Zihni Çakır
Zihni Çakır
ALINTI YAZAR
TÜM YAZILARI

AK Parti, 'Kürt Çıkmazı'nı APO’yu asarak açabilir

GİRİŞ 01.09.2009 GÜNCELLEME 01.09.2009 YAZARLAR

AK Parti, Demokratik Parlamenter Sistem tarihinde, radikal çözümlere yönelik hamlelerde bulunan tek siyasal örgütlenme…

Olası seçimlerde, onu iktidara taşıyan çoğunluk oyunu kaybetme riskini göze alarak stratejiler geliştiren, bu stratejileri uygulamaya koyan tek siyasal irade.

İktidar olanaklarını sınırsız kullanabilecek parlamenter çoğunluğa sahip olmasına karşın, popülist yaklaşımları elinin tersiyle itip, ülke gerçeklerine dayalı yaklaşım sergileyen tek hükümet…

Uzun zamandır tartışılan “demokratik açılım” da, bu partinin, her türlü riski göze alarak sorunun çözümüne yönelik oluşan atmosferi değerlendirme çabasının bir yansıması.

Tabii ki, AK Parti’ye bu tanımlamaları kazandıran realite, Başbakan Erdoğan’ın liderlik vasıflarında gizli…

Başbakan, ülkede, devleti, potansiyel düşman olarak gördüğü halka karşı koruma kaygısı güde değil; halkını, kendisine her fırsatta güvenmediğini ortaya koyan devletin köhne düzenine karşı koruyan lider olma mücadelesi veriyor.

Bunu 7 yıllık iktidarı boyunca da başardı aslında.

Yine Başbakan Erdoğan, ateşten gömlek giymekle eşdeğer sayılan kronik sorunların çözümünde, her türlü siyasal ikbal hesaplarını bir kenara bırakarak adımlar atmaktan çekinmeyen, cesur bir duruş sergiliyor.

Daha 1996’da esrarengiz bir trafik kazasıyla silüetini gördüğümüz laçka devlet yapısını, o dönemden 2002’ye kadar gelen hükümetler ve yürütmenin başları koruyup kollamışken, Başbakan Erdoğan, henüz iktidarının ilk döneminde bu sorunu temizleme kararlığı sergilemiş bir isim.

Erdoğan, ülkenin çeyrek yüzyılını kan ve gözyaşına bulamış Kontrollü Kürt Kalkışma Terörünü (PKK terörü), uluslararsı müzakerelerle sınırötesi lobi desteğinden yoksun bırakıp, şimdi de kökten hal’letme iradesi sergileyebilen strateji ustası.

Bütün bunlar, Mustafa Kemal’den sonra, Türkiye’nin cumhuriyet tarihi boyunca yakaladığı tarihi fırsatların da işareti aslında.

Belki muhalefete mensup parti liderlerinin aklın ve mantığın sınırlarıyla tanımlanamayan agresif söylemlerinin altında yatan sebep de bu!

Bu “tarihi fırsat” tanımlamasına sahip siyasi örgütlenme ve liderinin, kendilerini olası ilk seçimde bir daha dirilemeyecek şekilde sandığa gömmesinin endişesini taşıyorlar.
Ama bütün bunlara rağmen, demokratik açılım sürecinin, ülkenin kendi değerleri ve kendi iradesi dışındaki odaklar tarafından yönlendirilmesi riski göz ardı edilmemeli diye düşünüyorum.

Bakınız eli kanlı terörist Abdullah Öcalan, yargılandığı süreçteki savunmasında neler diyor:

“O halde devletin de gerekli duyarlılığı göstermesi halinde silahlı çatışmadan vazgeçme vakti gelmiş ve hatta geçmektedir. Demokratik çözümün zemini var. Ve önlenemez bir gelişmeyi yaşıyor.”

Bebek katilinin yukarıdaki söylemleri, inkar etse de kendini kurtarmaya çalışan bir suçlunun kurtuluş hezeyanlarından başka bir şey değil aslında.

Ancak savumasında, devamla kullandığı şu söylemler, AK Parti ve Başbakan Erdoğan’ın üzderinde hassasiyetle durması gereken noktalardır:

“… Türkiye burada büyük tehlikelerden korunma kadar, tersine yani güç kaynağına dönüştürme şansına sahip olacaktır…

Kürtlerin Demokratik Cumhuriyetle bütünleşmesi geliştikçe bu askeri anlamda da karşı tehtidden stratejik bir güç kaynağına dönüşecektir. Çözüm bu büyük fırsatı sunuyor. Geleceğe en büyük stratejik yatırım oluyor. Karşılığında verilen, artık dünyanın her tarafından verilen ve verilmesi kaçınılmaz olan, bir taviz olarak da görülemeyecek olan, doğal demokratik ve kültürel haklardır.”

Bölücübaşı, bu cümleden yola çıkarak, bugün Başbakan’ın “bedeli ne olursa olsun” söylemiyle savunduğu “demokratik açılıma” işaret ediyor.

