“Ter kokan” başörtülüler, İmamoğlu sizi de kurtardı mı?
Eğitim hakları ellerinden alınan bir grup “başörtülü” öğrenci, 1999 Gölcük depreminden sonra sırf “7.4 yetmedi mi?” şeklinde bir pankart açtıkları için Fatih Altaylı’nın hangi hakaretine maruz kaldılar?
“Fahişe!”
“En büyük emellerimizden birisi, Türkiye’deki camilerin sayısını azaltmaktır!” diyerek, niyet beyanında bulunan...
“Türklerin asıl dini, İslâm değil, Şamanizm’dir!” diyerek halt eden Doğu Silahçıoğlu, başörtüsü için ne demişti?
“Başörtüsü, eski Sümer’deki tapınak fahişelerinin kıyafetidir!”
Silahçıoğlu’ndan sonra aynı iftirayı gündeme kim getirdi?
Kendi annesi de başörtülü olan Muazzez İlmiye Çığ.
Çığ’dan sonra, CHP İzmir Milletvekili Canan Arıtman.
Arıtman’dan 11 yıl sonra, yani geçtiğimiz yıl, aynı yalanı bir kez daha kim tekrarladı?
Cumhuriyet yazarı Işıl Özgentürk.
Özgentürk’ü buna icbar eden neydi?
Oynadığı dizilerdeki halleşme sahneleriyle maruf Deniz Çakır’ın, bir kafede gördüğü başörtülü kızlara; “Burası Arabistan mı? Ne geziyorsunuz burada!” diye çemkirmesinden sonra bazı başörtüsü savunucularının;
“Kıyafetine göre insan belirleyecek olsaydık, senin AVM’de değil kerh...de olman gerekirdi” şeklindeki sataşmaları.
Güya bu sözler Işıl Hanım(!)ın çok zoruna gitmiş, o da Deniz Çakır’ın aksine, başörtülülerin “fahişelere” daha çok benzediğini ima etmek için tekrarlamıştı, aynı iftirayı.
İşin garip yanı ise Deniz Çakır da biz zamanlar başörtülüydü.
Başörtülülere “fahişe” imasında bulunan başka kim var? derseniz...
Bir TV’de; “Başını kapatan kadınla Playboy’a soyunan kadın arasında fark göremiyorum” diyen, sözümona yazar Pınar Kür’ü sayabilirim.
Başka?
Güya “Atatürk’ü savunmak” adına, Anıtkabir’de Mustafa Kemal’i eleştiren bir video çekip sosyal medyada paylaşan Safiye İnci’yi, dudaklarından gözlerine, yüzündeki allıktan başındaki gözlüğe kadar iyice bir süzdükten sonra, onu “davetkâr” bularak “arandığına” hükmeden ve “Cinsel açlığını gençlere duyurmak” maksadıyla Atatürk’ü eleştirdiği sonucuna varan, 71 yaşındaki “mezhepçi bunak” Rıza Zelyut’uda sayabilirim…
*
Örnekleri çoğaltmak mümkün ama midenizi daha fazla bulandırmamak adına geçmişi hatırlatmayı burada keserek, güncele gelmek istiyorum.
Malumunuz, geçtiğimiz günlerde Yeni Şafak’ta yayımlanan “Ahlaksız kadın” manşetiyle öğrendik ki;
Seçim kampanyası sırasında başörtülülerle bol bol fotoğraf çektiren…
Hatta!
Kuzguncuk’ta karşılaştığı örtülü bir genç kızın gelip, “Giyimimden dolayı özür dilerim ama ben de bir Cumhuriyet kızı olarak size sarılmak istiyorum!” dileğini yerine getiren Ekrem İmamoğlu’nun;
38 bin lira maaş bağlayarak “İBB Genel Sekreter Yardımcılığına” atadığı “Yeşim Meltem Şişli” adlı “laikçi yobaz” da meğer başörtülüleri, “ter kokan” ve “cinsel açlıkları giderilmesi gereken” abazanlar olarak görüyormuş.
Bundan dolayıdır ki; “bekâr” İSMEK çalışanlarının, akşamları itfaiyecilerle buluşturulmasını söyleyerek namuslarına dil uzatmış.
Tabii, öncelikle şunu açık yüreklilikle ifade etmek gerekiyor;
Gönül isterdi ki bu skandal, İSMEK’te çalışan 20 kadının, 27 Ocak tarihi itibariyle CHP’li yönetim tarafından işten kovulmasından sonra değil de “taciz” hadisesi yaşandığı anda ortaya çıkarılmış olsun…
İmamoğlu tarafından 10 bin işçi kapı dışarı edilirken işten kovulma endişesiyle susup, sıra kendilerine geldikten sonra mezkûr skandalı ifşa etmek “anlaşılabilir” olsa da doğrusu “şık” olmadı. Keşke o bacılarımız tercihlerini işten yana değil de başlarındaki örtünün izzet ve şerefinden yana kullansalardı.
Öte yandan…
“Olanda hayır vardır” düsturuyla meseleye bakıldığında, bu hadise adeta bir turnusol kâğıdı vazifesi görerek, seçim öncesi takiyye yaparak kendisini dindar ve başörtüsü destekçisi gibi gösteren Ekrem İmamoğlu’nun da diğer CHP’li çağdaş yobazlardan bir farkının olmadığını net bir şekilde ortaya çıkarmıştır.
Zira İmamoğlu, hakkındaki onca açıklamaya ve suç duyurusuna rağmen “Yeşim Meltem Şişli” adlı ahlak yoksununu “geçici” olarak dahi görevinden uzaklaştırma gereği bile duymadı ve bu skandalı basit bir açıklamayla geçiştirmeyi tercih etti.
Tabii tüm bunlar yaşanırken gözümün önüne, seçim çalışmaları sırasında Uğur Dündar’ın ibretle tanıklık ettiği veferyat figan ederek “Kurtar bizi başkan” diye bağırarak Ekrem İmamoğlu’nun etrafını saran bir grup başörtülü kadının o içler acısı hali geldi.
Sahi!..
Başörtülülere sınırsız özgürlüğün kapılarını ardına kadar açan Tayyip Erdoğan’dankurtulmak içinEkrem İmamoğlu’na “Kurtar bizi başkan” diye yalvaran o başörtülü ablalar…
Acaba şimdilerde kendilerini “ter kokuyorsunuz” diyerek aşağılayan, iffetlerine dil uzatan CHP yönetiminden memnunlar mı?
Hâlâ “İyi ki Erdoğan’dan kurtulduk” diyebiliyorlar mı?
Yoksa onlar da tıpkı İSMEK’ten kovulan başörtülüler gibi, feryat figan etmek için birilerinin kendi “İsot Tarlalarına” girmesini mi bekliyorlar?
Yeni Akit
-
Abdurrahman 5 yıl önce Şikayet EtHerşey çok güzel olacak yalanına muhafazakarlarıda alet ettiler. Allah CHP ve onun mantığında olanlara iktidar yüzü göstermesin.Beğen Toplam 1 beğeni
-
seyfullah Alper 5 yıl önce Şikayet EtÖncelik değeriniz baş örtünüz olmalıydı vurgulu açıklamanız cesaretlice olmuş vurgulu toparlayıcı yazınız için TeşekkürlerBeğen Toplam 4 beğeni