Yoğun Suriye gündeminde gözden kaçmış olabilir o nedenle hatırlatmakta fayda var.
Dün ajanslara düşen iki haber vardı.
Rusları bir hayli tedirgin eden haberlerdi bunlar.

İlki Libya ile ilgili.
Pentagon başmüfettişliğinin Afrika raporunun Libya bölümünde çok ama çok dikkat çeken ifadeler yer aldı.
Pentagon, Libya’daki Rus askeri varlığından duyulan rahatsızlığı dile getirdi.
“Libya’daki Rus askeri iş birlikleri, ABD'nin ve ortaklarının Kuzey Afrika'daki askeri iş birliklerine devam edip ilerletme kabiliyetinin altını oyuyor” denildi.
Libya’daki faaliyetlerinden dolayı Rusya ABD'nin güney Akdeniz'de serbest dolaşımına engel teşkil edebilir” diye devam edildi, o raporda.
Yani ABD açıkça “Rusların Libya’da olmasından rahatsızız” dedi.
Pentagon raporunda bir de örnek verildi.
Hafter’in Libya’da ABD’ye ait bir İHA’yı vurduğunu duyurdu.
Üstelik Amerikan İHA’sının Rusların Hafter’e verdiği hava savunma sistemleriyle vurulduğunun tespit edildiğine vurgu yapıldı.

Darbeci Hafter her ne kadar Kaddafi tarafından sürgün edildikten sonra CIA himayesine alınmış olsa da askeri köken itibariyle Rusya’ya tabi olan bir isim.
Ve Amerikalılar, bu durumdan hiç de hazzetmediklerini Pentagon başmüfettişliğinin hazırladığı raporla duyurmuş oldular.

Gelelim ikinci habere.
NATO, Nisan ayında son 25 yılın en büyük askeri tatbikatına hazırlanıyor.
Tatbikatın Temmuz’a kadar devam edeceği açıklandı.
Tatbikatın adı Defender-Europe 20
Tatbikatın adresi Doğu Avrupa.
Tam 37 bin asker katılıyor.
20 bini Amerikan askeri.
NATO genel sekreteri Stoltenberg tatbikatın hiçbir ülkeyi hedef almadığını söyledi.
Ancak Ruslar bu açıklamaya hiç inanmadı.
Rus yayın organlarında “Son 25 yılın en geniş çaplı NATO tatbikatının hedefinde biz varız” diye haberler çıktı.
“Binlerce Amerikan askeri Avrupa’da, Rusya tetikte” diye başlıklar atıldı.
Rus medyası özellikle "Soğuk Savaş döneminden bu yana bu büyüklükte bir askeri harekat görülmedi" şeklinde yorumlarda bulundu.

ABD ve NATO’nun son dönemde Rusya’ya bir diş geçirme taktiği izlediği gözle görülüyor.
İdlib’te yaşanan gelişmelere ABD ve NATO’nun verdiği reaksiyonlar ortada, Esed rejimini ve dolayısıyla Rusya’nın açıktan hedef alındığını görüyoruz.

İdlib ve Suriye, Ruslar için Akdeniz limanı anlamına geliyor.
Fotoğrafı biraz daha geniş tutunca Libya’yı görüyoruz.

NATO, 2011’de müdahale ettiği Libya’da, Rusların Akdeniz’den çıkış limanlarını kapatmıştı.
Şimdi ise Rusların Hafter üzerinden Libya limanını yeniden aktif hale getirme olasılığına önlem alıyor.
ABD’nin buradaki amacı Akdeniz’le beraber Afrika’daki hakimiyet alanlarını Ruslarla paylaşmamak.
Pentagon’un Suriye ve Libya tepkileri, NATO’nun Doğu Avrupa tatbikatıyla birlikte okunduğunda Ruslara “inmek istediğin Akdeniz’i bırak, sana Karadeniz’i bile dar ederiz” mesajının verildiğini görebiliyoruz.

NATO’nun Avrupa kanadı ise Libya’daki denklemde Rusların büyük bir güç elde etmesinden tedirgin.
Çünkü doğalgaz konusunda Rusya’ya bağımlılar.
Bu tekelden kurtulup, doğalgaz pazarını çeşitlendirmek için Akdeniz’e bel bağlamış durumdalar. Akdeniz ve Libya’daki olası bir Rus hakimiyetinin önüne geçemezlerse, oradan çıkacak olan doğalgazı yine Rus eliyle satın almış olacaklar.