Adalet isteriz hakim bey adalet!
Aradan 20 yıl geçiyor ama değişen bir şey yok. 15 Temmuz gecesi İzmir’de imamı, müezzini döven, camiyi tahrip edenler vandallar savcılığın itirazına rağmen yine mahkeme tarafından serbest bırakıldılar.
Suçları sabit olmasına rağmen hakim hangi gerekçeyle buna karar verebiliyor ona da bir zahmet HSYK ela atsın.
Ortada böylesine bir hukuk skandalı varken art arda iki hukuk garabeti daha yaşadık. Yine İzmir’de teröristler tarafından öldürülen Fırat Çakıroğlu davasında mahkeme karar vermeyip yine duruşmayı bir sonraki tarihe erteledi.
Bütün dava dosyası belli. Bir katil var. Yüzde 99.9 suçu işlediği kanıtlanmış ve mahkeme bu terörist için ceza kesmek için 1 seneden fazladır bekliyor.
Son davaya gelelim: Dilara Sina Tabak, Ankara Üniversitesi Tandoğan Kampüsü'nde AK Parti Gençlik Kolları'na ait stant açtığı için Figen ve Demirtaş’ın terörist gençliği tarafından saldırıya uğradı.
İki yıl önce yaşanan saldırı sırasında, suratına dolu soda şişesi fırlatılan Bilgisayar Mühendisliği öğrencisi Dilara Sina Tabak, ağır yaralandı. Basınçla birlikte patlayan şişenin cam parçaları, genç kızın hem alnına hem de gözlerine doldu. Olayın ardından hastaneye kaldırılan genç kız, tedavi altına alındı. Genç kızın yüzündeki cam parçaları ancak özel bir yöntemle toplanabildi.
TERRÖİSTLER TEŞHİS EDİLMİŞ AMA NAFİLE
Yaşanan korkunç olayla ilgili öğrenci şikayetçi olurken, görgü tanıkları da olayı gerçekleştiren kişileri teşhis etti. Yaklaşık 2 yıl süren davada karar önceki gün çıktı. Mahkeme, saldırganların beraatine karar verirken mahkeme ayrıca, sanık avukatlarının vekalet ücretlerinin ise hazine tarafından ödenmesine hükmetti.
3 ayrı olay ve sonunda çıkan kararlara bakın! Şimdi ne diyeceğiz? Bu ülkenin mahkemelerine nasıl güveneceğiz? Hukuk kişilere göre farklılık mı gösteriyor?
ÜNİVERSİTELİ GENÇLERE TAVSİYE
Ülkenin içinden geçtiği durum ortada. 15 Temmuz gecesi nasıl tanklara, silahlara aynı tekbir eşliğinde karşı koyduysanız üniversitelerde de milliyetçi ve İslamcı gençler teröristlere karşı birlikte hareket etmeli. İzmir’de Fırat öldürüldüğünde Ankara’da Dilara’nın canı nasıl yandıysa, Dilara’nın canı yandığında da İzmir’de birileri onun için üzülmüştür. Terörist gruplar nasıl birlik oluyorlarsa bu ülkenin asli evlatları da omuz omuza üniversiteleri terör şebekelerine bırakmamalı.
Şimdi bir kez daha soruyoruz: Dövülen imamın, öldürülmek istenen Dilara’nın ve şehit olan Fırat’ın hakkını elbet soracağız. Fırat’ın katili bir an önce müebbet almalı. İmamı dövenler ve Dilara’nın canına kastedenler de gereken cezayı almalı. Bu cezaya vermeyenlere de derhal soruşturma açılmalı.
-
merve 9 yıl önce Şikayet Etsiz sayin yazar ankarada siyasal bilgiler fakultesinin dersliklerine hic girdinizmi duvarlar marx leninin aponun resim ve posterleri ile dolu ve hakim cikacak savci cikacak ogrenciler oyle yetistirilir once oradan baslamali bu ogrncilerin tamami okulla ilisigi kesilip vatansever ogrenciler secilerek alinmalidirBeğen
-
Ertuğrul Ögüt 9 yıl önce Şikayet EtHerkese lazım olan adalet te adil olmalı,toplumumuzu etkileyen bu hukuk sistemi anayasaya,anayasada gelenek-göreneklerimize uygun hale getirilmelidir.Ben hiç bir sorgulamaya muhatap olmadan,hiçbir bilgi verilmeden tek celsede 213 no lu yasaya muhalafetten ceza almış birisiyim,adam katil ama 1 yılda ceza almıyor,adam terörist 2 yıl sonra beraat ediyor,biz yıllarca ticaret yaptık tek celsede ceza aldık,ben kime şikayet edeyimBeğen Toplam 2 beğeni