Ermenistan başbakanı Paşinyan darbe çağrısına direniyor, ordu ise kararlı.
Paşinyan’ı askere karşı koruyacak boyutta bir kitle şu an için yok, olursa sokaklar karışır, tanklar devreye girer ve Erivan’da çatışmalar yaşanabilir.

Ermenistan’da yaşananlara en tepeden baktığımızda, Biden yönetimi ile Rusya arasındaki bir gerginliğin sonucunun olduğunu söyleyebiliriz.
Biden göreve geldikten sonra Rusya politikasında direkt Putin’i isim vererek hedef alan açıklamalar yapmıştı.

Rusya’daki muhalif lider Navalny’nin Moskova’ya döndükten sonra tutuklanması ve 3 hafta süren sokak eylemlerinde ABD’nin tavrı netti, Putin’in karşısında yer aldılar.

3 gün önce Gürcistan’da Rusya karşıtı muhalif liderin tutuklanmasında da ABD Dışişleri Bakanlığının Gürcistan’da demokrasi vurgusu yapan açıklaması oldu.

Genel anlamda Biden yönetimi Rusya’yı çevrelemeye çalışıyor.
Almanya’daki 36 bin Amerikan askerinin 12 bini Trump kalsaydı çekiliyordu, Biden göreve gelir gelmez askerlerin Almanya’da kalacağı açıklandı.

Aynı durum Afganistan’da da var. Biden yönetimi ve NATO, Trump’ın aksine Afganistan’dan asker çekme projesini şu an için rafa kaldırdı.

Yunanistan’da Dedeağaç’taki Amerikan üssü ve tatbikat, Türkiye’den ziyade Rusya’ya yönelik tahdit politikasının en somut örneği. Her ne kadar Yunanistan, Dedeağaç konusunu “Türkiye’ye karşı” diye göstermeye kalksa da ABD’nin buradaki önceliği Rusya.

Bu kapsamda önümüzdeki hafta ABD öncülüğündeki Defender 2021 tatbikatı da Rusya’ya çok sert mesajlardan biri olacak.

ABD yönetimi, Karadeniz başta olmak üzere Kafkaslara kadar Rusya’yı çevrelemeye çalışıyor.
Ancak Rusya da boş değil, onlar da tabiri caizse elleri tetikte bekliyor.

Ermenistan’da Paşinyan’ı iktidara taşıyan güç, Batı’ydı.
Putin’in Paşinyan’dan hiç hoşlanmadığını bilmeyen yok.
Karabağ savaşında Paşinyan’ın telefonlarına bile çıkmamıştı.

Paşinyan bizzat şahsı itibariyle Batı ile Rusya arasındaki gerginliğin somut yansıması.
Bu nedenle Rusya, Ermenistan’daki darbe girişimine “Erivan’ın iç meselesidir” deyip geçti.

Rusya’nın niyeti Ermenistan’da Paşinyan yerine kendine bağlı bir iktidarın oluşturulması.
Bununla Batı’ya Kafkasya’da karşı mesaj verecek.

Paşinyan, kredisini çok çabuk tüketen bir isim oldu. Karabağ’daki başarısızlığı, ekonomik krizi yönetememesi gibi bir çok unsur var.
Buna rağmen ABD, Paşinyan’da ısrarcı olursa, Erivan’da darbe karşıtlarıyla darbe yanlıları arasında iç çatışmalar patlak verebilir.

Paşinyan aslında Azerbaycan için Ermenistan’ın başında bulunabilecek en makul başbakan.
Bir çok kesim tarafından başarısız ve hatta beceriksiz bir profil olarak tanımlanıyor, yani Azerbaycan için kolay lokma.

Paşinyan giderse ki, öyle görünüyor, bu darbeyle olmasa da ilk seçimle muhtemeldir, o zaman Ermenistan, Rusya’ya direkt bağımlı hale gelecektir.
Karabağ zaferi Azerbaycan için çok önemliydi ancak şu da var ki, Ermenistan’ın başında Batı destekli Paşinyan yerine Rusya yanlısı bir isim olsaydı, Moskova’nın Karabağ’a yönelik müdahalesi de farklı olabilirdi.

Bu pencereden bakınca Paşinyan sonrası denklemde Ruslar, Ermenistan’ın tam hamisi konumunda olacaklardır. Olası yeni yönetim, Karabağ konusunda Ruslara güvenerek agresif politikalar izleyebilir.
Ermenistan ordusunun darbe girişimini tam da Hocalı soykırımının yıldönümüne denk getirmesi de bu anlamda Azerbaycan’a yönelik bir mesaj özelliği barındırıyor olabilir.