Seçime bir ay kala manzara
Programın başından sonuna coşkusunu koruduğu halde bir tek 'anket' sorusunda düşünceli göründü Başbakan Erdoğan... "Biz açık ara öndeyiz" ya da "Kazanacağımız çok belli" gibi övünç ifade eden cümleler yerine "Anketler böyle söylüyor" demesi dikkatimi çekti...
"Acaba kampanyanın gidişinden memnun değil mi?" diye düşünmeden edemedim...
Seçimin Ak Parti için 'çantada keklik' olduğu görüşüne kuşkuyla yaklaşıyorum. "Anketler yalan söylüyor" diyebilecek durumda değilim elbette, ancak Ak Parti'yi yüzde 50 civarında gösteren araştırmalara "Şimdilik böyledir" ihtiyatıyla yaklaşmayı tavsiye ederim. Terör eylemlerinin azması kadar kampanyaya taşınan tartışma konuları da, henüz kimsenin dikkatini çekmeyen iç ve dış kaynaklı bazı bel altı vuruşlar da dikkatlerden kaçıyor sanki...
Evet, "Kötü şeyler olabilir" diyen BDP'li bağımsız adayın çıkışı ile içimdeki kuşkular örtüşüyor...
Kaset tartışması beni çok rahatsız ediyor; Başbakan Erdoğan'ın tartışmayı ele alış biçimi de... Başka hiçbir yerde karşılaşmadığım sözlerini Başbakan Erdoğan'ın dün Taraf'ta okuyunca hayli rahatladım. Yalova'da, "Ortaya çıkan kasetler çete işi" demiş ve şunu da eklemiş Taraf'ın yazdığına göre: "Biz siyasetin kasetler yoluyla dizayn edilmesine, tasarlanmasına, şekillenmesine karşı çıkıyoruz."
Hah şöyle... Biraz geç, ama olsun...
Görüşme fırsatı bulduğum bir yakını, "Kasetler konusuna neden tersten yaklaşıyor?" soruma, "Tayyip Erdoğan 'özel hayat' kavramına yüklenen modern anlamı benimsemiyor" cevabını vermişti. Yalova'da ise, gerektiği gibi, yani siyasetçi gözüyle bakmaya başladığı anlaşılıyor olaya... Bu değişiklik önemli.
Milliyet'te Güneri Cıvaoğlu, dün, Prof. Seyfettin Gürsel'den naklen, MHP'nin baraja takılması ihtimalinin 'yüzde sıfır' olduğunu yazdı. En muhtemel senaryo, oyların ve milletvekili sayısının şu biçimde gerçekleşmesiymiş: AKP 44.9 (314); CHP 27.8 (152), MHP 12.4 (54) ve BDP (30)...
Çevremde farklı düşünenler de var, ama çoğunluk sandıktan bu tabloya uygun bir sonuç çıkacağına inanıyor...
Alanda çalışan bir Ak Parti yetkilisi, "Kalabalıklar iyi, ancak bir şey beni ürkütüyor" dedi bana... Ürktüğü, meydanları dolduran kalabalıkların da, araçlarla dolaşılan mahallelerde karşılarına çıkanların da biraz fazlaca sessiz görünmesiymiş... "Geçen seçimlerde ve referandumda yaşanan coşku yok insanlarda" dedi.
Köşe yazısının tamamını okumak için bu linki kullanabilirsiniz
-
Mütebessim 14 yıl önce Şikayet EtTemkin. Fehmi Korunun endişelerini paylaşıyorum. Muhtemelen bu seçimi son şansları olarak gördükleri için ve kazanmak için herşeyi mübah saydıklarından her türlü pislik, yalan, dolan, provokasyon, terör bekleyebiliriz, ki zaten çoktan başladılar bile (ÖSYM olayı, şehit haberlerinin tekrar gelmeye başlaması, vs vs). O yüzden temkinli ve herşeye hazırlıklı olmak lazım. %45-50 gösteren anketler de zararlı, herkesi rehavete sürüklüyor, en ufak bir işinden ya da tembellikten dolayı oy kullanmaya gitmeyenler oluyor (ben çok şahit oldum). Seçimin önemini kavrayanlar ise yurt dışından oy kullanmak için geliyor (inşallah ben de gelip kullanacağım). Velhasıl, Erdoğana bu işleri öğretecek değiliz, perde arkasında ne pis oyunlar oynandığını bizden daha iyi bilir. Öyleyse teşkilatını ona göre çalıştırsın. Mesele AK Parti falan değil, memleket meselesi. AK Parti bugün var, yarın yok..Beğen
-
Hakan 14 yıl önce Şikayet EtAkul. Eğer bir daha ki yazınızda bu şirketlerin isimlerini de yazarsanız, Türk milleti o şirketlere gereken cevabı verecektir.Beğen
-
mehmet bulut 14 yıl önce Şikayet Etfırat kardeşime. ayyynen katılıyorumBeğen
-
Fırat Haspolat 14 yıl önce Şikayet EtTasfiye Edilecekler. Enerji ihalelerinde adamı ortada bırakan Bankalar seçim ertesi yavaş yavaş tasfiye edileceklerini yerlerine başka bir sermayenin ikame olacağını görüyorlar ve olayın akışına uygun davranıyorlar. İçte ve dışta Ak Parti'ye operasyon var görüntüsü yaymaya çalışanlar aslında 2001 yılından beri hedef tahtasına konmuş ve nihayet yenilgiyi kabul etmek zorunda olan güruhun temsilcileridir. Yaptıkları şey vuruşarak geri çekilmektir. Kendilerine güle güle diyoruz.Beğen