kadar şahan olsak
ama budandıkça fışkıran da bizleriz
ölüyoruz, demek ki yaşanılacak...
-
ata 10 yıl önce Şikayet Etilla mağdur edebiyatı illa başka bir şey bilmiyorsunuz.Beğen