2019 yılının şubat ayıydı…

Yerel seçim çalışmaları kapsamında esnaf ziyaretleri gerçekleştiren Ekrem İmamoğlu’nun yolunu kesen bir şahıs, “Sizin şuan halkla buluşmanız bize Selahattin Başkan'ı anımsatıyor” dedi.

Bir diğeri de “Koyu bir HDP’li olarak arkanızdayız? Canla başla seninleyiz” diyerek destek açıklamasında bulundu.

İmamoğlu da “Sağ olun, sizi mahcup etmeyeceğiz” şeklinde “sevgi dolu(!)” bir karşılık verdi.

CHP’nin İBB adayına yönelik bu destek sadece HDP sempatizanlarıyla sınırlı kalmadı.

PKK’nın siyasi uzantısı, kurumsal olarak da İmamoğlu’nu destekledi.

İmamoğlu, “HDP’nin desteği var. Bunu sahada da yaşıyorum” sözleriyle verilen desteği açıkça itiraf etti.

Hatta!

“HDP ile beraber olmanız Atatürk’ün partisine hiç yakışmıyor” diyerek kendisine tepki gösteren samimi bir Atatürkçüyü, “Sen mi karar veriyorsun buna” sözleriyle azarlamayı da ihmal etmedi.

*

HDP’nin o dönem Eş Genel Başkanı olan Sezai Temelli ise yerel seçimler öncesi yaptığı açıklamada “Yavaş da İmamoğlu da bilecek ki, seçilmişse HDP’nin oylarıyla seçilmiştir” diyerek, Ankara ve İstanbul’da CHP’nin adaylarına oy vereceklerini ilan etti.

Bu işbirliğin neticesinde PKK/KCK terör örgütü ile iltisaklı 13 kişi, CHP listesinden belediye meclis üyesi adayı gösterildi.

Seçimin ardından HDP kanadından yapılan açıklamada, “İstanbul hakkı olanı aldı. Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nu tebrik ediyoruz” denildi.

İmamoğlu’nun da seçim diyeti olarak İstanbul Büyükşehir Belediyesi Meclisi'nde HDP'ye “Parti Grup Odası’ tahsis etmeyi planladığı öne sürüldü.

*

YSK’nın “İstanbul seçimlerinin yenilenmesi” kararı sonrası açıklama yapan HDP’li yöneticiler, “Dün ne yaptıysak aynısını yapacağız” diyerek, tıpkı 31 Mart’ta olduğu gibi 23 Haziran seçimlerinde de İmamoğlu’nu desteklediklerini ilan etti.

Bu kez destek sadece sokaktaki veya Meclis’teki HDP’lilerle sınırlı kalmadı.

Bizzat devreye PKK’nın dağ kadrosu girdi.

KCK Yürütme Konseyi eş Başkanı Bese Hozat, “HDP 31 Mart seçimlerinde büyük başarı kazandı. İnanıyoruz ki 23 Haziran’da da bu strateji başarı kazanacaktır” dedi.

Eli kanlı terörist Duran Kalkan, yayınladığı videoda, “Ekrem İmamoğlu ‘herkesi kucaklayacağım’ dedi. Oy vereni de vermeyeni de ama oy vereni unutmamalı yani ters şeylere girmemeli” sözleriyle İmamoğlu’na hem uyarı ve hem de destek mesajı gönderdi.

PKK’nın elebaşlarından Cemil Bayık ve Khebat Andok ise İstanbul seçimleri için örgüt tabanına seferberlik çağrısında bulundu.

HDP’nin Diyarbakır kongresinde konuşan Sezai Temelli bir adım ileri giderek, “23 Haziran sadece bir belediye başkanlığı seçimi değil, bir demokrasi referandumudur. Türkiye’nin demokrasi yolu açılır, barış yolu açılır, İmralı’nın yolu açılır” ifadeleriyle, seçimi İmamoğlu’nun kazanması halinde terörist başı Öcalan'ın İmralı'dan tahliye edilmesinin önünün açılacağını söyledi.

Cezaevinden destek mesajı gönderen Selahattin Demirtaş da “Biz birlikte güzeliz” diyerek HDP’lilerden CHP’nin İstanbul adayına oy istedi.

23 Haziran tekrar seçimlerinden İmamoğlu’nun galibiyetle ayrılması PKK bültenlerinde, “Demokrasi ittifakı kazandı” manşetiyle haber oldu.

