Zekeriya Say
Zekeriya Say
HABER7 YAZARI

Sadece CHP’yi değil, “altın tepsiyi” de ele geçirmiş!

GİRİŞ 30.06.2023 GÜNCELLEME 02.07.2023 YAZARLAR

Atatürk’ün vefatının ardından gerçekleştirilen CHP’nin ilk “Olağanüstü Kurultayı”nda, partinin başına geçen İsmet İnönü’ye “Milli Şef” ve partinin “Değişmez Genel Başkanı” unvanları verilmişti.

İnönü, “Genel Başkanlık” koltuğunu ancak “vefat”, “istifa” ve “hastalık” durumunda boşaltacaktı.

Dönemin CHP Genel Sekreteri Bülent Ecevit’in parti yönetimindeki ağırlığından rahatsız olan İnönü, yaklaşan tehlikeyi bertaraf etmek için 6 Mayıs 1972'de kongre kararı aldı.

Ecevitçilerden oluşan Parti Meclisi’nin güvenoyu alması üzerinde, CHP’nin “Değişmez Genel Başkanı” İnönü, kongreden sonra genel başkanlıktan istifa etti.

Ecevit’in ardından göreve gelen ve 1992 yılından itibaren -iki ara dönem hariç- 2010 yılına kadar koltuğunu korumayı başaran Deniz Baykal ise malum kaset kumpası sonrası görevinden ayrılmak zorunda kaldı.

CHP Genel Başkanlığı koltuğuna “ter dökmeden” oturan ilk isim ise hiç kuşkusuz Kemal Kılıçdaroğlu oldu.

Baykal’ın istifası sonrası, tam 4 defa “Genel Başkanlığa aday olmayacağım” diyen Kılıçdaroğlu, bir hafta sonra ağız değiştirdi.

CHP MYK üyelerinin gözyaşları eşliğinde Baykal’a “geri dön” çağrısı yaptığı günlerde kameralar karısına çıkan Kılıçoğlu,

“Deniz Baykal'ın istifa etmesinden bu yana bir haftayı aşan süre geçti. Partimizin adaysız olması düşünülemez. Tüm CHP'lilerin sorumluluk içerisinde düşünmesi gerekir. Halka umut vermeliyiz. Halkımızın oylarıyla iktidara gelmek için hazırlıkları başlatmalıyız. Seçmeni ve örgütüyle, halkımızın desteğiyle CHP'nin genel başkanlığına aday olacağımı duyuruyorum” diyerek, koltuğa talip olduğunu söyledi.

Gerisi çorap söküğü gibi geldi…

“50 yıllık yol arkadaşı Deniz Baykal’ı satma” pahasına devreye giren dönemin CHP Genel Sekteri Önder Sav, yapılacak kurultayda Kılıçdaroğlu’nu seçtirmek için büyük bir organizasyon hazırladı.

İstifa sırasında ağlayarak, oy birliğiyle “Baykal geri dön” çağrısı yapan CHP’lilerin gözyaşları bir anda kurudu.

CHP Merkez Yönetim Kurulu, Baykal’a “geri dönme” dedi.

Kılıçdaroğlu'nun adaylık açıklamasından bir saat sonra CHP’li 58 milletvekili toplanarak “değişim”den yana olduklarını açıkladı.

CHP Genel Merkez'inde yapılan il başkanları toplantısında, ezici bir çoğunlukla Kılıçdaroğlu'na destek çıktı.

Dönemin Antalya, İzmir, Samsun ve Ağrı İl Başkanı olmak üzere sadece 4 CHP il başkanı “Baykal dönsün” derken…

Aralarında, Baykal istifa ettiği zaman katıldığı bir televizyon kanalınının canlı yayında ağlayan Gürsel Tekin olmak üzere 77 il başkanı ise, “Tekrar genel başkan adaylığının düşünülmesini bu aşamada uygun görmediğimizi belirtiyoruz” açıklamasında bulunarak, Kılıçdaroğlu'nun safına geçti.

Toplantının yapıldığı sırada genel merkezin önünde toplanan 44 ilin CHP Gençlik Kolları Başkanı da Kılıçdaroğlu'nu desteklediklerini dile getirdi.

Ayrıca CHP Yüksek Disiplin Kurulu'nun 15 üyesinden 13'ü de rengini Kılıçdaroğlu'ndan yana belli etti.

