Kitap okumak
Kitap okumak
Biz İstanbulu fethettiğimizde Avrupada 250 kadar matbaa kitap basıyordu! Avrupa şehirlerinde gelişen piyasa mekanizması kâr duygusuyla matbaayı icat etmiş, hem burjuvalardan, hem kilise cemaatlerinden geniş bir müşteri (okuyucu) kitlesi de bulmuştu.
Biz matbaayı iki buçuk asır gecikerek ve devlet kararıyla aldık! Elyazması bir kitap 350 kuruşa mal olurken, Müteferrika bunu 35 kuruşa mal etmişti ama buna rağmen geniş bir müşteri (okuyucu) kitlesini bulamamıştı!
Tanzimattan sonra eğitime paralel olarak basım işleri gelişti ama toplam gazete tirajları 50 bini geçemedi!
Cumhuriyet döneminde, köylü toplumunda iki yılda herkesi okuryazar yapmak için yola çıktık ama Osmanlı Japonyanın gerisinde kaldığı gibi, cumhuriyet de Güney Korenin gerisinde kaldı.
Diploma ve kitap
Yarım asırdır gelişen şehirleşme bizde de eğitim konusunda talep patlaması yarattı. Eski yarısı boş sınıfların yerini tıklım tıklım dolu sınıflar aldı işte! Üniversite hayatı da gelişiyor.
Böylece diplomalılarımız hızla arttı ama kitap okuma alışkanlığımız o kadar artmadı!
Okumayı çok istiyorum ama elime kitap alınca uyku basıyor, başım ağrıyor diyenlerimiz çoktur; çünkü okumanın geleneği cılız!
Böyle diplomalısı çok ama okuyanı nispeten az olan bir toplumda okuma kampanyaları yeni nesillere okuma alışkanlığını kazandırmada hayli etkili oluyor.
İki somut örnek var: Geçen sene Elazığ Valisi Muammer Muşmal Elazığ Okuyor sloganıyla, Sakarya Valisi Nuri Okutan da Okuyan Sakarya sloganıyla kampanya açtılar. Okulları, sivil toplum kuruluşlarını, aile birliklerini, meslek odalarını, din adamlarını organize ettiler; yarışmalar, ödüller düzenlediler... Ve başardılar!
İnternet ve kitap
Cumartesi günü İstanbulda aynı amaçla Konuşan Kitap Şenliği yapıldı; Cumhurbaşkanı Gül ve eşi Hayrünnisa Gülin katılması dikkatleri kampanya üzerine çekti. Başbayan Gülün himayesindeki Konuşan Kitap Şenliğinin İstanbuldan sonraki ilk durağı Şanlıurfa... Ben İstanbula katılamadım, Şanlıurfaya gitmek istiyorum.
Bu etkinliği hem yeni nesillerde okuma arzusu yaratmak, hem yazanlarla Türkiyenin çeşitli yöreleri arasında temas kurmak bakımından da çok yararlı buluyorum.
Konuşan Kitap Şenliği kampanyası için vilayetlere Çankayadan yazı gönderilmiş; özellikle okullarda, hem de anasınıflarından başlayarak, okuma alışkanlığı yaratmak amacıyla komiteler kuruluyor. Elazığ ve Sakaryada olduğu gibi.
Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Prof. Mustafa İsen dün şunu söyledi:
Çağımızda bilgi kaynakları çok çeşitlendi ama kitap hâlâ merkezi bir öneme sahip. Bilgi kaynağı olarak da zihnin düşünme yeteneğini geliştirmek bakımından da...
Ben de internetten her gün yararlanıyorum; iyi ki internet icat oldu. Ama internet nasıl akademik eğitimin yerini alamazsa, kitabın zihne kazandıracağı disiplini de internet kazandıramaz. Kitap şarttır!
Siyasi görüşlerine bakmaksızın, ayrımsız bir şekilde, yazan ile okuyanı buluşturacak bu kampanyanın himayesini üstlenen Hayrünnisa Gülü kutluyorum.
-
namik kemal 17 yıl önce Şikayet EtOkumak ve Yazmak. türkiyede kitap okumak ne kadar bir problem ise yazmak da aynı derecede bir problem. iki yıldır bir kitap yazdım, bir roman ama bastıramıyorum. istanbuldan uzaktayım, elimden tutacak bir yazar da tanımıyorum. sonra benim gibi adı sanı bilinmeyen bir yetmenin yazdığı kitabı kim basarki. aslında kültür bakanlığı bu konuda destek olmalı. yeni yazarlar yetiştirebilmek için kitapların basımına destek olmalı. valla oturup yazdığıma bile pişman olmuşum. bazıları da para verirsem basacaklarını söylediler.Beğen
-
Ahmet Çapar 17 yıl önce Şikayet EtSayın yazar. Sayın Taha Akyol da, yorumcu arkadaşlar da güzel söylemişler. "Okuyamamak" sorunu bir şekilde aşılır ama "okumamak" daha büyük bir sorundur. İnsanlara ve gençlere okuma sevgisinin aşılanması ve okunabilir seviyedeki yayınların arttırılması gerekiyor. Şanı yüce yaratıcımızın da bizlere ilk söylediği "oku" değil miydi? Bizleri yaratan rabbimizin adıyla okuyalım.Beğen
-
Uğur Dinç 17 yıl önce Şikayet Et"Cahilleştirici" Yayınlardan Uzak Durmanın Önemi!. Ama fikirler dünyasını yeni yeni öğrenen gençlerin hem sağlam inançlı hem de açık görüşlü büyüklerinin tavsiyelerinden yararlanmaları lâzım. Tek taraflı ve garazkârca yazılmış, okunduğunda insanın bilgisini değil önyargılarını ve doğrudan cehaletini artıran bir sürü kitap var ortalıkta. Kişilikleri ve düşünce dünyaları yeni oluşan genç arkadaşlar inşallah kötü niyetle ve bağnazlıkla yazılmış öyle kitaplardan kendilerini korumaya gayret etsinler. Allah yardımcıları ve yardımcımız olsun.Beğen
-
Uğur Dinç 17 yıl önce Şikayet EtKitap okumak zevklidir!. Aslında kitap okumak çok zevklidir. Hayır, hayır, vallahi çok ciddiyim. Sadece bir şeyleri merak etme kabiliyetine sahipseniz ve okumanın sıkıcı olması gerektiği gibi mesnetsiz ama yaygın önyargıları aşarsanız okumanın zevkine doyum olmaz. Bir şeyleri cidden merak edebilme kabiliyeti de herkeste, en çok da gençlerde vardır herhalde. :)Beğen
-
çetin canlı 17 yıl önce Şikayet Etsadece okumakta yetmez. önceleri talim ve terbiye kurulu vardı.malesef günümüzde terbiye kısmı eğitimde göz ardı ediliyor.okumakla bir şeyleri ezberlemekle iş bitmiyor.insanların eğitilmeside lazım.bizde okuma yazma kursları açılır.gidenlere sorulduğunda neden okuma yazma öğrenmek istiyorsunuz diye dolmuştaki yazıları okumak için,fiatları okumak için diye cevap veriyorlar.gerçi bizde okuma yazma bilenler ne kadar okuyorki onlar okusun,on kişiye bir kitap düşen bir ülkeden ne olur.Beğen