Ölümler üzerinden halay çekenler partisi
Ankara saldırısının yaraları daha çok tazeyken bu sefer İstanbul için canımız yandı.
Geçen sene 2016 yılını hedef gösteren terör örgütleri ve onların tasmalarını ellerinde tutanlar Türkiye’yi bir kaos atmosferinin içine çekmek için tüm planlarını masaya yatırdılar.
Uluslararası arenada kendini en büyük güç olarak gören devletler de Türkiye üzerinden danışıklı dövüş yaparak teröre doğrudan ve dolaylı desteklerini sürdürdüler.
Tüm terör örgütlerinin geçen hafta birleşmesi, Suriye'nin kuzeyinde sözde ilan edilen uyduruk federasyon, DAEŞ adlı kukla terör örgütünün Türkiye’yi hedef alan açıklamaları, Nusaybin, Şırnak ve Çukurca’da devam eden operasyonlara baktığınız zaman hepsi bütünün bir parçası.
Taksim'deki saldırıda canlı bombanın DAEŞ terör örgütüne mensup Mehmet Öztürk isimli şahıs olduğu ve diğer canlı bombalar gibi aynı güzergahı kullandığı kesinleşti.
Sultanahmet saldırısının bir benzeri. Yine bir meydan seçilmiş. Yine yabancı misafirlerimizi hedef alan bir saldırı.
Bu tur terör saldırılarını iki yönlü düşünmek zorundayız. Bir tarafıyla toplumda psikolojik bir etki oluşturmak bir tarafıyla da Türkiye’yi terörle yan yana gösterip ekonomik olarak yıpratmak.
Yani turizme balta vurmak. Ayni taktiği Tunus'ta yaptılar ve Tunus'taki o korkunç saldırı sonrası Tunus turizmi büyük darbe aldı.
Türkiye’nin kaç cephede savaştığını ve mücadele ettiğini hep beraber görüyoruz.
En büyük enerjisini içeride taşeron örgütlere ve onun sivil ayağına harcayan Türk devleti elbette bu çapulculara hak ettiği cevabı verecek.
Tüm mesele: Bugün yeniden çizilmek istenen Sykes Picot'a Türkiye’nin müdahalesini istemiyorlar. Bu yüzden de tasması ellerinde olan terör örgütlerini bir anda Türkiye’nin üzerine saldılar.
100 yıl sonra yeniden masada bir Sykes Picot var. Türkiye’nin yapması gereken Suriye'den gelen bu terör örgütlerini inlerinde tamamıyla yok etmektir
Türkiye Suriye'ye girmeli ve kendi geleceği için bu duruma müdahale etmelidir. Yoksa terörün yuvası dağıtılmadığı surece bu böyle devam edecek.
Ya gözümüzün önünde 100 yıl sonra çizilecek Sykes Picot'u paramparça edip suni sınırlara yer vermeyeceğiz ya da 100 yıl önceki gibi bakmakla yetineceğiz.
HDP saldırıya ne diyor?
Taksim'de bombalar patlarken HDP eş başkanları ve terör örgütü yandaşları ölümler üzerinden halay çekiyor ve zılgıt atıyordu. Bu da yetmezmiş gibi kendilerine en uygun kutlama biçimi olan polise taş, sopa ve soda şişeleriyle saldırıp sözde Nevruz'u kutluyorlardı.
Sonrası daha garip! Demirtaş ve Figen bu olayların devam edeceğini söyleyip sağa sola tehditler yağdırabilme cesaretini kendilerinde hala bulabiliyorlar.
Gazi Meclis, fezlekeler geldiğinde artık bir zahmet yani!
serkan.ustuner@haber7.com
Twitter: sustuner