Bu arada, Baykal'ın geri dönmesi için Samsun'dan Ankara’ya yürüyüş başlatan “Demokratik Sol Çile Çiçekleri Hareketi” mensubu 2'si kadın 6 kişi de yürüyüşlerine Kırıkkale'de son verdi.

Yaşananlar karşısında küçük dilini yutan Kılıçdaroğlu, henüz CHP genel başkanlığına seçilmeden;

 “Siyasi yaşamımda bu noktaya geleceğimi hiç hayal etmemiştim” itirafında bulundu.

*

Evet!

Malum kaset sonrası CHP’de yaşanan bu süreç o dönem Altan Öymen’in de dediği gibi; dışarıdan bakıldığında bir “normalleşme süreci” gibi gözükse de aslında CHP için bile oldukça “anormal”di.

Aralıklarla birlikte yaklaşık 16 yıl süren Deniz Baykal’ın “Genel Başkanlık” görevi, CHP Polit Büro’sunun devreye girmesiyle bir haftada tarihin çöplüğüne atıldı.

"Kasedin devamı çıkarsa Baykal yine istifa mı edecek" diyerek CHP’lileri ikna ettiği öne sürülen Önder Sav ve avanesi, “CHP Genel Başkanlığı” koltuğunu resmen Kemal Kılıçdaroğlu’na “altın tepside” sunmuş oldu.

*

İşte bu şartlar altında CHP liderliği koltuğuna oturan ve aradan geçen 13 yılda aldığı 13 seçim yenilgisine rağmen koltuktan kalkmayan…

Ve!

Partide gerçekleştirdiği mezhepçi delege yapılaşması sayesinde, CHP’lilerin bile “çadır tiyatrosu” olarak değerlendirdiği kongrelerle koltuğunu sağlama alan Kılıçdaroğlu, 14-28 Mayıs seçimleri sonrası partisinde başlayan "değişim" tartışması sürerken, dün dikkat çekici bir açıklama yaptı.

Son olarak 25 Temmuz 2020’de yapılan CHP 37. Olağan Kurultayı’nda “tek aday” olarak katılan Kılıçdaroğlu, açıklamasında;

"CHP, genel başkanını kurultaylarında seçer. Adaylar çıkar ve yarışırlar. CHP, hiç kimseye altın tabak içinde genel başkanlığı sunmaz" diyerek, koltuğuna göz diken Ekrem İmamoğlu'na rest çekti.

*

CHP’deki bütün yetkileri ele geçirerek adeta “Ezeli Şef” konumuna evirildiği halde hala kendisini “Gençlerin Demokrat Amcası” olarak pazarlayan Kemal Bey, bu kadar net konuştuğuna göre…

Anlaşılan sadece partiyi değil, “altın tepsiyi” de ele geçirmiş…

 

 

YORUMLAR 19 TÜMÜ
  • Abdulbaki Yeşil 1 yıl önce Şikayet Et
    Allah cc bunları rezil ettikçe ediyor ama kedinin yüzüne işemişler o yağmur yağıyor demiş. Arsıza tükürsen ne yazar. Gafille nasihat nafile nasihat.
    Cevapla
  • Bandırmalı 1 yıl önce Şikayet Et
    "CHP hiç bir kimseye altın Tabak içinde genel Başkanlığı sunmaz, Kemal Karabulut HARİÇ"
    Cevapla
  • Chpkk..! 1 yıl önce Şikayet Et
    Chpkk-kemalizm kaybettikçe, devlet-millet kazanır.. vesselam.
    Cevapla
  • Recep IŞIK 1 yıl önce Şikayet Et
    Yahu ancak ve ancak bu kadar HACCAK ve GÜZEL MAKALE kaleme alınır değerli vatan ve milletin HAS evladı,vatanını ve milletini her şeyin üzerinde seven Zekeriya SAY bey efendi ağabeyim.Kalemine,klevyene gönlüne,parmaklarına sağlık.Selam ve DUALARIM ile YÜCE YARATAN ULU ALLAH CC. na emanet olunuz.
    Cevapla
  • Ertuğrul 1 yıl önce Şikayet Et
    Sakın kslkma antidemokrat amca. Ben sana çok güçlü bir yapıştırıcı gönderem nolur orda kal. O Ra da kal.
    Cevapla