Davos'ta komplo
Eskiden olsa Başbakan Tayyip Erdoğan'ın İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Peres'e sert çıktığı paneli, İsviçre'nin Davos kentindeki salonda kanlı-canlı izlerdim; son yıllarda toplanıp dağılıyorlar, nice sonra haberimiz oluyor.
'Dünya Ekonomik Forumu' (DEF) adını taşıyacaksınız, dünyanın 1929'dan buyana yaşadığı krizi öngöremeyeceksiniz; olur şey mi bu? “Bırakalım, kongre eğlensin” deyip çoğumuz insanın soğuğu iliklerine kadar hissettiği Davos'tan uzak duruyoruz.
Bu yüzden tarihin belki de en önemli politik restine sahne olan oturumu kanlı-canlı izleme fırsatını kaçırmış oldum. “Benim için bu son” sözünü tutar ve Davos'tan uzak durursa Tayyip Bey, gelecek yıldan itibaren politik katılım da düşer...
Tayyip Erdoğan yüzsüzlüğe, vurdumduymazlığa, başkalarını hiçe sayan aldırmaz tavra isyan etmekle kalmadı Davos'ta, İsrail'in yüzüne de ayna tutmuş oldu. Nobel Barış Ödülü sahibi Şimon Peres toplantıda söylediklerine, söyleme tarzına, ses tonuna, yüz ifadelerine bir daha bir daha göz atsın; sanki baktığı kendisi değilmiş gibi göz atsın ama, bir saniyesini bile beğenmediğini fark edecektir...
İsrail'de yaşayanların, İsrail dışında Peres-gibilere prim verenlerin de Davos'taki sahneye utanmadan bakacaklarını sanmıyorum. Tabii, utanacak yüzleri varsa...
Yukarıdaki ihtiyat cümlesini Hürriyet'in başyazı sütununda çıkan yazının sergilediği zihniyeti düşünerek yazdım. Kıdemli başyazar, işittiklerinden hareketle olayı yorumlarken, her zamanki gibi kantarın topuzunu kaçırıvermiş... Bir yazar “Kardeşim, iyi ama ben şu anda yemekteyim, olayı izleyemedim, nasıl tepki vereyim?” diyemez mi?
Yoksa İsrail söz konusu olduğu için mi diyemiyor?
Toplantıyı yöneten kişinin saygısızlığı dikkatinizden kaçmamıştır. Bir başkası olsaydı böyle bir iddiada bulunamazdım, ama David Ignatius söz konusu olduğunda şunu söyleyebilecek durumdayım: Başbakan Erdoğan, çok önceden tasarlanmış ve kendisinin uluslararası bir ortamda 'şamar oğlanı' muamelesi görmesi üzerine oturan bir 'komplo' senaryosunu tepkisiyle bozmuş olabilir...
Kısa süre önce sinemalarda 'Yalanlar Üstüne' adıyla oynayan Leonardo DiCaprio'lu filmin üzerine oturduğu romanın yazarıdır David Ignatius. 'Body of Lies' adlı romanını çıktığında okumuş, burada da değerlendirmiştim. Başından sonuna bir dizi 'entrika' ile örülüdür roman; okuyunca “Bu kadar da komplocu olunur mu?” tepkisini vermeden edemezsiniz...
Gizlenen bir İslâmcı teröristi ortaya çıkmaya zorlamak için 'sanal bir rakip' üretilir. Dindar bir Ürdünlü mimarın aslında masum bütün hareketleri korkunç bir yeni teröristin eylemleri biçimine sokulur. Sözgelimi, CIA ajanları bir iş bahanesiyle mimarı Ankara'ya çağırır ve yeni bir proje pazarlığı yaparlar; o Türkiye'deyken İncirlik üssünde patlattıkları bombayı mimara mal ederler...
İncirlik'teki üste askerlerin çoğu Noel tatiline gittiği bir sırada patlatılır büyük hasar veren bomba, kimse ölmediği halde medyaya müthiş zayiat varmış gibi yayın yaptırır CIA'nin bu alanda uzmanlaşmış elemanları...
Romanda buna benzer onlarca başka komplo daha var, ama bu kadarı bile Washington Post yazarının 'komplo' muhayyilesinin genişliğini anlamanıza yaramıştır sanırım.
