Bölücü örgütün 2015'in ikinci yarısından itibaren adım adım uygulamak istediği 'serhildan' ( sözde halk ayaklanması) planı suya düştü.

Özyönetim zırvası sadece 3 ilçeyle sınırlı kalırken orada da güvenlik güçlerimizin üstün gayreti ve Kürt halkının tepkisiyle tüm teorileri elde kaldığı için pratiğe de yüklenemediler!

Kazdıkları alçak hendeklerin önüne zorla yaşlı kadınları ve çocukları koymaktan başka hiçbir strateji uygulayamayan üst akıl şimdi daha şeytani bir planı devreye soktu.

Geçen hafta İstanbul başta olmak üzere birkaç büyük şehirde yüzlerce araç kundaklandı.

Bölücü örgütün beli etekli grubu bu kez aldıkları 200'er liranın hakkını vermeleri gerektiği emrini almış olmalılar ki  önlerine kaç araba çıktıysa yaktılar.

Cizre'de, Sur'da ve Silopi'de beceremeyip büyük kayıplar yaşayınca bu kez şehirlerde bir korku imparatorluğu oluşturmak istediler.

Bu alçak planın psikolojik alt yapısının yansıması iki maddede özetlenebilir.

Araçların yakılması maddi bir zarar oluşturduğundan vatandaş devletine karşı bir zayıflık duygusuna kapılırken bir yandan da örgütün kendisini bilinçli bir şekilde hedef haline getirdiği zannına kapılacak.

Üst aklın her biri kendi alanında şeytanileşmiş beyinlerinin son planı bu: Terörü şehirlere yaymak. Bunun ilk hamlesini de terör örgütünün siyasi uzantısı HDP'yi sahaya sürmek oldu.

HDP batı illerinde özyönetim zırvası adı altında mitingler düzenleyecek.

Güneydoğu’da kuramadıkları özyönetimi batıda kurma hayalleri görüyorlar. Yüzde 80 oy aldığınız ilçede bile Kürt halkı sizin gerçek yüzünüzü görüp size sırtını döndüyse batıda bu nasıl bir işe dönüşecek?

Bunun tek bir açıklaması var: Provokasyonlarla şehirde bir nümayiş çıkarmak ve buradan kendilerine mağdur bir rol biçmek.

Ardından sürekli gazladıkları 'Türk Solu'yla ikinci bir Gezi ayaklanması. Bu kendi açılarından bir teori ama reelde ütopik bir hayal.

Amaç şimdilik böyle ucuz bir tezgah. Yersen fezleke var dolapta. İstersen onun tadına bir bak.

serkan.ustuner@haber7.com

twitter: sustuner