Kerkük sadece şimdi değil hep tehlikedeydi
Kerkük’te mevcut aktörler can sıkıcı.
Haşdi Şabi orada.
PKK teröristleri orada.
DAEŞ teröristleri orada.
Şimdi bir de Peşmerge çıktı.
Irak 2003’te işgal edildi.
Saddam döneminde Kerkük’te Baas rejimi Türkmenlerin yakasını hiç bırakmadı.
İşgal sonrası ise Peşmerge, Türkmenleri hedef aldı.
Türkmen kenti Kerkük başta olmak üzere Telafer’de, Tuzhurmatu’da nüfus büroları, tapu daireleri talan edildi, Türkmen nüfus sürgün edildi, kalanlar azınlık haline getirildi.
Kerkük yıllarca Amerikan askerlerinin işgalinde kaldı.
ABD’nin Irak’taki valisi Paul Bremer bir anayasa hazırladı.
Şiiler ön plana çıktı. Kürtlerin etkisi arttırıldı. Sünniler arka plana itildi.
Ama Türkmenler neredeyse tamamen yok sayıldı.
O anayasanın 140. maddesinde Kerkük’ün statüsü belirsiz bırakıldı.
Hala da öyle. Söylendiği gibi 25 Kasım’da Peşmerge Kerkük’ü teslim de alsa, anayasadaki statü belirsizliği yine devam edecek.
2017’de Barzani yönetimi korsan referanduma gitti.
Başarılı olamadı.
Ama bu süreçte Kerkük’e vali atadı, Kerkük’ü kendisine bağlamaya kalktı.
Irak hükümeti tepki gösterince geri adım attı.
Peşmerge ile Irak hükümeti arasında sürekli çekiştirilen Kerkük, DAEŞ teröristlerinin tehdidi altına girince aktörler de çeşitlendi. DAEŞ’le mücadele bahanesiyle İran destekli militan gruplar olan Haşdi Şabi ve Sincar başta olmak üzere bir çok bölgede Haşdi Şabi ile ortak çalışan PKK teröristleri de Kerkük’e sızdı, Kerkük’te PKK yapılanması baş gösterdi.
Irak’ta seçim oldu.
Seçim sonrası Peşmerge’nin 52. Tugayı, Irak ordusuna bağlanıp, bu kılıfla Kerkük’ün asayişini alma girişiminde bulundu.
Irak hükümetinin de bu oldu-bitti plana göz yumduğu iddia edildi.
Haşdi Şabi seçimin kaybeden tarafı.
Seçim sonucunu kabullenmiyorlar.
Bağdat’ta yeşil bölgede defalarca baskın denemesi yaptılar.
Başbakan Mustafa el Kazimi’ye suikast girişiminde bile bulunuldu.
Irak’ta kaos hep vardı.
Şu an kaosun derecesi daha da artmış durumda.
İddialar doğruysa Peşmerge bu kaos ortamını fırsata çevirip, 25 Kasım’da Kerkük’ün idaresini gasp etmeye kalkacak.
Kerkük Türkmen şehridir.
Orada Peşmerge kabul edilemez.
Ama maalesef Türkiye’de Kerkük’ün haritadaki yerini bilemeyecek derecede Türkmeneli’nden habersiz ciddi bir kesim, Kerkük yaygarasına başladı.
“Kerkük’te bir Türkmen’in burnu kanarsa, Türkiye’deki akrabalarınız tehlikeye girer” diyerek Kerkük üzerinden Peşmerge ile olan hesaplarını Türkiye’deki Kürtlere yıkmak isteyenler dahi oldu.
Aman dikkat!
Sosyal medyada provokasyon girişiminde bulunanların amacı, Kerkük üzerinden hükümeti zor durumda bırakmak.
Barzani oldu-bitti işlere bayılan bir adam.
Bu huyundan yıllardır vaz geçmiyor, geçmez.
Ama şu da bir gerçek ki, Türkiye onun kulağından çekmesini bilir.
2017 korsan referandumunda olduğu gibi.
Elbette Kerkük, Peşmerge’ye bırakılamaz.
Ancak şu da var ki, mevcut ortamda Kerkük’te Haşdi Şabi militanları, PKK teröristleri ve DAEŞ teröristleri cirit atıyor.
O halde meseleyi sanki Kerkük özgürmüş de Peşmerge gelince Kerkük zindana dönüşecek, teziyle sınırlandırmamak lazım.