İçin efendiler için, bu han-ı iştiha sizin!
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne ait sosyal tesisler ile Yıldız, Çamlıca, Emirgan koruları ve buralardaki tarihi köşklerde bulunan lokanta ve kafeleri, 1982 yılında imzalanan protokol gereği “Türkiye Turing ve Otomobil Kurumu” işletiyordu.
27 Mart 1994 yerel seçimlerinde İBB Başkanı seçilen Recep Tayyip Erdoğan göreve geldikten sonra protokolü yenilemeyerek, bu yerleri 1995 yılında kurduğu Beltur’a devretti.
Eskiden Turing'in işlettiği tesisler Beltur'a devredildikten sonra, Başkan Erdoğan ilk iş olarak Anayasa’nın “gençliği içki düşkünlüğünden ve kötü alışkanlıklardan korumayı amaçlayan” 58. maddesinin gereğini yerine getirerek içki satışını yasakladı.
Bu karara tepki gösteren seküler kesim, “İstanbul'da ikinci bir IV. Murat dönemi başladığını” öne sürdü.
Dönemin azılı kalemşörleri, belediyeye ait sosyal tesislerde içki satılmamasını, İslam’ın emri olan başörtüsü yasağı ile mukayese ederek, Tayyip Erdoğan’ın da, ‘kendi hayat tarzlarına müdahale ettiğini’ yazdı.
Buna rağmen geri adım atmayan Başkan Erdoğan,
“İçki almak isteyenler, belediyenin dışındaki tesislerden de gidip alabilir. Yani illa belediyede mi bunun olması lazım. Belediye kötü örnek olmaz" diyerek, Allah’ın “haram” kıldığı ve halkın sağlığını tehdit eden içkinin belediye eliyle satılmasına, ikram edilmesine izin vermedi.
Bu uygulama idarecilerden ve halktan o kadar ilgi gördü ki 2005 yılına gelindiğinde 81 ilin 62’sinde, belediyeye ait sosyal tesislerde içki satışı yapılmaz oldu.
Google’dan topladığı kıytırık iddialarla “AK Parti’ye kapatma davası” açan dönemin Yargıtay Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya, esas hakkında Anayasa Mahkemesi’ne gönderdiği mütaalasında;
“AK Partili belediyelerin söz birliği etmişcesine içkisiz şehirlerin yaratılmasına katkıda bulunduklarını ve içki satmayarak demokrasiyi tehlikeye soktuklarını” iddia etti.
Aynı dönemde, CHP'li İBB Meclis üyeleri ise verdikleri yazılı önerge ile belediyeye ait alanlarda yeniden içki satılmasını istedi.
Buna rağmen, Başkan Erdoğan’ın 1994 yılında getirdiği alkollü içecek yasağı kesintisiz olarak devam etti.
Hatta!
23 Haziran 2019’da tekrarlanan seçimin ardından İBB Başkanı seçilen Ekrem İmamoğlu bile katıldığı bir canlı yayında, “sosyal tesislere alkol gelecek mi?" şeklindeki bir soruya;
“Belediyenin bir uygulaması var, toplumun bu anlamda memnuniyeti var. Beylikdüzü'nde 9 belediye sosyal tesisi var. Çay, yeme içme ucuz. Aynı şey tesislerde devam edecek. Akşamdan sabaha neden alkol servisi koyayım? Bu dedikoduyu niye çıkarıyorlar? İnsanların memnuniyeti olan tüm uygulamalara devam edeceğiz” şeklinde bir cevap vererek, mevcut durumun devam edeceğini söyledi.
İsmail Saymaz gibi bazı yazalar da “Belediye, hiç kimseye ucuz içki vermek zorunda değildir. Belediyenin önceliği bu da değildir” diyerek, “belediye tesislerinde neden içki içmiyoruz” sözleriyle İmamoğlu'nu “soldan” sıkıştırmak isteyenlere tepki gösterdi...
Fakat bu sözlerin üzerinden çok geçmeden İBB’ye ait Müze Gazhane'de düzenlenen bir konserde alkol satışı yapılmasına izin verilerek, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 1994 yılında başlattığı alkollü içecek yasağı ilk kez delinmiş oldu.
Ardından İBB bütçesi içkiye akmaya başladı.
Kendisini “iyi bir Müslüman olma arzusunda bir insan” olarak lanse eden ve dindar insanların oylarıyla seçilen İmamoğlu, Boğaz manzaralı lüks restoranlarda “israf yemekleri” düzenledi.
CHP’li vekillere ve yerel siyasetçilere rakı, şarap ve şampanyanın yer aldığı içkili alem masaları kurdu.
Sırf içki şişesinin kapağını açmaları için “buşon parası” adı altında o mekanlara belediye kasasından paralar saçtı.
İmamoğlu bunları yaparken, diğer CHP’li başkanlar da boş durmuyor.
