Sincar uzun süredir gündemde. Bu bölgeye olası bir harekat, PKK teröristleri kadar belki onlardan daha da fazla, İran destekli Haşdi Şabi militanlarını telaşlandırıyor.

Sincar, Türkiye sınırına yakın olmakla birlikte Irak’tan Suriye’ye geçiş güzergahında bulunuyor.  2014’te DAEŞ terör örgütünün işgalindeydi.
DAEŞ, o dönem işgal ettiği Irak’ın Musul kentiyle Suriye’de o dönem karargah olarak kullandığı Rakka kenti arasındaki bağlantıyı Sincar üzerinden sağlıyordu.

2015’te Peşmerge, Sincar’a operasyon için harekete geçmişti.
Peşmerge kuvvetleri, Sincar üzerinde uçan ABD askeri helikopterleri tarafından engellenmiş, tüm olup biten El Cezire televizyonu kameralarına yansımıştı. Yani Sincar, ABD’nin de tasarruflarının olduğu bir bölge.

Sonrasında Suriye’de bir çok kentte olduğu gibi Sincar’da da DAEŞ işgali yerini PKK işgaline bıraktı.
Şu anda da bölge PKK işgalinde tutuluyor.

Ancak PKK tek başına değil.
Ezidilerden kurulu PKK unsuru olan 2000 teröriste sahip YBŞ ile İran destekli Haşdi Şabi militanları da orada.
Bölgede toplam 7 silahlı grup bulunuyor.

Geçtiğimiz aylarda Barzani güçlerinin Sincar’a yönelik operasyonunda bir grup PKK teröristinin bölgeyi terk ettiği iddia edilmişti. Ancak çok kısa sürede anlaşıldı ki, onlar Haşdi Şabi üniforması giyen teröristlerdi.

Sincar’a operasyon denildiği an PKK terör örgütü İran’ın eteğine sarılıyor.
Bu son süreçte de aynısı oldu.
Gara harekatıyla birlikte Sincar gündeme gelince PKK’nın Irak’taki siyasi uzantısı olan ve Irak meclisinde milletvekili olarak bulunan teröristler, İran destekli Şii siyasi partilerin kapısını çaldı.
PKK’lı Özgürlük Hareketi Eş başkanları Mihemed Abidulla ve Nerîman Ehmed, Bağdat’ta Nuri Maliki’nin partisi başta olmak üzere önde gelen Şii partileri ziyaret etti, Türkiye’nin olası operasyonlarına karşı Haşdi Şabi’nin desteğini istedi.

Hemen sonrasında Irak’taki İran’a bağlı silahlı ve siyasi gruplar Türkiye karşıtı kampanyaya başladı.

Mesela Haşdi Şabi, olur da Türk askeri Sincar’a operasyon yapar diye, Gara harekatı sonlanır sonlanmaz, Sincar’a takviye birlikler gönderdi.
Musul, Necef ve Kerbela’dan 3 ayrı Şii milis tugayı, mevcut Haşdi Şabi militanları ve PKK teröristlerine destek amacıyla Sincar’a konuşlandırıldı.
Haşdi Şabi Bedir Güçleri Tugay Komutanı Abbas Ali, “tehdit savuran her güce karşı duracağız” dedi.

Haşdi Şabi Genelkurmay Başkanı Ebu Fedek, Türkmen kenti Telafer’de, “Türkiye bizim gücümüzü görecek” diye açıklama yaptı.

Aynı süreçte Irak'taki İran destekli Şii milis gruplardan Nuceba Hareketinden de Türkiye karşıtı açıklama geldi, "TSK, Irak topraklarındaki ihlallerine devam ederse sert ve acımasız bir şekilde yanıt vereceğiz” denildi.

Irak’taki İran yanlısı Şii siyasi gruplar da Sincar konusunda alarma geçti.
Fetih Koalisyonu Milletvekili Hamid el-Musevi, “Haşdi Şabi Güçleri, Türklere anında ve şiddetli bir şekilde cevap verecektir” diye tehdit savurdu.

Sincar denince PKK’dan önce ayağa fırlayan ve ağızlarından salyalar akarak Mehmetçiğimize tehditler savuran PKK koruyucusu Şii terörist yapılarının, İran devrim muhafızları komutanı Kasım Süleymani tarafından kurulup, bölgeye salındığını belirtmekte de fayda var.

Sincar, PKK ile İran destekli Şii teröristlerin işgalinde.
Bölgedeki ABD tasarruflarını da unutmamak gerek.
ABD’nin Irak’taki diplomatik ve askeri misyon şefleri sık sık Sincar’ı ziyaret ederler.
ABD askerlerinin ve onların himayesindeki PYD-PKK’nın Suriye-Irak geçişleri için Sincar, stratejik bir bölge.
DAEŞ sonrası Sincar’ın PKK işgaline bırakılmasına da ABD sessiz kalmış, bir başka deyişle bu durumu desteklemişti.

İşin en ilginç yanı ise sözde birbirlerini düşman olarak tanımlayan ABD ile İran, Irak’ın tamamında olduğu gibi Sincar’da da birlikte hareket ediyorlar ve üstelik bu kez PKK etrafında aynı safta buluşabiliyorlar.