PKK’ya yakınlığıyla bilinen Amed Dicle isimli sözde gazeteci, “Afrin’in bedeli İstanbul oldu. Her biji İstanbul” şeklindeki skandal paylaşımıyla sevincini dile getirdi.

*

Sonrası mı?

Canciğer kuzu sarması!

İlk iş olarak İBB kadroları ittifakı oluşturan partiler arasında paylaştırıldı.

Bu taksimden HDP de kendine düşen payı aldı.

Selvi Kılıçdaroğlu, Dilek İmamoğlu ve Selahattin Demirtaş’ın eşi Başak Demirtaş önce bir restoranda buluşup, birlikte yemek yedi…

Daha sonra Demirtaş’ın ‘Devran’ isimli kitabının “okuma tiyatrosunu” birlikte izledi…

İmamoğlu, teröre verdikleri destek gerekçesiyle İçişleri Bakanlığı'nca görevden alınarak yerine kayyum atanan HDP'li belediye başkanlarına destek ziyaretinde bulundu…

HDP/PKK’lıların kitapları, İBB’ye bağlı İstanbul Kitapçısı’nda satılmaya başlandı…

HDP’li belediyelere İBB’nin araçları hibe edildi…

İmamoğlu, Pervin Buldan ile 8 Mart Dünya Kadınlar Günü etkinliğinde birlikte fidan dikti.

Yetmedi…

Diyarbakır’a giderek, Cumhuriyetin ilk yıllarından son yıllara kadar Doğu’da ve Güneydoğu’da öldürülen isimlerin yer aldığı fakat hiçbir şehit ve gazimizin adının bulunmadığı ‘Hafıza odası’ adlı skandal serginin açılışını yaptı...

Akabinde…

Apo’nun talimatıyla kurulan DİAYDER isimli sözde derneğin yöneticileri ile yemek yediği ortaya çıktı…

Hatta İBB’nin yardım kartlarının DİAYDER üyeleri tarafından teröristlerin ailelerine ulaştırıldığı ifade edildi.

14 Mayıs seçimleri için Van’a giden İmamoğlu burada HDP flamalarıyla karşılandı...

Eşi Dilek İmamoğlu ise HDP'lileri, PKK’lıların kullandığı 'zafer' işareti ile selamladı…

*

Örnekleri çoğaltmak mümkün…

Fakat tüm bu olan bitene rağmen o dönem CHP’nin başında olan Kemal Kılıçdaroğlu, “Kim terör örgütlerinin yanında durursa Allah belasını versin” diyerek HDP ile olan ittifakı sürekli inkâr etmeye çalıştı.

HDP’lilerle hep kapalı kapılar ardında görüştü.

Yerine gelen CHP’nin emanetçi Genel Başkanı Özgür Özel ise kâh “şeffaflık” vurgusu yaparak kâh Türkiye’ye “işgalci” diyen terör sempatizanlarının elini öperek PKK’nın siyasi uzantısıyla aleni ittifak yapmaya çalışıyor.

Bu amaçla önceki gün önce şehit cenazesine katıldı ardından koşa koşa yeni ismi “DEM Parti” olan PKK’nın siyasi uzantısını ziyaret etti.

Hatta orada yapılan “eş başkan” benzetmesini bile sineye çekti.

İttifak kapısının aralandığını görür görmez de sevinçle Parti Meclis’ini toplayarak “velinimeti” Ekrem İmamoğlu’nun İBB adaylığını açıkladı.

Tabii CHP’nin akıl hocaları, Özgür Özel gibi “toy” olmadıkları için milliyetçi seçmeni ürkütmemek adına anında harekete geçerek yapılacak ittifakı perdelemeye çalıştı.

Onlardan bir tanesi açık açık, “CHP ile DEM Parti ittifak yapacak” diyemediği için…

“Başta İstanbul olmak üzere batıdaki şehirlerde ‘kent uzlaşısı çerçevesinde halk ve emek dostu adayları destekleme’ düşüncesinin Dem Parti’de ağırlık kazandığını” söyledi.

Geriye, başta Meral Akşener’i yüzüstü bırakıp İmamoğlu’nun gölgesine sığınan eski İP’liler olmak üzere sözde milliyetçi ve muhafazakar seçmene tıpkı 2019’da olduğu gibi bu CHP ve DEM Parti arasındaki bu kirli ittifakı yutturmak kaldı!