İçinde Davos toplantısı geçen bir roman yazmış olsaydı Ignatius, kuracağı entrika örgüsünü tahmin etmek hiç zor değil: Türkiye'nin başbakanı Gazze konusunda efelenerek Davos'a geliyor... Katılacağı Gazze konulu panel öncesi sunucu ile bazı katılımcılar buluşup bir oyun planlıyorlar... Başbakanın ilk konuşmayı yapması sağlanıyor; ilk konuşanın nasıl olsa fazla ileri gitmeyeceği hesap edilerek... Söz hakkı kendisine verildiğinde, İsrail Cumhurbaşkanı, Türk Başbakanı azarlar bir tonla 'şamar oğlanı'na çeviriyor; Başbakanın cevap hakkı engelleniyor...
Ertesi gün bazı gazetelerin hangi başlıklarla çıkacağını tahmin edersiniz...
Panelin diğer konuşmacılarının tavrına dikkat ettiniz mi? BM Genel Sekreteri Ban-ki Moon Tayyip Bey'in arkasından sahneyi terk etmek üzere ayaklanan Arap Birliği Genel Sekreteri Amru Musa'yı bir hareketiyle nasıl geri döndürdü?
Siz benim 'komplo boşa çıkartıldı' teorimi yabana atmayın...
Olayın akışını etkilemekten vazgeçileceğini düşünmüyorsunuzdur umarım. 'Komplo' kuranlar, işler istedikleri gibi gelişmemişse, son durumdan da kârlı çıkacak biçimde yeni entrikalar kurma çabasına girerler... Uyanık olma zamanıdır.
Sovyetler Birliği lideri Kruşçef, 'Küba Krizi' sırasında çıktığı BM kürsüsünde kendini tutamayıp pabucunu önündeki masaya vurmuştu. Başbakan Erdoğan'ın Peres'e sözleri tahtaya vurulan o pabuçtan daha etkili olabilir.
Taha Kıvanç - Yeni Şafak
t.kivanc@yenisafak.com.tr
-
Ali Haydar 16 yıl önce Şikayet EtBüyük Kayıp. Yazarın Davos zirvesi sırasında olaylara canlı yayınlarla muttali olmamış olmasına üzüldüm.'Şamar oğlanı'sözleri için bir yorumcu arkadaşımızın tepkisini orijinal ve dikkatli buluyorum.Yazarın yorumlarını hiç okumadan geçerdim.Bu sefer merak ettim.Boush'a protestosu nu takdir ettik.Ancak başbakan ona benzemez.Beğen
-
Turan Bozkurt 16 yıl önce Şikayet EtTEBRİKLER.... İşin bu yönünü kestirmek tabiki sizin gibi tecrübe sahibi insanların gözünden kaçmamalı ve tespitinize katılıyorum ... '' Ve mekeru ve meker Allah fallahu Hayrul makirin ''Beğen
-
İsmail ALTUN 16 yıl önce Şikayet Etkalemine sağlık. Uzatmaya gerek yok. Bir tarihi olaya değinerek bir iki satır karalamak isterim. Bir kupa elemesinden sonra o zamanki milli takım teknik direktörü Mustafa Denizli "İçimizdeki irlandalılardan kurtulmamız lazım" ifadesini kullanmıştı da adamı tefe koymuşlardı bu gün başbakanı eleştiren kafadaki insanlar. Şimdi bizde "İçimizdeki israillilerden kurtulmamız lazım dememiz gerekiyor herhalde bu monşer kafalı diplomat eskimişleri için. İnsan bu kadar mı taraf olur yahu bir gün defterler açılır da hesaplar sorulursaBeğen
-
Tevfik Ünal 16 yıl önce Şikayet EtTezgah. Evet, bu teoriyi, zirveyi bütün ayrıntılarıyla izledikten sonra ben de çevremdeki insanlara anlatmıştım. Şunu da ekleyerek: Sadece konuşma sırası değil, oturma konumları da planlı. Başbakan'ı moderatörün yanına oturtarak moderatöre elle taciz edebilme imkanı verilmiş ki Başbakan kendini daha baskı altında hissetsin. Ama sayın Başbakan böyle bir tezgaha gelmezdi ve gelmedi de. Sayın Başbakan sizi çok seviyorum ve size çok teşekkür ediyorum.Beğen
-
ESİN YALNIZ 16 yıl önce Şikayet EtKesinlikle Katılıyorum Üstad. Sayın Üstadın analitik tespitlerine bayılıyorum. Bu araştırmacılığın ötesinde büyük bir yetenek işi.Beğen