CHP lideri Özgür Özel, “Kayseri ve Konya’da bir tane içkili mekan olmamasından” şikayet ederken…
İzmir’den Aydın’a, Antalya’dan Ankara’ya kadar çok sayıda CHP’li belediye, küçük çocukların da kullandığı ve kamu kurumu hüviyetindeki sosyal tesislerde rakı, bira, viski ile şarabın olduğu alkollü içecekleri su gibi akıtıyor.
Mesela sık sık alkol tüketirken görüntülenen CHP’li Hasan Akgün’ün Başkanlığını yaptığı Büyükçekmece Belediyesine ait Celaliye Sosyal Tesisleri’nde alkol servisi sabah kahvaltıdan sonra başlıyor.
Kadıköy Belediyesi’ne ait sosyal tesislerde ise bira, rum, tekila, konyak, votka, cin, likör, rakı, viski, beyaz, kırmızı ve pembe şaraplar ile ithal içkiler servis ediliyor.
Çankaya Belediyesi’ne bağlı Ahlatlıbel tesisleri ile CHP’li daha pek çok belediyeye ait mekânlarda yemeğin yanında alkollü içecek satışı yapılıyor.
İzmir Büyükşehir Belediyesi’ni ise zikretmeye bile gerek yok…
*
CHP’li belediye başkanları “haram” olan içkiyi yandaşlarına para ile satarken, önceki gün kameralara yansıyan ve bu fakirin ifşa ettiği görüntüler “bu kadar da olmaz” dedirtti.
Seçimden önce Eyüp Sultan Camii’nde Yasin-i Şerif okuyan Ekrem İmamoğlu…
İBB tarihinde ilk kez düzenlenen “Avrupa Günü” kutlamasında, yabancı davetlilerine İstanbul halkının helal parasıyla alınan rakı, şarap, bira, cin tonik gibi içkileri, Eyüp Sultan Camii manzarası eşliğinde ikram ederken suçüstü oldu.
Haliç Kongre Merkezi Sahil Alanında gerçekleşen skandal toplantıda içki servisini ise üzerinde “16 milyon için çalışıyoruz” yazılı üniformalar olan İBB personeli yapıyordu.
Rezaletin yaşandığı sırada orada olan ve görüntüleri çekip bana gönderen kaynağımın itirafı ise dehşet vericiydi.
Meğer dün “Akit” ile “Haber7”nin ifşa ettiği o rezil toplantıyı izlemek ve yaşananları haberleştirmek için giden yandaş gazetecilerin çoğu, İmamoğlu’nun ayıbını belgelemek yerine, milletin helal vergileriyle alınan içki kadehlerini birbiri ardında yuvarlamayı tercih etmiş.
Yandaş gazeteciler görev sırasında içki içtiği için de yaşanan rezaleti görüntülemek vatandaşa düşmüş.
*
Tabii Eyüp Sultan Camii manzarası eşliğinde kaldırılan kadehleri görünce aklıma İsmail Saymaz gibi bazı fondaşların birkaç yıl önce söylediği;
“Belediye, hiç kimseye ucuz içki vermek zorunda değildir” sözü geldi.
Anlaşılan aradan geçen zaman zarfında İBB’nin görev tanımı değişmiş ve İmamoğlu artık milletin kesesinden yabancılara ve yandaşlarına bedava içki dağıtmaya başlamış.
Biliyorum,
“Bu rezalet sızmaz, yaşananları millet görmez” sanıyordunuz.
Fakat suçüstü oldunuz…
Ne diyelim!..
Tevfik Fikret’in de ifade ettiği gibi;
“Yiyin efendiler yiyin? /Bu han-ı iştiha sizin/ aksırıncaya, tıksırıncaya kadar yiyin!”
Nasıl olsa İBB “iştah sofranız” oldu..
Zekeriya Say / Haber7
-
doğrucu 6 ay önce Şikayet EtBunlara oy veren ve hala müslümanım diyenlerin elleri kurusunBeğen Toplam 8 beğeni
-
Kuriş 6 ay önce Şikayet EtNe olur Süleymancıların CHP'ye oy verdiğini de yazın. Çocuklarınızı bunlara teslim etmeyin. CHP'li olmasınBeğen Toplam 33 beğeni
-
Kompataro 6 ay önce Şikayet Etİçki bahane soygun şahane..sanki bilmiyorsun seni gidi seniBeğen Toplam 18 beğeni
-
Ahmet 6 ay önce Şikayet EtBunlara oy verenler günahına ortaktırBeğen Toplam 31 beğeni
-
Vatandaş 6 ay önce Şikayet EtHiç kimse şikayet etmesin. Onlara para musluk başı müslüman im diyip geçinen ahmaklar bunlara oy verdi. Demek ki biz bunları hak ediyoruzBeğen Toplam 42 beğeni