1 Kasım sonrası özellikle Doğu ve Güneydoğu’da PKK'nın kırmızı boyayla işaretlediği mahalleler resmen karantinaya alınmış durumda.

AK Parti'ye daha fazla oy mu çıkmış? Çöplerini toplamayın, şikâyet için ararlarsa cevap bile vermeyin. Ya da cevap verin " Gidin oy verdiğiniz parti size yardım etsin. Çocuklarınız koleradan, tifodan ölsün." Kabilinden alçakça, sistematik bir işkence metodu uygulanıyor.

Bunu yapan kim? Sözde Kürt haklarını savunduğunu iddia eden demokratik hendek partisi.

15 Temmuz'dan itibaren ülkeyi kan gölüne çevirme gayretiyle aldıkları emirleri uygulayan eli kanlı bir terör örgütü ve onun uzantısı parti bu ülkede hem Türk’e hem Kürt’e düşman.

Mahallelerde hendek kazarak sözde özyönetim ilan ettiklerini beyan ediyorlar.

Bir canavara dönüşen beli etekli YDG-H'liler önce hendek kazıyor, ardından güvenlik güçleriyle çatışma alanı oluşturup oradaki halkı her şeyden mahrum bırakıyorlar bunun adına da 'özyönetim' zırvası diyorlar.

Güvenlik güçleri bu bölgelerde sokağa çıkma yasağı ilan edip bölgeyi abluka altına aldıktan sonra temizleyene kadar gitmiyor normal olarak.

Olan kime oluyor peki? Orada yaşayan masum Kürt halkına.               

1 Kasım seçimlerinde hendek partisi o mahallelerde büyük oy kaybedince baskı, tehdit ayyuka çıkmış durumda. 

İşte Kürt siyasetinin ortaya koyduğu vizyon: AK Parti'ye oy veren mahallerin çöpü toplanmayacak.

Gerçi şu bir gerçek: Zaten belediyecilik anlayışlarında başka hiçbir hizmet yok.

Diyarbakır’da 20 yıldır değişen hiçbir şey yok.

Hakkari'de ‘Su’ elmas ölçüsünde değerli bir maden! Güzelim Van kaderine terk edilmiş.

Belediyecilikten anladıkları tek şey: Devletten gelen bütçeyi dağa lojistik malzeme olarak göndermek. Bomba için gerekli malzemeleri belediyeye ait araçlarla taşımak, kepçeleri hendek kazmak için kullanmak…

Bir de Silvan meselesi var: 9 gündür Silvan’ın 3 mahallesinde sokağa çıkma yasağı var.

Yasak var ya: hemen sosyal medyayla ülkede devrim yapacaklarına inanan karanlık yüzlü imitasyon aydınlar, loser gazeteciler, orta oyunundan emekli ibişler ‘Silvan’da katliam var’ başlığı altında Cihangir’den yazmaya başladılar.

Silvan’ın hangi şehirde olduğunu bilmeyenlerin gitmedikleri, görmedikleri bir yerden ordaymış gibi bahsetmeleri bir de üstüne katliam olduğunu söylemeleri tam anlamıyla bizim  uyduruk aydın profiline uygun bir terminoloji.

Silvan’da katliam var dedikleri anlarda 1 teğmenimiz ve 1 polisimiz şehit oldu. 20 bin kişi zaten Silvan’ı terk etmiş durumda.

Katliam dedikleri olay da şu: Dün 5 terörist etkisiz hale getirildi. Bir de Demirtaş’ın açıklamasına bakalım: "Halkımız ile direneceğimizi ve direnmeye hazır olduğumuzu ifade etmek istiyorum. Bir geri adım söz konusu değildir, olmayacaktır da. Herkes bunu bilmelidir. Silvan muazzam bir direniş halinde. Hepimiz bu direnişe sahip çıkmalıyız”

Bahsettiği bildiğiniz PKK’lı teröristler. Kardeşinin dağa çıkmasını kıskanmış olacak bu yüzden direkt örgüte katılmak istiyor anlaşılan. Dağın yolunu biliyorsun biz seni hiç tutmayalım.

serkan.ustuner@haber7.com

Twitter: sustuner