Abdullah Öcalan’ın bu savunmayı kendi başına hazırlamadığı muhakkak.

Savunma hazırlık sürecinde avukatlarıyla istişaralerini, avukatlarının da bu istişareler öncesinde sınırötesi mihraklarla çeşitli istişarelerde bulunduğunu sağır sultan bile duydu.
Öyleyse, AK Parti ve Başbakan Erdoğan, hiç şüphe duymadığım iyi niyet temelinde, ülkenin üniter ve ulus devlet yapısına halel getirmeyecek bir anlayışla oluşturmaya çalıştığı, daha fazla demokrasi ve barışı temin etme çalışmalarında, bu ülkenin değerleri dışında kimseyi muhatap almamalıdır.

Bu çözüm sürecine, AB ve geçmişte PKK’ya sınırsız destek veren kimi AB ülkelerinin müdahale girişimlerini, elinin tersiyle reddetmelidir.

Ne BASK ne Tamil, bu ülke için örnek alınacak metodlar kabul edilmemelidir.

Hükümet, sorunun çözümü sürecinde, birlik ve bütünlüğün, üniter devlet yapısının, ulus devlet anlayışının, bağımsız cumhuriyet gerçeğinin örselenmesine fırsat verecek her türlü girişimden uzak durmalıdır.

İYİ NİYETLİ SÜRECİ PROVOKE EDEN AK PARTİLİLER VAR
yazının devamına bu linkten ulaşabilirsiniz

Zihni ÇAKIR / Cafesiyaset
Zihni_cakir@hotmail.com

YORUMLAR 9 TÜMÜ
  • mustafa öz 16 yıl önce Şikayet Et
    idam geri gelsin. bazı ab ülkeleri idamı tekrar geri getirmek istiyorlar,türkiyede idam ı tekrar uygulaması lazım ve kacınılmaz hale gelmistir,apo nun idamı türkiye icin kurtulustur
    Cevapla
  • M.Borahan Bilen 16 yıl önce Şikayet Et
    sır bahçesi. APO Komunist-ateist Türklere karşı ortaya çıktı derken gerçekten katıldım gülmekten..Yani Apo dini bütün ,alim mazlum İslam için çatışıyor lafı çıkyor buradan..Sana PKK militanlarının namazla nasıl dalga geçtiklerinin videosunu yollayabilirim.Ama kesin bunu da devletin provakasyonu dersin.Kürt halkına eğitim hakkı verilmiyor deyipte Aponun ve diğer milatanlarının çoğunun siyasal bilimlerden mezun olduğunu unttuğunuz gibi.Tıpkı bedava elektrik,su,kredi,kalkınmada öncelik,yatırım önceliği unttuğunuz gibi.
    Cevapla
  • SirBahcesi 16 yıl önce Şikayet Et
    sn YAZAR. nene hatunu unutma yazar bey..esleri cephede kadinlar onlara silahlari tasidilar.sirtlarinda bunu yapan halk yenilirmi saniyorsun? sana birsey soyleyimmi? bugun kurtlerin en vahsisine.en barbarina.gercek teroristine bile zarar versen.alinirlar.cunku sen bu TEROR soylemini butun kurtlere kullandin..tas atan cocuca 36 yil.kadinlari joplatmak.dilim neden yasak diyene bolucu hain.bu olaylarin sebebi kurtler olmayacaktir.ha israile fazla guvenme bence.yakinda o silahlari kurtlerede verirler.sen o zaman ne yapcan
    Cevapla
  • SirBahcesi 16 yıl önce Şikayet Et
    sn YAZAR. abd-israilden alinan destekle.silahlarla dogu-guneydoguyu insansizlastirip sagdan soldan getirilen ADI turk ama kendisi yahudileri bilmiyormuyuz saniyorsun? 3.400 musluman kürt koyunu yakip yerine kimleri getirdiler saniyorsun?? israilin buyuk israil emelini gerceklestirmesi icin.dogu guneydoguyu musluamnlardan bosaltan turkcu-kominist-gocmen-donme yahudilerini biliyoruz.ama sunu unutuyorsunuz hep.kurtler dunyanin hic bir halkina benzemez.yemez icmez.ama mucadelesini verir.olumune mucadele verir.unutma
    Cevapla
  • SirBahcesi 16 yıl önce Şikayet Et
    sn YAZAR. kurtlerin onca alimini liderini kursuna dizip mezarlarina bile tahahmul edemeyen turkcu ateistler-koministler oldugu surece bir apo gider binlerce apo gelir..once kendi kominist-dinsiz yoneticilerinize.abd-israilden aldiklari silahlari kontrol edinde gorun.yakin milyonlarca hektar ormanlarimizi.yok edilen koylerimizi.ve yok edilmeye calisan kurt halkini buna kimler zorladi bkaip gorsen.kurtler birden biremi turkcu-kominist-ateist-dinsizlere mucadele verdi? hayir.
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle