Gladyo'nun altın çocuğu Öcalan
Ne biliyorsun oradaki gizemin sadece devletin gizli belgeleriyle sınırlı olduğunu?
Ya TSK’nın yatak odası benzetmesine ne demeli!
Sanki o odada, “TSK ile sarmaş dolaş olmuş, en mahrem anları yaşamış” gibiler!
Sözüm ona; TSK’ya ait “özel hayatın gizliliğinin ihlal edildiğinden” dem vuracaklar ya
Niye?
Kendinizi o özel hayatın neresinde gördünüz de böylesine avazınız çıktığı kadar bağırıyorsunuz?
Nedir bu suçüstü yakalanma korkusu sezinlenen panik havanız?
Sanki bu yapının nasıl kurulduğunu bilmezler.
İtalya’daki Gladyo ile bizdekinin ikiz denecek kadar benzeştiğinden bihaber sanki onca gazeteci ve siyasetçi.
Yıllar önce lağvedilen İtalyan Gladyo’sunun, NATO paralelinde, İtalyan Savunma Bakanlığı’na bağlı Silahlı Kuvvetler İstihbarat Servisi SIFAR (Servizio Informazioni Forze Armate) bünyesinde General Giovanni Carlo yönetiminde teşkilatlandırıldığını bal gibi biliyorlar.
Bizdeki yapılanmanın da benzer bir yol izlediğini, varlığını hala korumayı başarmasının altında yatan nedenin de bu yolda devam etmesi olduğunu biliyorlar elbette.
Sorun da burada zaten.
Geçmişte savaş açtıkları Gladyo’nun o mahrem dedikleri “yatak odalarından” özellikle son zamanlarda sıklıkla geçtikleri için bu itirazları.
O odalardan saçılacak kirli çamaşırların gerçek yüzlerini ortaya dökmesinden korkuyorlar belli ki.
Çünkü şimdilerde, “ülkede yaşanması muhtemel siyasi işgalin tarafı olan iç düşmanı yok etmek” gibi bir görev tanımı yapan Gladyo;
- İnanç özgürlüğünü engellemeye yönelik baskının adresi görülen seküler laiklerle sarmaş dolaş.
- Tek parti ve tek adam özlemini giderme sevdasındaki nihilist Kemalistleri katmış bünyesine.
- Çok partili parlamenter demokrasiyi neredeyse tehdit sayan ve 1960’lardan kalma BAAS sevdalılarıyla haşır neşir.
- Millet iradesinin, kendi sapkın ideolojilerine ters yansımasını, egemenliğinin elden gitmesi olarak algılayan emekli ve muvazzaf bazı ordu mensuplarıyla; emekli ve halen faal bazı yargı mensuplarını da atmış “yatak odasına”.
- Millet egemenliğine dayalı yasama ve yürütme faaliyetinde bulunmayı “darbe için şartların oluşması” şeklinde tanımlayan cuntacı zihniyetlerle kol kola.
Yaşanan yargısal sürece bu tayfadan başka itiraz eden de yok zaten.
Ama boşuna
Ok yaydan çıktı bir kere.
Ülkeyi iç çatışmanın eşiğine getiren Malatya, Maraş ve Çorum olaylarının nasıl tezgahlandığı çıkacak ortaya.
YAZININ DEVAMINA BU LİNKTEN ULAŞABİLİRSİNİZ
Zihni ÇAKIR / Cafesiyaset
zihni_cakir@hotmail.com
-
hayrullah kölge 15 yıl önce Şikayet Etselam. guzel yazmışsın yanlız eksik yazmışsın altın çocuk o deyil neden çunku altın ne olursa olsun deyerin kayıp etmez oysa bun paraladılar altın çocuk şu an çok guçlu ters tepmesinden korkuyorlar hatmı yaptık diyorlar bazen filistinde israilin başına gelenin onlarında başın gelmesinden korkuyorlar altın çocuğun ustun çok gidemiyorlar onu da harcamanın yolun arıyorlar yanılız sanki pilan ve pırojeler bir yerde tıkanıyor duşunki iluh su barajın yaptırmaktan vaz geçtiler ve dah neler yakında alıtın çocuk kurbanBeğen
-
Ekrem Erol 15 yıl önce Şikayet EtBir kelimeye saplanıp kalmayın!. "Ülkeyi iç çatışmanın eşiğine getiren Malatya, Maraş ve Çorum olaylarının nasıl tezgahlandığı çıkacak ortaya" mesala buna da bir cevap ver Sn.Kızılırmak! Mesala Uğur Mumcuya, Bahriye Üçoku, Muammer Aksoyu, Çetin Emeçi, kim vurdu. Mesela durduk yerde Gazi Mah.de bir kahvehane neden taranır? Mesala bir papaz neden vurulur? Evet Sn.Kızılırmak yandaş yakıştırmasından önce bu sorulara bir cevap verin isterseniz.Beğen
-
necdet kızılırmak 15 yıl önce Şikayet EtOk yaydan çıktı bir kere. O ok kime rastlıyacak acaba, yandaşlar iyi korunsun da, bir gün sesleri kesilir inşallah.Beğen
-
yılmaz doğan 15 yıl önce Şikayet Etbi ümit. yazının tamamı okunduğunda sonlardaki ümitler hepimizin temennisidir. ve acayip tuhaf duygular içindeyim, her gün okudukça dahada bi utanıyorum kendimden, nasıl kandırılmışız nasıl koyun gibi bunlara kanıp kardeşimizli ters düşmüşüz diye. nasıl bi ülkede yaşıyorum bırakın etrafındaki hainliği devletin kendiside hain çıkıyor karşımıza. yada asıl hain kendimizis....Beğen