Türkiye tarihinin en büyük terör saldırısına maruz kalırken bir yanda yitip giden canlar bir yanda bunu siyasi malzeme haline getirip oy devşirmeye çalışan merhamet yoksunlarını ve bunu yine hükümeti yıpratma malzemesi getirenleri izledi.

Böylesine büyük bir acı yaşanırken terör örgütünün siyasi uzantısının eş başkanı timsah gözyaşlarının ardından gülerek objektiflere poz veriyor. Dönemin yönetmeni Cihangir gediklisi zat yine bir fıkra anlatıyor olmalı ki,

DiSK başkanı Kani Beko'yla epey bir eğlendikleri anlaşılıyor.

Türk solundan transfer diğer eş başkanın da keyfine diyecek yok. Anlaşılan 95 insanın ölümü bu kadar komik!

Derken Demirtaş meydanda toplanan kalabalığa seslenip açık açık oy istiyor.

"Biz mazlumlar" diye başlayan arkaik bir cümlenin ardından 1 Kasım seçimlerine işaret ederek mini bir miting yapmayı ihmal etmedi. 

Bu arada malum medya grupları da mevzideki yerlerini çoktan almışlardı. 

Doğan Grubu'nun batan gazetesinin internet sitesinin başına Tansel Çölaşan mı geçti bilinmez haberi şöyle paylaşmayı uygun bulmuşlar " Patlamanın ardından tekbir sesleri duyuldu" Aman ne kadar güzel bir algı!

Zehirli yapının alçak televizyonu Erdoğan'ın söylemediği sözleri ekranına taşıyarak kahpece bir algı operasyonu gerçekleştirme telaşındaydı. 

Can Dündar "Nemrut'u devirmeliyiz" diye bir tarafından kusuyor, HDP istanbul vekili partisinin bundan sonra ( patlamayı kastediyor) baraj sorunu olmadığından bahsediyordu. 

İşte bir katliamın ardından her şey terör örgütü ve siyasi partisinin suyuna girsin diye oyuncuların sergiledikleri performanslar yukarıda anlatıldığı gibidir. 

Amaç ne mi? PKK denen eli kanlı örgütün 3 ayda yaptığı katliamları, alçakça pusuları bu millete unutturmak.