Ayağınızda prangayla yaşamaya mahkum olduğunuzu hayal edin. Elinize geçen ilk fırsatta prangayı kırmanın yollarını arar ve ondan nasıl kurtulacağınızı düşünmeden edemezsiniz değil mi?

Bir de görünmez prangayla yaşamaya mahkum olduğunuzu hayal edin. Hareketlerinizi engellediğinizi hissettiğiniz ama göremediğiniz "şeyin" ne olduğunu anlamaya çalışır ve ondan nasıl kurtulabileceğinizi düşünürsüz değil mi?

Bir de görünmez prangayla yaşamaya mahkum olduğunuzu ama bunun farkında bile olmadığınızı hayal etmeye çalışın! Hareketlerinizi kısıtlayan "şey" vardır ama siz onun farkında bile olmadığınız için hayatı normal yaşadığınızı sanırsınız!

Muhtemelen "görünmeyen prangalarla yaşayanlar", kendi yaşam normlarının mutluluk ve huzur için yeterli olduğunu varsayıp, diğerlerine huzurlarının kaçmaması için "sınırları aşmamalarını" tavsiye ederler!

"Görünmeyen prangalarla yaşayanlar", prangasız yaşayanların hareket kabiliyetlerine ya gıptayla bakıp, imrenir ya da onlara öfkelenirler! Büyük olasılıkla ya onların özel kabiliyetlerle yaratıldıklarını düşünürler ya da onları ruhlarını şeytana satmakla suçlarlar...

Görünmeyen prangalı yaşamın en somut örneği yoksulluk kültürüdür... Gelin görün ki fakir bu satırları hayal kurup, hayallerini somutlaştırıp satarak servet kazanan zenginlik kültürünün ortasında şekillendirdi!

Los Angeles'a davetli Türkiyeli yazar ve gazetecilerin birbirini anlama girişimlerine bakarken fark ettim görünmez prangaları!

Hepsi ard niyetsiz, halis amaçlarla ve önyargısızca birbirini anlamaya çalışıyor ama anlamakta zorlanıyorlardı. İşin kötüsü birbirlerini anladıklarını sananlar da vardı!

Çünkü görünmeyen prangalar vardı düşüncelerinde.

Her biri kendi doğrusuna zincirlemişti! Kendi doğrularının sınırlarını aşan doğruları algılayabilme çabaları, onları yoruyor ve sıkıntıya sokuyordu...

Genellikle hemen hepsi zorlandıkları anlarda diğerlerine huzurlarının kaçmaması için "sınırları aşmamalarını" tavsiye ediyorlardı.

Kendilerinin yapamadıklarını yapabilenleri hayran kalanlar da vardı, birbirlerini ruhlarını şeytana satmakla suçlayanlar da!

İnsanımızın bir gün kendi doğrularının zincirlerini kırabileceğini umuyorum... 

Yaşar İliksiz - Haber 7
yasar.iliksiz@haber7.com